Ağrı Dağı'nda Barut Değil Kekik Kokacak

Türkiye'nin en önemli sembollerinden biri olan ve hem yaz hem de kış turizmi potansiyeli açısından iyi bir konumda bulunan ancak terör olaylarından dolayı yıllardır ihmal edilen Ağrı Dağı, çözüm süreciyle turizm merkezi olmaya hazırlanıyor.

Selçuklular döneminde Eğri Dağ olarak bilinen 5 bin 137 metre yüksekliğiyle Türkiye'nin en yüksek dağı konumundaki Ağrı Dağı'nın zirvesi, 4 mevsim boyunca erimeyen kar ve takke buzulu ile kaplı bulunuyor.

Çeşitli efsanelere de konu olan ve yıllardır terör olayları nedeniyle beklenen ilgiyi bulamayan Ağrı Dağı, çözüm süreciyle yerli ve yabancı turistlerin dağcılık için seçebileceği merkezlerden biri olmaya aday.

İl Kültür ve Turizm Müdürü Muhsin Bulut, AA muhabirine, medeniyetlerin geçiş güzergahında bulunan Ağrı'nın hayvancılık, turizm ve ticaret bölgesi olduğunu belirterek, kentin tarihi yapıları, doğal gölleri, şifalı sularının yanı sıra dört mevsimi aynı anda barındıran ve Türkiye'nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı'nın önemli bir turizm kaynağı olduğunu ve çözüm süreciyle bölgeye ekonomik açıdan ciddi katkı sağlayacağını söyledi.

Süreçle hem yatırımcıların hem de yerli ve yabancı turistlerin Ağrı Dağı eteklerine akın edeceklerini beklediklerini ifade eden Bulut, şöyle devam etti:

"Ağrı Dağı'nı kütlesel bir değer olarak değerlendirmek bizi yanılgıya düşürür. Çünkü Ağrı Dağı, 5 bin 137 metre rakımıyla yüceliği, derinliği ve kutsallığı olan bir dağdır. O yüzden Ağrı Dağı'na tırmanış yapan yabancı dağcılar bir maceranın ötesinde manevi hazza ulaşmak için tırmanış yapıyorlar. Çünkü Hz. Nuh'un gemisinin Ağrı Dağı'nda olduğuna dair rivayetler var. İşte bu dağın kutsallığına inanıldığı için daha çok dini duygularla tırmanış yapılıyor. Bize binlerce kilometre uzaklıkta, Hong Kong'ta gemi şeklinde yapılmış 'Nuh'un Gemisi' adlı müzesi var. Her yıl bu gemi müzeyi milyonlarca yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor. Neden Ağrı'da da böyle bir yatırım yapılmasın. Hristiyanlık alemi Hong Kong'a gideceklerine neden Ağrı Dağı eteklerinde inşa edilecek böyle bir yapıyı ziyarete gelmesin. Ağrı Dağı'nı saatlerce huşuyla seyreden turistler gördüm. Süreçle İnşallah barış ve huşuyla Ağrı Dağı'nı seyreden hem yatırımcı hem de turist sayısında artış olacaktır."

-"Süreçle Ağrı Dağı eteklerinde barış çiçekleri açacak"-

Bulut, Nuh'un Gemisi, Ağrı Dağı, İki Bacı, Kerem ile Aslı ve Siyabent gibi efsanelere de konu olan Ağrı Dağı'nın, dağ ve yayla turizmi potansiyelinin yüksek olduğunu, doruğunda ise 300 metre kalınlığında, 5 kilometre uzunluğunda ve yaklaşık 10 kilometrekarelik bir alanı kaplayan boyutu ile Türkiye'nin en büyük buzulu bulunduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

"Çözüm süreciyle Ağrı Dağı eteklerinde bahar havası esiyor. Ağrı Dağı'nda şu anda bir bahar havası var. Umuyorum ki sezon boyunca ve sezon sonrasında da ülkemizdeki bu barış ve kardeşlik ikliminde bu güzel hava devam eder. Ağrı Dağı, elbette çok önemli bir turistik değerdir. Turizm sektörünün en önemli unsuru ise güvenliktir. Çünkü kişi gittiği yerde kendini güvende hissetmek ister. Bölgemizde hakim olan güvensizlik ortamının kırılmaya başlamasıyla artık hem yerli hem de yabancı turistlerin Ağrı Dağı'na tırmanmak için sıraya girecekleri günlerin yakın olduğuna inanıyorum. Ağrı Dağı bizim için Güney Afrika'nın elmasından daha değerlidir."

Ağrı'ya yatırımcıların ve turistlerin akın edeceğini ve burada turizm potansiyelinin iki katına çıkacağına inandığını belirten BUlut, "Ağrı Dağı, Batı Avrupa'nın en yüksek dağı olan Mont Blanc'tan, Çin Nepal sınırında bulunan Everest'ten daha etkin ve dağcıların tırmanmak için birbirleriyle yarışacakları önemli bir turizm merkezi olamaya adaydır. Çözüm süreciyle Ağrı Dağı eteklerinde, barış çiçekleri açacak. Buraya yatırım yapmak için talepte bulunan yatırımcılar var. Süreçle burası Doğu Anadolu'nun en gözde kenti olacaktır" diye konuştu.

-"Turist sayısında artış var"-

Ağrı Dağı yakınındaki özel bir otelin genel müdürü Sebahattin Batur ise her yıl Ağrı Dağı'nı ziyarete gelen turistlere konaklama hizmeti verdiklerini dile getirerek, bu yıl geçen yıllara oranla otele gelen turist sayısında önemli bir artış gördüklerini söyledi.

Batur, Ağrı'da yaklaşık 20 yıldır otelcilik yaptığını ifade ederek, "Yıllardır burada konaklama hizmeti veriyorum. Bu yıl çözüm sürecinin getirdiği olumlu hava turizme de yansıdı ve turist sayısında her geçen gün artış görüyoruz. Otelimize yaz tatilini burada geçirmek isteyen çok sayıda yerli ve yabancı turist rezervasyon yaptırdı. Bu süreç turizm açısından da çok önemlidir. Şu anda geçen yıla oranla otelimize gelen turist sayısında artış görüyoruz. Ancak biz sezon ortalarında büyük bir turist patlaması olacağını bekliyoruz. Herkesi bu güzel dağımıza ve medeniyetlerin geçişi olan bu topraklara davet ediyoruz. Burada herhangi bir güvenlik sorunu yok herkes burada güvendedir" dedi.