AIDS ile mücadeleye "diyanet" reçetesi

Diyanet İşleri Başkanlığı, AIDS ile mücadele için 4 maddelik bir reçete hazırladı. AIDS'i İslam dini açısından mercek altına alan Diyanet, AIDS ile mücadele için 'aile sadakati'ni önerdi. AIDS hastalarının tedavi olmalarını ve başkalarına zarar vermemeleri gerektiğini de bildiren Diyanet, AIDS hastalarının toplumdan dışlanmamasını istedi. Diyanet ayrıca, herkesi AIDS ile mücadeleye destek vermeye çağırdı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu uzmanı Abdurrahman Akbaş, 'AIDS'in Önlenmesinde İslam Dini'nin Koruyucu Prensipleri' başlıklı bir yazı kaleme alarak, "çağımızın vebası" olarak adlandırılan AIDS ile mücadeleyi mercek altına aldı. AIDS ile mücadele için öncelikle 'aile sadakati'ni öneren Diyanet, evlenme imkanı olan gençlerin evlendirilmelerini ve evlilik dışı ilişkilerden sakınmalarının sağlanmasını istedi.

İslam'ın koruyucu hekimlik prensipleri içerisinde AIDS'in önlenmesiyle ilgili birtakım prensipler bulmanın mümkün olduğunu belirten Akbaş, söz konusu prensiplere özen gösterilmesi halinde hastalığın yayılmasının büyük oranda önlenebileceğini kaydetti. Akbaş, İslam'ın AIDS'i önlemede yararlanılacak prensiplerini "aile sadakati, zinanın yasak oluşu, kanın necisliği, uyuşturucu maddeler ile içkinin yasaklanması, bir başkasına hastalığı kasten bulaştırarak zarar vermenin haram oluşu" şeklinde açıkladı.

Reklam
Reklam

AIDS'ın nedenlerinden en büyüğünün evlilik dışı cinsel ilişki olduğuna dikkat çeken Akbaş, evlilik hayatında tek eşe sadık kalınmayıp çok eşlilik var oldukça ve fuhuş arttıkça cinsel yolla bulaşan hastalıkların da arttığını vurguladı. Hastalığın sadece ilişkide bulunan eşle kalmadığını, masum eş ve çocuklara da bulaştığını hatırlatan Akbaş, "Aile sadakati, zinayı ve bu yolla bulaşan hastalıkları önler. Özellikle evlenme imkanı olan gençlerin evlendirilmeleri ve bu gençlerin evlilik dışı ilişkilerden sakınmaları AIDS ile mücadelede oldukça önemlidir. Günümüzde bir kısım yayınlarla cinsel sömürüye maruz kalan bekar gençler, yersiz bir biçimde dikkatleri ve hayal güçleri cinsellik üzerinde yoğunlaşmakta, merak ve arzu birbirini uyandırmakta, nefse sahip olmaları zorlaşmakta ve kimi zaman akıl, duruma hakim olamamakta ve fuhuş bataklığına düşerek, bilgisizlik nedeniyle de AIDS'e kolayca yakalanmaktadırlar. Bu nedenle çocuk ve gençlerimizin dini ve sağlıklı cinsel eğitim almaları konusunda ailelere büyük görev düşmektedir" dedi.
Akbaş, gençlerin ilgilerinin eğitim, spor ve kültürel faaliyetlere yönlendirilmesini, maddi imkanlara sahip olanların evlendirilmesini ve cinselliklerinin kontrol altına alınmasını önerdi.

Reklam
Reklam

Akbaş yazısında, AIDS hastalarına tavsiyelerde de bulunarak, AIDS virüsü taşıyanların başkasına hastalığı bulaştırmamak için azami gayret sarf etmeleri ve tedavi imkanlarından faydalanmaları gerektiğini dile getirdi. İslam'da haksız bir şekilde başkasının canına, malına zarar vermenin yasaklandığını hatırlatan Akbaş, bu nedenle AIDS hastası olanların hastalığı bir başkasına bulaştırmamak için rehberlik hizmeti almasını istedi. AIDS hastası olanlara normal hastalara davranıldığı gibi davranılmasını tavsiye eden Akbaş, "AIDS hastası, hastalığı Allah'ın yasakladığı içki ve zina gibi bir yolla kapmış olsa bile toplumdan dışlanmamalı, ayıpları yüze vurulmamalıdır" uyarısında bulundu.

Akbaş ayrıca, AIDS hastalığının aile sadakati, namus, ahlak gibi değerlerin zayıflamasıyla doğru orantılı olarak arttığının altını çizerek, hastalıkla mücadelede sağlık ve hijyen şartlarının en ideal boyutlara taşınması konusunda yürütülen tıbbi çalışmalara, her türlü maddi ve bilimsel katkıyı sağlamanın, insanlığa ve Müslümanlığa karşı yerine getirilecek en önemli hizmetlerden olduğunu kaydetti. Akbaş, bu çerçevede herkesi AIDS ile mücadelede bulunan tüm kamu ve sivil kuruluşlara destek vermeye çağırdı.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: