Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği (ESOB) Başkanı Talat Dinçer, Türk tarihinde 'Ahiliğin' adeta bir Rönesans olduğunu belirterek, "Bilim, ahlak, akıl ve çalışma prensiplerine dayanan Ahilik Teşkilatı, yüzyıllarca karşılıklı sevgi, saygı, hoşgörü, dayanışma ve adalet bilincini taşıyan esnaf ve zanaatkarlar yetiştirmiştir" dedi.Başkan Dinçer, Mersin Valiliği koordinasyonunda Mersin ESOB, Mersin TSO ve Ticaret İl Müdürlüğünce ortaklaşa düzenlenen ve bu yıl 23-28 Eylül 2012 tarihleri arasında 20. düzenlenecek Ahilik Kültürü Haftası dolayısıyla açıklama yaptı. Dinçer, ahilik kavramının günümüze ve geleceğe ışık tutan geniş anlamlarla dolu olduğunu vurguladı. Ahiliğin Anadolu’daki esnaf ve sanatkarların oluşturduğu örgütlenme sistemi olduğunu ve toplumun sosyal, ekonomik, kültürel ve mesleki hayatını düzenlenen bir kurum olarak varlığını uzun süre devam ettirdiğine dikkat çeken Dinçer, Ahi Birlikleri'nin bir sistem olarak etkilerini günümüzde de hissettirdiğini ifade etti. Dinçer, açıklamasını şöyle sürdürdü:"Ahilik ya da Ahi Teşkilatı, Anadolu’da 13. yüzyılda görülmeye başlayan, Selçuklu Devleti yıkılmaya yüz tuttuktan sonra sosyal düzeni tesiste ve Osmanlı Devletinin kuruluşunda büyük rol oynayan bir kurumdur. Gerek Selçuklu ve gerekse Osmanlı Devleti dönemlerinde, günümüzdeki kooperatif, sendika, sigorta ve bankaların fonksiyonunu yüklenmiş bulunan Ahilik, İslam iş ahlakını yayan ve benimseten bir kuruluş olarak ta dikkati çekmektedir. Ahilik, Anadolu Türküne, alın teri ile geçinme, başı dik kendine güvenen ve minnetsiz yaşama yeteneğini kazandıran bir ruh aşılanmıştır. Tarihi araştırmalarda o dönemlerde insan haklarına saygı, kadının toplumdaki saygın yeri, misafirperverlik, bir tehlikeye karşı birlik oluşturmak, dayanışma, yardımlaşma gibi birçok insani değerlerin bugünkü tabiri ile evrensel değerlerin mevcut olduğunu görüyoruz. Yani Türk tarihinde 'Ahilik' adeta bir Rönesans'tır. Bilim, ahlak, akıl ve çalışma prensiplerine dayanan Ahilik Teşkilatı, yüzyıllarca karşılıklı sevgi, saygı, hoşgörü, dayanışma ve adalet bilincini taşıyan esnaf ve zanaatkarlar yetiştirmiştir. Bugün dünyada yeni yerleşen kavramlar olan, tüketici hakları, standardizasyon, kalite gibi kavramlar ve bu kavramların denetimini sağlayan kurumlar, 13. yüzyılda Ahilik teşkilatı aracılığıyla Anadolu ticari hayatına yerleşmiş ve esnafın üzerinde önemle durduğu hususların başında yer almıştır. Mesleğinde ehliyet sahibi olmayanlara asla ustalık icazeti verilmemiş, üretici ve tüketici arasında hakkaniyet ölçüsüne dayanan kaynaşma sağlanmıştır."Ahilik kavramının sadece iktisadi hayatı yönlendiren bir kurum olmanın ötesinde, temelinde vatan ve millet sevgisi bulunan, Türk milletine has sosyo-ekonomik bir sistem olduğunun altını çizen Dinçer, “İnsanlar arasındaki ticari ve toplumsal ilişkilerde, dürüstlük, güvenirlilik, iş ve meslek ahlakına saygı, hak ve hukuka riayet etme, saygılı, şefkatli, cömert ve güler yüzlü olma ilkelerini esas alan Ahilik sistemini uygulamayı bugün de başarabilmemiz halinde yaşadığımız birçok sorun kendiliğinden ortadan kalkacaktır. Ahilik, Türk kültürünün ürettiği sosyal, ekonomik ve kültürel değerler bütünüdür. Ahilik sisteminin değerleri, günümüz koşullarına uyarlanmalıdır. Ahilik sisteminin sağladığı verimlilikten, uyguladığı kalite kontrol sisteminden, yetiştirdiği kalifiye iş gücünden ve üretim sistemine getirdiği etik değerlerden Türk ekonomisi yararlanmalıdır” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz