Uzman Psikolog Alanur Özalp, bugün karne alan ve ders notları kötü olan öğrenciler için velileri uyardı. Velilerin notları iyi olan çocuklarına mutlaka ödül ile kötü olanların ise iyi muamele ile motive edilmesi gerektiğine dikkat çeken Özalp, “Tatilde çocuklarınıza hapis hayatı yaşatmayın” dedi.
Türkiye genelinde yaklaşık 17 milyon öğrenci bugün karne alıyor. Uzman Psikolog Alanur Özalp, karne alan öğrencilerin velilerine önemli uyarılarda bulundu. Anne ve babaların karne iyi geldiğinde ödül vermeye çekindiklerini, “Acaba bir hediye alırsam çocuk şımarır mı?’ diye düşündüklerini belirten Özalp, “Ama böyle düşünmemek gerek. Çocuğun karnesinin iyi gelmesinden sonra ona bir hediye almak en doğal bir şeydir. Aileler bütçelerine göre çocuklarına hediyeler alabilirler. Çocuklar bu dönemde geleceği şekillenmektedir. Onu ne kadar motive ederlerse çocuk o kadar geleceği için çabalar. Çocuk velisine karnesini gösterdiği zaman hemen karneye bakıp ‘çok güzel’ deyip hediye vermek doğru değil, çocukla sohbet etmek gerek. ‘Benim babam da karne aldığımda bana hediye almıştı’ diyerek çocuğuyla sohbet etmesi en doğru şey. Karne hediyesini de hemen vermek doğru değil. Çocuğu bir yemeğe veya pikniğe götürerek orada hediyesini vermek daha doğru olacaktır” dedi.
Karnesi kötü olan çocuklara cesaret verilmesi gerektiğine dikkat çeken Özalp, “Kötü gelen karnelerde ise bu dünyanın sonu değil çocuğa cesaret vermek gerek. Onun daha iyisini yapabileceğine inandırmanız gerekiyor. Bu şekilde ona destek vererek karnesinin gelecek dönem daha iyi gelmesini sağlayabilirsiniz” diye konuştu.
Karnesi kötü çocuğa bağırmanın ve baskı kurmanın geleceğini olumsuz yönde etkileyebileceğine dikkat çeken Özalp, “Çocuğa karnesi kötü geldi diye bağırmak ve baskı yapmak geleceğini de etkileyecektir. Buna çok dikkat etmek gerekir. Onun ilerleyen senelerde derlerinde daha başarılı olabileceğine inanmasını sağlamak gerekir” şeklinde konuştu.
Özalp, uzun bir karne tatilinin geldiğini ifade ederek, “Tatil adı üzerinde eğilence demektir ama eğlenirken de çocukların bir şeyler öğrenmesini sağlamak gerek. Özellikle belediyelerin ve diğer yaz kampları çocuklar için en ideal olanıdır. Çocuklar hem burada eğlenirken, hem de sportif faaliyetler gerçekleştiriyor. Kamplarda müzik resim üzerine de çalışmalar oluyor. Böylece çocuklar tatilini boşa geçirmiş olmuyorlar. Bu yüzden bende bu kampları çok önemsiyorum. Kamplara gidemeyecek çocuklarında evde hapis hayatı yaşatmamak gerek. Hapis hayatı yaşayan çocuk bundan çok etkilenir ve evde tek başına hapis hayatı yaşaması büyük tehlikeye yol açabilir. Bu nedenle ailenin çocukla ilgilenmesi ve fırsat buldukça çocuğunu gezdirip tatil ortamı oluşturması gerek” dedi.
Öğrenci velisi Şükrüye Yıldız ise üç çocuğunun okulunun devam ettiğini ve üçünün de zayıfı olduğunu belirterek, “Ben çocuklarımdan mükemmellik beklemiyorum. Üçünün de zayıfı var. Kimi krediyle geçiyor, kimisi kalıyor. Olumlu karşılıyorum. Bugün böyle ama yarın da böyle olacak değil. Yarın değişebilir” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz