Dünya Suriye'de olup biteni takip etmeye devam ediyor. Esad rejimi devrildi, muhalif gruplar kontrolü sağladı. Önümüzdeki süreçte ülkede neler yaşanacağı merak ediliyor. Türkiye'nin de Suriye'nin bu yeni döneminde etkin rol oynaması gerektiğini savunan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Türkiye adına cumhurbaşkanımızın Suriye'yi yakından tanıyan, orada bulunacak insanlara ihtiyacımız var" önerisiyle yankı uyandırdı.
Suriye'de yaşanan son gelişmeleri ve önümüzdeki süreci Ekol TV'de Armağan Çağlayan'ın sorularıyla değerlendiren Bülent Arınç, Türkiye'nin Suriye konusunda "masada olduğunu göstermesi, yeni yapılanmada başat rol oynaması" gerektiğini savunurken şöyle devam etti:
"Buna ‘hayır’ diyeceklerini tahmin etmiyorum. Çünkü Amerika hemen hemen 10 seneden beri orada. Biz nerede olacağız? 30 km içerisinde eskiden beri kontrol ettiğimiz yer mi? Orada nasıl bir rejim kurulacak?
Bugünlerde oraya gitmesi doğru da değil mümkün de değil belki ama bu işi iyi bilen... Aynı dönemde bakanlık yaptığımız için biliyorum; sayın Davutoğlu bize Suriye’nin hangi köyünde kimler yaşıyor, hangi kasabasında demografik ve etnik yapı nasıldır, bunların kültürleri nedir adım adım sayardı.
Şimdi Suriye’yi yakından tanıyan insanlara ihtiyacımız var, hem siyaset alanında hem geleneksel kültür alanında hem de orada nasıl bir yapılanma bundan sonra başarılı olabilir; bunları Türkiye adına cumhurbaşkanımızın talimatıyla yönetebilecek, orada bulunan insanlara ihtiyacımız var. Bazen bir sanatçı da olabilir, bazen bir yazar da olabilir. Bazen Suriye üzerine karşı tarafın da çok iyi düşünebileceği, kabul edebileceği birileri, bir din alimi de olabilir. Yeter ki sözü geçsin. Bunu bir an evvel oraya göndermemiz lazım."
Arınç, Suriye'de Baas rejiminin çökmesi üzerine işgalin dozunu artıran İsrail'e değinen Arınç, Suriye'de olanlardan en kârlı çıkanın İsrail olduğunu görüşünü belirtip ekledi:
"İran’ı mahvetti, Gazze’yi perişan etti. Şimdi Suriye’yi perişan ediyor. Rusya, zaten Ukrayna ile savaşından başını kaldıramıyor. İran tamamen pısmış durumda, hiçbir şey yapacak hali yok. İsrail kendi amaçları doğrultusunda neredeyse Türkiye sınırına kadar gelecek bir hat çiziyor. Suriye çok önemli ama bu dışarıdan dua etmekle, temennilerle yürümez."
Bu arada İsrail hükümeti, işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'nde yasadışı yerleşimleri genişletme planını onayladı. AA'nın aktardığına göre; İsrail Başbakanlık Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, uluslararası hukuka göre Suriye toprağı sayılan Golan Tepeleri'ndeki işgalini genişleten Tel Aviv yönetiminin, bölgede demografik büyümeyi teşvik planını onayladığı bildirildi.
Açıklamada, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun, savaş ve Suriye'ye bakan yeni cepheyi göz önünde tutarak Golan'daki İsrail nüfusunu iki katına çıkarma arzusuyla hareket ettiği aktarıldı.
İşgal altındaki Golan Tepeleri'nde ve aynı bölgedeki Katsrin yasa dışı yerleşimindeki demografik büyümeyi teşvik planına 40 milyon şekel (yaklaşık 11,2 milyon dolar) ayrılacağı belirtilen açıklamada, Netanyahu'nun, "Golan'ın güçlenmesi İsrail'in güçlenmesidir. Bu, şu dönemde özellikle önemlidir." ifadelerine yer verildi.
Suriye'de 27 Kasım'da şiddetlenen çatışmaların ardından 8 Aralık'ta 61 yıllık Baas rejiminin çökmesiyle eş zamanlı, İsrail ordusunun Suriye’ye saldırıları arttı.
Rejim ordusundan kalan askeri altyapı ve imkanları imha etmeye başlayan İsrail ordusu, Suriye toprağı olan Golan Tepeleri'ndeki işgalini genişletti.
Golan Tepeleri civarındaki tampon bölgeye giren İsrail ordusu, işgali daha ileriye taşıyarak başkent Şam'ın 25 kilometre yakınlarına kadar sokuldu.
İsrail, Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni 1967'den bu yana işgal altında tutuyor. İsrail ile Suriye arasında 1974'te imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.