AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, MHP ve BDP’nin terör konusunda bir tahterevalli siyaseti sergilediğini söyledi. CHP’yi eleştiren Ünal, “CHP eğer çözüme katkı sağlayacaksa öncelikle bu mütereddit tavrından vazgeçmelidir.” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, MHP, CHP ve BDP grup toplantılarında yapılan değerlendirmelere bir basın toplantısı ile yanıt verdi. Terörün ortak sorun olduğunu söyleyen Ünal, “Türkiye 30 yıldır bu yakıcı sorun ile mücadele ediyor. Terör Türkiye’nin siyaset üstü bir sorunu. Herhangi bir şekilde siyasi malzeme yapılmaması gereken, 75 milyon insanımızın canını yakan, AK Parti’nin ilk günden çözme iradesi ortaya koyduğu ve bu sorunu çözmek için sorumluluk aldığı, siyasi risk aldığı bir sorundan bahsediyoruz.” diye konuştu.
Terör konusunda kimsenin bir fırsat siyaseti ya da sorumsuz siyaset gütmesinin söz konusu olamayacağını söyleyen Ünal, şöyle devam etti: “Bu siyaset sürdürülecekse bu sorun üzerinden bazı siyasiler mevcut alışkanlıklarını devam ettireceklerse, bilinmeli ki bu süreç bir samimiyet testidir. 30 yıldır devam eden terör sorunu maalesef çeşitli alışkanlıklar ortaya çıkarmıştır. Türkiye’de bu sorun ile ilgili herkesin bir ilişki kurma biçimi var. Siyasilerin, medyanın, halkın, devletin bu sorunla bir ilişki kurma biçimi oluşmuş. AK Parti ile devletin bu sorunla ilişki kurma biçimi temelden değiştirilmiştir. Temel bir paradigma değişikliğine gidilmiştir. Terör sorunun bitirmek halkımızın bu konuda acısını dindirmek asıl amaç olarak ortaya konmuştur. Herhangi bir şekilde AK Parti’nin bu sorun üzerinden bugüne kadar bir sorumsuz siyaseti ya da bir demeci söz konusu olmamıştır. Fakat bugün görüyoruz ki, hem MHP’nin hem de BDP’nin bu konuya ilişkin açıklamaları bu sorunla ilişki kurma biçimlerini ve alışkanlıklarını devam ettirdiklerini göstermektedir.”
BU METNİ YAZIP BAHÇELİ’NİN ELİNE TUTUŞTURANLAR, KLİNİK BİR ZİHNİYETTİR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında sarf ettiği, “Damat Ferit lobileri, Sait Molla takipçileri, Şerif Hüseyin müttefikleri, Anzavur taraftarları, Seyit Rıza misyonerleri, Şeyh Said izcileri, Doğu Sorunu mucitleri, Mondros sevdalıları, işgal artıkları, isyan kalıntıları AKP’nin ampulünde toplanmış ve AKP’nin uyarıcı etkisiyle yattıkları kış uykusundan uyanmışlardır.” sözlerini hatırlatan Ünal, bu açıklamanın meseleye sorunlu bir bakış açısını ortaya koyduğunu aktardı. Ünal, “Bu metni yazıp Bahçeli’nin eline tutuşturan zihniyet sorunlu ve klinik bir zihniyettir. Ve bu zihniyettir asıl sorunun mucidi herkesi düşman gören, herkesi hain gören bir bakış açısı.” dedi.
“BDP, ÇÖZÜM GİRİŞİMİNİ SİYASİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMEK İSTİYOR.”
BDP’yi de eleştiren Ünal, “Öbür taraftan BDP’nin AK Parti’nin ortaya koyduğu çözüm çabalarını, terörü sona erdirme mücadelesini her seferinde istismar etme çabası bir siyasi iradesi olmadığı için de bu sorun üzerinden önce kucaklaşma ile terör örgütünü meşrulaştırma, bugün devletin İmralı ile kendi talepleri üzerinden yapılan görüşme üzerinden bir kutsama aklama çabası ve maalesef terörü sona erdirme çabasını bu çözüm girişimini adeta bir siyasi fırsata dönüştürme isteği de ayrı bir sorun olarak önümüzde duruyor.” diye konuştu.
Ünal, “Türkiye’deki Türkleri ve Kürtleri temsil ettiği iddiasında bulunan her iki siyasi partinin bu sorunun çözümüne ilişkin ortaya koydukları yaklaşım bir tahterevalli siyasetini göstermektedir. Her iki yaklaşım da birbirinden beslenmekte ve devlet aklından, çözüm iradesinden uzak bir yaklaşım sergiliyorlar.” dedi.
CHP MÜTEREDDİT TAVRINDAN VAZGEÇMELİ
CHP’nin tutumunu da eleştiren Ünal, şunları dile getirdi: “CHP’nin ortaya koyduğu mütereddit siyaset, mütereddit destek ve Başbakanımızın açık bir şekilde CHP’ye ‘gelin bu sorunu çözelim teklifine’, ‘hayır, biz temel bir mutabakat, toplumsal bir mutabakat oluşturmak istiyoruz’ diyen ve toplumsal mutabakatı oluşturma çabası sergilerken ortaya koydukları çözüm önerisinde bile kendi iç mutabakatını sağlayamamış ana muhalefet partisi ile karşı karşıyayız. Dolayısı ile terör sorununun çözümünde iki ana eksen vardır. Bu yakıcı sorunun çözümünden yana olanlar ve maalesef bu sorundan beslenenler. Bu süreç bir samimiyet testidir. Devlet bu sorunu çözmek için tabi ki değişik çözüm yöntemlerini deneyecektir, çeşitli çözüm araçlarını deneyecektir. Dolayısı ile bu çözüm araçlarını kutsamanın, bu görüşmelerden başka anlamlar çıkarmanın; ‘bir şey yapmaya da gerek yok operasyonlar devam ediyor’ diye BDP Eş Başkanı’nın açıklama yapması başka bir samimiyet testini ortaya koymakta. Yani devletin karakoluna saldırıldığına; Çukurca’da uzman çavuş şehit edildiğinde devlet gerekli güvenlik önlemlerini almayacak mı? Çözünme katkıda bulunmak istiyorsa taraflar ve siyaset kurumu bu sorunun çözümü konusunda inisiyatif alacaksa sorumlu siyaset, akıllı siyaset ve risk alan bu meselenin çözümüne katkıda bulunan bir dil ve üslup kullanılmalıdır. BDP’nin ve MHP’nin kullandığı dil ve üslup çözüme katkıda bulunan bir siyaset dili olmamıştır. CHP eğer bu çözüme katkı sağlayacaksa öncelikle bu mütereddit tavrından vazgeçmelidir.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz