Afganistan operasyonu'nun 1. yıldönümü

Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD), 11 Eylül'de düzenlenen terörist saldırılara misilleme olarak başlattığı "Sonsuz Özgürlük Operasyonu"nun bugün 1. yıldönümü. Afganistan operasyonunda terörizmi destekleyen Taliban yönetimini devirerek hedefine kısmen ulaşan ABD, bugün de Irak'a yönelik bir operasyona hazırlanıyor.

ABD, 11 Eylül'de Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon'a düzenlenen terörist saldırılara misilleme olarak Afganistan'daki hedefleri 7 Ekim'de bombaladı. ABD'nin öncülüğünde, İngiliz güçlerinin de katıldığı harekatta, başkent Kabil, Suudi terörist Usame Bin Ladin'in merkezi Kandahar, Celalabad ve İran sınırındaki Herat olmak üzere yoğun hava bombardımanına tutuldu. Operasyonda, B-1, B-2 ve B-52 ağır bombardıman uçakları, avcı uçakları ile Cruise füzeleri kullanıldı.

ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, operasyonun amacının terör yuvalarını ortadan kaldırmak olduğunu söyledi. Rumsfeld, Afganistan'a yönelik askeri operasyonda 15 bombardıman, 25 taarruz uçağı ve 50 cruise füzesi kullanıldığını bildirdi. ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ise, Afganistan'a düzenlenen harekatın, "askeri hedeflere" yönelik olduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

"ÖZGÜRLÜK GALİP GELECEK" ABD Başkanı George Bush, televizyonlardan canlı olarak yayınlanan konuşmasında, Afganistan'da Taliban rejimi ile Usame Bin Ladin ve örgütü El Kaide'ye karşı askeri harekatın başladığını bildirdi. George Bush, 11 Eylül saldırılarının arkasında olduğuna inanılan Suudi asıllı terörist Usame Bin Ladin ve terör örgütü El-Kaide'nin yanı sıra Taliban'ın askeri imkanlarının da hedeflendiğini bildirdi. Bush, Afganistan'daki Taliban yönetiminden, Bin Ladin ve adamlarının ABD'ye teslim edilmesi, El-Kaide terör kamplarının kapatılması yönündeki taleplerinin karşılanmadığını söyledi. Başkan Bush, "Bu talepler yerine gelmedi. Şimdi Taliban, bunun bedelini ödeyecek" diye konuştu.

Operasyonun çok kapsamlı olacağını belirten Bush, "Amerika, Afgan halkının dostudur. Afganistan'da askeri hedefleri vururken, Afgan halkına yiyecek yardımı yapıyoruz. Amerika, teröristlerin düşmanıdır" dedi. Terörün olduğu bir dünyada, barışın olamayacağını belirten Bush, "Biz, böyle bir savaşın içine girmeyi istemezdik ama görevimizi tamamlayacağız. Yorulmayacağız, yenilmeyeceğiz, sonunda barış ve özgürlük galip gelecek" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

LADİN'DEN "CİHAT" ÇAĞRISI Bu arada, Usame Bin Ladin, harekatı "İslama karşı savaş" olarak niteledi ve "Cihat" çağrısında bulundu. ABD'nin Afganistan'a düzenlediği harekattan kısa süre sonra Usame Bin Ladin'in önceden kaydedilen bir konuşması, Katar'ın El Cezire Televizyonu tarafından yayınlandı. Bütün dünyanın, kendilerine saldırmak için biraraya geldiğini savunan Bin Ladin, "Bu topraklarda bir milyon çocuk öldü, Hiçbir suçları yoktu. Bugüne kadar İsrail tankları Filistin'i yerlebir ettiler ve çeşitli ülkelere saldırmaya devam ettiler. Bunun sebebi ABD'dir" dedi. ABD ve müttefiklerini "uluslararası günahkarlar" olarak niteleyen Bin Ladin, "Bunlar askerlerini ve askeri güçlerini İslam diniyle savaşmak üzere biraraya getirdiler. Allah'ın dinine savaşmak için bir araya getirdiler. İslam ile savaşıyorlar ve dünyaya da teröristlerle savaşıyoruz diyorlar" diye konuştu.

Dünyanın "inancı olanlar" ve "günahkarlar" olarak ikiye ayrıldığını savunan Usame Bin Ladin, "Evet, savaş bütün gerektirdikleriyle başlamış durumdadır. Herkes bir parçası olmak durumundadır" dedi. Bin Ladin, konuşmasını, "Allah adına, ABD ve Amerikalılar ile operasyona destek veren ülkeler hiçbir şekilde rahat yüzü görmeyecekler. İsrail Filistinlileri rahat bırakmadıkça, ABD bizim peşimizi bırakmadıkça rahat yüzü görmeyecekler" diyerek tamamladı.
El Kaide'nin sözcüsü Süleyman Ebu Geit de, ABD'nin umursamaz politikalarının doğal sonucu olarak nitelendirdiği 11 Eylül saldırıları ile ilgili olarak, "ABD bu politikasında devam ederse, İslamın çocukları bu saldırıları da sürdürecektir. Amerikan halkı başlarına gelenin nedenlerinin bu politikalar olduğunu bilmelidir" dedi. Görüntüleri yayınlayan Katar'ın El Cezire Televizyonu, çekim tarihi ile ilgili bilgi vermedi.

Reklam
Reklam

OPERASYONA BÜTÜN DÜNYA DESTEK VERDİ Bu arada, ABD ile birlikte hareket eden Taliban Muhalifi Kuzey İttifakı'na bağlı güçlerin, başkent Kabil'in kuzeyindeki Taliban mevzilerine yönelik ağır bombardıman başlattığı bildirildi. Kuzey İttifakı'nın saldırısının, ABD'nin askeri operasyonundan bir saat sonra başladığı kaydedildi.
İngiltere Başbakanı Tony Blair, ABD'nin tarihin en büyük terörist saldırısına hedef olduğunu, buna seyirci kalamayacaklarını söyledi. Blair, İngiliz denizaltılarının Taliban hedeflerine füze attığını bildirdi. ABD'nin başlattığı bu harekata, İran ve Irak dışında tüm dünyadan destek geldi.
Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, Fransız birliklerinin operasyona katılacaklarını bildirirken Rusya'dan yapılan açıklamada da, "Teröristler, Afganistan, Çeçenistan, Ortadoğu ya da Balkanlar'da, nerede olurlarsa olsunlar adalet önüne çıkacaklarını bilmelidirler" denildi. Almanya Başbakanı Schröder ise, ABD'nin bu operasyonuna Alman hükümetinin "açık destek" verdiğini söyledi. İran, ABD ve İngiltere'nin Afganistan'a yönelik bombardımanı "Kabul edilemez", Irak da, "Kalleşçe bir saldırganlık" olarak nitelendirdi. Bombardımanda Pakistan hava sahasının kullanıldığı ve bombardımana katılan uçakların Körfez bölgesinden geldikleri belirtildi. Askeri kaynakların belirttiğine göre, ABD ve İngiliz gemilerinden fırlatılan Cruise füzeleri, Pakistan'ın karasuları ve hava sahasından geçerek, Kandahar ve Celalabad kentlerini vurdu.

Reklam
Reklam

TALİBAN DÖNEMİ SONE ERİYOR
ABD'nin 7 Ekim'de başlattığı Afganistan operasyonu boyunca, denetimi altında bulundurduğu bölgeleri teker teker kaybeden Taliban yönetimi, 26 Kasım 2001 tarihinde doğduğu yer olan Kandahar'ı da 26 Kasım'da teslim etti. 62 gün süren ABD-Taliban savaşı, Pearl Harbour baskınının yıldönümüne rastlayan 7 Aralık günü, ABD'nin ve Kuzey İttifakı'nın zaferiyle sonuçlanmış oldu.

Taliban'in eski Pakistan Büyükelçisi Abdüsselam Zaif, Taliban'ın 'siyasi akım' olarak resmen bittiğini açıklarken, "Taliban'ın Afganistan'da yaptıklarından gurur duyuyorum. Halkın refahı için çok şey yaptık" dedi.
Bu arada, Taliban saflarında savaşan yüzlerce Pakistanlı ölü olarak ele geçirilirken, binden fazlası da sağ olarak yakalandı. Kuzey İttifakı hapishanelerinde tutulan Taliban askeri sayısı 10 bini bulurken, Mezar-ı Şerif yakınlarındaki Cenk Kalesi'nde çıkan isyanda, Taliban saflarındaki 450 gönüllü savaşçı esir öldürüldü.
Resmi adı Afganistan İslami Emirliği olan Taliban rejiminde, yine resmi adı Emir el-Müminin (inanaların lideri) olan devlet başkanı konumundaki Taliban lideri Molla Ömer, bir gözünü gerilla savaşında kaybetmiş, Sovyet işgaline karşı verilen savaşta birçok defa yaralanmış bir kişilik olarak öne çıktı. Molla Ömer, iktidara taşıdığı Taliban hareketinin, Suudi Arabistan kökenli Usame Bin Ladin'e verdiği destekle iktidardan uzaklaşmasına yol açtı.

Reklam
Reklam

SAVAŞ SONRASI AFGANİSTAN Afganistan'da yeni oluşturulan geçici yönetimin başkanı Hamid Karzai, 'Taliban yönetimi bitti' diyerek, bundan sonra Afganistan'ın hiçbir yerinde olmayacaklarını da söyledi.

Karzai 22 Aralık 2001'de göreve başladı. ABD birlikleri Mart ayının başında destek veren diğer yabancı birliklerle beraber çok büyük bir harekat başlattı. Harekat Taliban ve El Kaide üyelerinin saklandığı dağlık kesimlerde yoğunlaştı. Anakonda'yı yeni harekatlar izledi.
Diğer taraftan Afganistan'ı yeniden kurmak için politik çalışmalar da başladı ve 10 Haziranda Afganistan'ın geleneksel istişare kurulu ve meclisi olan Loya Jirga Kabil'de toplandı. Loya Jirga Karzai'yi ülkenin başına getirdi ve 2004'e kadar süre verdi. Loya Jirga, savaş ağalarının baskısı altında ve farklı etnik gruplar arasındaki dengelere göre Afganistan'a uygun bir yol çizmeye çalışıyor.

Anahtar Kelimeler: