Ak Parti 19. Kızılcahamam İstişare Ve Değerlendirme Toplantısı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, açlık grevinin şantaja dönüştürülmemesi gerektiğini belirterek, “Çünkü biz sizin söylemenizle, bu tür eylemi yapmanızla terörist başını oradan çıkartıp evine göndermeyiz; yok böyle bir şey” dedi. Erdoğan, idam konusunda da, “kamuoyu araştırmalarında birçok insan bunu istiyor. Niye? Çünkü öldürülen ve onun yakınlarıdır canı yanan. Diğerinin canı yanmıyor; diğeri işte kebap partilerinde gününü gün ediyor” dedi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti 19. Kızılcahamam İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda cezaevlerindeki açlık grevleri ve idam cezasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Terör örgütünün dağa çıkardıklarını ölüme gönderdiği yetmiyormuş gibi şimdi de cezaevinde olanları ölüme zorladığını belirten Başbakan Erdoğan, açlık grevleriyle ilgili Adalet Bakanlığı’nın bütün takibi yaptığını söyledi. Bazı gerçeklerin bilinmesi gerektiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

“Yani bir taraftan açlık grevine göndereceksiniz, zorlayacaksınız ama öbür tarafta kuzu kebap maşallah onu da götüreceksiniz. Ondan sonra ‘bu 2 ay öncesiydi’ diyeceksin. Şu anda da aynısın işte. Restoranlarda, şuralarda, buralarda aynı şekilde yola devam ediyorsun. Açlık grevinde olanlarla birlikte biz hep raporları alıyoruz. Merak etmeyin. Bunları istismara yönelmek tehlikeli olan. ‘Efendim bunu böyle konuşmayalım’. Ama gerçekleri benim milletimin bilmesi gerekmez mi? Şu anda ölüm orucu tutan yok. Ama bugün hala bazı köşe yazarları ‘2 tane ölüm orucu tutan var’ diyor. Yok. Niye yalan söylüyorsun? Zaten sıkıntı, işte medyadaki bu çift yüzlü davrananlarda. Bunlar dağ ile müşterek hareket ediyorlar. Sorulduğu zaman da, şöyle köşe yazarı, böyle köşe yazarı. ‘Başbakan da çok gerilimden yana, çok sert’. Evet biz yumuşak başlıyız ama ne koyun ne kuzu değiliz. Biz hakkı söyleme noktasında gereği neyse orada yeri geldiğinde bora oluruz, yeri geldiğinde eser fırtına oluruz. Niye? Çünkü hakkı kimsenin gölgelemeye yetkisi yok. Burada böyle bir yetki kullanımı var. İşte 900 küsurla başladı, bakın 600’lere falan düştü. Ama kontrolümüz altında. Sıkıntıya düştüğü anda zaten bütün sağlık mensuplarımız bunlara gerekli müdahaleyi yapıyorlar, yapacaklardır. Ama ben yine de onlara buradan çağrı yapıyorum. Gerçekten, samimi olarak böyle bir şeyin içinde bulunanlar varsa, yani siz bunu bize şantaja dönüştürmeyin. Çünkü biz sizin söylemenizle, bu tür eylemi yapmanızla terörist başını oradan çıkartıp evine göndermeyiz; yok böyle bir şey.”

ERDOĞAN’DAN ‘İDAM’ ÇIKIŞI

Bu ülkede 10 binlerce insanın ölümüne vesile olan bir terörist başına idam verildiğini belirten Erdoğan, “Ama bu ülke maalesef birilerinin, bazı malum yerlerin baskılarıyla idamı dahi kaldırmıştır. İdamı kaldırmak suretiyle şu anda İmralı’da yatmaktadır. İlginç olan şey şu; şu anda birçok insanımız kamuoyu araştırmalarında ‘idam yeniden gelsin’ diyorlar. Bunu biliyor musunuz? Bakın kamuoyu araştırmalarında birçok insan bunu istiyor. Niye? Çünkü öldürülen ve onun yakınlarıdır canı yanan. Diğerinin canı yanmıyor; diğeri işte kebap partilerinde gününü gün ediyor. Burada devletin bu tür öldürülen insanları, onların yakınlarını aslında tasarruf hakkını biz kullanamayız. Ama yıllarca bu konuda devlet af yetkisi kullanmıştır; devletin böyle bir hakkı olamaz ki. Ha devlet kendine ait konularda böyle bir haksızlık varsa af yetkisi kullanabilir, o ayrı mesele. Ama kalkıp da bir insan öldürülecek, onun ailesine ait olan bir yetkiyi kalkacak devlet kullanacak, böyle bir yanlış olabilir mi? Maalesef bunları bu ülkede yıllarca yaşadık. Temenni ederim ki bunlar da zaman içerisinde taşlar yerine oturuyor, bunlar da yerine oturacaktır” dedi.

“AÇLIK GREVİ KONUSUNDA HASSASİYETİMİZİ KORUYORUZ”

Türkiye’nin her meselesinin çözümünün daha güçlü demokrasiden, daha fazla özgürlükten geçtiğine inandıklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, “Teröre tevessül edenler, ölümler üzerinden hesap yapanların çözüm diye bir derdi yoktur. Bakın terörist başıyla açık net söylüyorum; ailesi v e yakınları görüşmek istediği sürece görüşmeye devam edebilirler. Herhangi bir engel yok. Ama avukatlar noktasında, onu bir kenara koyun. Geçenlerde ailesi arzu etti, gönderdik. Biz kendilerinin yasal hakları neyse yakınlarını sürekli gönderebiliriz, hiçbir mani yok. Bunu da istismar ediyorlar, ‘göndermiyorlar’ diye. Hayır bizden kaynaklanan bir şey yok, kendisi istemiyor veya yakınları gitmiyor. Ne zaman isterlerse biz göndeririz” diye konuştu.

“Cezaevindeki her mahkum gibi açlık grevine gidenlerin canı bize aittir, devlete aittir ve biz bu konudaki hassasiyetimizi koruyoruz, korumaya da devam edeceğiz” diyen Başbakan Erdoğan, hiç kimsenin durup dururken ölümüne seyirci kalmadıklarını ve kalmayacaklarını söyledi. Bu konuda Meclis İnsan Hakları Komisyonu’nun da bu konuda gerekli adımları attığını belirten Erdoğan, “Ama teröre tevessül edenler ölümler üzerinden hesap yapanların çözüm diye bir derdi yoktur, bunu da özellikle bilmenizi istiyorum. Biz bu konuda herhangi bir tuzağa da düşemeyiz” dedi.