Afrika Birliği barış planını isyancılara sundu

Libya ziyareti devam eden Afrika Birliği heyeti, barış planını Bingazi kentindeki isyancı liderlere sundu. Muhalefet, Kaddafi kalırsa ateşkes olmaz diyor.

Libya ziyareti devam eden Afrika Birliği heyeti, barış planını Bingazi kentinde isyancı liderlere sundu.

Muhalefet liderleri, planı inceleme sözü verdi ancak Kaddafi iktidarı bırakmadığı ve güçlerini geri çekmediği sürece ateşkesi kabul etmeyeceklerini de eklediler.

Plan, Libya'da sekiz haftadır devam eden çatışmayı sonlandırmayı amaçlıyor.

Anlaşmanın temel unsurları, derhal ateşkes, insani yardımların herhangi bir engel çıkarılmadan dağıtılması, yabancı ülke vatandaşlarının korunması ve hükümetle isyancılar arasında siyasi bir anlaşma için diyalog başlatılması.

Reklam
Reklam

Afrika Birliği, Libya hükümetinin planı kabul ettiğini söylüyor.

Heyet sloganlarla karşılandı

BBC'nin Bingazi'deki muhabiri Jon Leyne, Afrika Birliği heyetinin kentte "Kaddafi dışarı" sloganlarıyla karşılandığını anlatıyor.

Heyetin kalacağı otelin çevresinde göstericiler toplanıyor.

Leyne, muhalefetin heyetin Kaddafi'ye olumlu yaklaştığını düşündüğünü aktarıyor.

Libya muhalefetinin İngiltere'deki bir temsilcisi de, BBC'ye Muammer Kaddafi ya da oğullarından birinin iktidarda kalmasını sağlayacak hiçbir anlaşmanın kendileri için kabul edilebilir olmadığını söylemişti.

Trablus ziyareti sırasında heyetin liderliğini yapan Güney Afrika devlet başkanı Jacob Zuma'nın ülkesine geri döndüğü bildiriliyor.

Zuma, Libya'dan ayrılmadan yaptığı açıklamada, Kaddafi'nin barış önerisini kabul ettiğini söylemiş, "ateşkese şans vermemiz lazım" demişti.

Heyet, pazar günü Trablus'ta Kaddafi ile görüşmüştü.

Nato ilerlemeyi durdurdu

NATO saldırıları, son günlerde isyancı güçleri geri püskürten Kaddafi güçlerinin ilerlemesini durdurmuştu.

Reklam
Reklam

NATO kuvvetleri pazar günü, Ecdebiye ve Misrata kentleri çevresinde gerçekleştirilen hava saldırılarında Libya hükümetine ait 25 tankın vurulduğunu açıkladı.

NATO adına yapılan açıklamada hükümet sivillerin yaşadığı bölgeleri "acımasızca topa tutmak"la suçlanmış, operasyonların iki kentteki acil duruma müdahale ettiği ifade edilmişti.