Aile İçinde İletişim

İzmir Üniversitesi Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Üyesi Yrd.Doç. Dr. Elif Öztürk Yılmaztekin, çocukları ile birlikte vakit geçirmeyi alışveriş merkezlerindeki oyun parkları ile sınırlı tutanların gelecekte önemli sorunlar yaşayabileceklerini söyledi.

İzmir Üniversitesi Çocuk Gelişimi Programı Öğretim Üyesi ve Meslek Yüksekokulu Müdürvekili Yrd.Doç. Dr. Elif Öztürk Yılmaztekin, anne babaların yoğun çalışma temposuna ayak uydurmaya çalışması nedeni ile aile içindeki iletişimin birkaç saat ile sınırlı kalmaya başladığına dikkat çekti. Bu durumda asıl önemli olanın aile içindeki etkileşimin artırılması değil kaliteli zaman geçirilmesinin gerekliliği olduğuna değinen Yılmaztekin, “Anne ve babalar çocukları ile vakit geçirmeyi, çocuklarını alışveriş merkezlerindeki oyun parklarına götürmek olarak algılamaktadır. Fakat asıl önemli olan çocuğun aktif olarak yer alabileceği, düşüncelerini paylaşabileceği ve kendini ifade edebileceği ortamlarda vakit geçirmesidir” dedi.

Ebeveynlerin çocukları ile vakit geçirebilecekleri etkinliklerin, çocuğun kendini rahat hissedeceği türden olması gerektiğine dikkat çeken Yılmaztekin, şunları söyledi: “Doğa yürüyüşleri hem ebeveynler için bir rahatlama fırsatı, aynı zamanda çocukları için de değişik keşifler yapabilecekleri bir etkinlik olarak düşünülebilir. Burada önemli olan ebeveynlerin çocuklarının ihtiyaçlarının farkında olmalarıdır.”

YEMEK SAATİNDE SORUN YAŞANIYORSA DİKKAT

Ailesi ile vakit geçirmeye ihtiyaç duyan çocuğun bu mesajı çok net verdiğini belirten Yrd.Doç.Dr. Yılmaztekin, sözlerine şöyle devam etti: “Bu mesajları çocuk çoğunlukla davranışları ile göstermeye çalışır. Örneğin, yemek saatlerinde yaşanan sorunlar, çok sevdiği bir etkinliğe katılmak istememesi ve aniden ortaya çıkan korkular aslında çocukların aileye verdiği mesajlardan bazılarıdır. Çocuğun ihtiyacı olduğunda onunla kaliteli zaman geçirmek bu olumsuz durumların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.”

Yılmaztekin, aile içinde birlikte vakit geçirmenin çocukların anne ve babaları ile sürekli birlikte vakit geçirmeleri anlamına gelmediğini vurguladı. Ana hedefin kendi kendine yetebilen, bağımsız bireyler yetiştirmek olduğunu hatırlatan Yılmaztekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sürekli anne babaya bağımlı çocuklar gelecekte kendi başına karar verme yetisine sahip olamayan bireylere dönüşecekleri düşünülürse, aile içerisinde geçirilen zamandan daha çok nasıl zaman geçirildiği önemlidir. Aile fertleri mutlaka akşam yemeklerinde bir arada olmalı. Ebeveynlerden birinin işi olsa bile, yemek masasında beraber olma kuralı mutlaka devam ettirilmelidir. Buna ek olarak, ebeveynler çocukları ile mutlaka günlük konuşmalarını yapmalıdır. Çocuk gününün nasıl geçtiğini anlatırken, ebeveynler de gün içinde yaşadıkları yaşantılarından kısaca bahsetmelidirler. Ebeveynlerin iş yoğunluklarından dolayı hafta içi ailece geçirilen vakit çok azken, hafta sonları bu vakit daha geniş bir zamana yayılabilmektedir. Bu yüzden, hafta içi iletişim sadece 2-3 saat ile sınırlıyken, hafta sonları daha uzun bir zaman diliminde gerçekleşmektedir.“

HAYATI ÇOCUĞUNUZLA PAYLAŞIN

Ebeveynlerin çocukları ile geçirecekleri zamanları planlarken çocuklarının yaş ve ilgi durumlarını mutlaka göz önünde bulundurmaları gerektiğini anlatan Yılmaztekin, şunları söyledi: “Oyun seçimini sadece çocuğa bırakmamak kaydıyla, haftada bir veya iki akşam “oyun saati” etkinliği planlayabilirsiniz. Birlikte yemek pişirebilir veya salata yapabilir, onlardan yemekler için küçük yardımlar isteyebilirsiniz. Çocuklar için en ilgi çekici etkinliklerden biri alışveriştir. Çocuğunuzla birlikte alışveriş öncesi liste çıkarmak hem alışveriş sırasında sizin için rahatlık sağlarken diğer yandan çocuğunuz için eğlenceli bir etkinlik olacaktır.“