Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Birileri parti kuruyormuş, şunu yapıyormuş. Hiç bunları kafanıza takmayın. Bu tür ihanetlerin içinde olanlar bu işin bedelini de ağır öder." dedi.
Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen 130. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Tek adam rejiminde Türkiye'nin emir alır hale geldiği" yönündeki sözlerini eleştiren Erdoğan, "Bay Kemal, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti bizim dönemimizde asla ve kat'a emir alan bir hükümet olmamıştır. O sizin cibilliyetinizde var. Sizin geçmişinizde olanların Amerika'daki liderler karşısında nasıl el pençe divan durduğunu biz çok iyi biliriz. Bugüne kadar kimseden emir almadık, masada oturduk ve konuştuk ve hiçbir zaman da asla ve kat'a ecdadımızdan nasıl öğrendiysek bundan sonra da yolumuza öyle devam ederiz." diye konuştu.
Bunun önemli adımlarından birinin de S400, Doğu Akdeniz, Kuzey Suriye olduğunu belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Emir alıyor muyuz, almıyor muyuz, göreceksiniz. Ama sen alırsın. Senin cibilliyetinde o var. Senin o güvendiğin teröristler seni kurtaramayacaktır. Onlarla el ele kol kola dirsek temasında Ankara’dan İstanbul’a yürümen seni kurtarmayacaktır. İşte onları şimdi inlerinde vuruyoruz, vurmaya devam edeceğiz ama sen onlarla berabersin, beraber yürüyorsun. Senin adamların onların tabutlarını taşıyadursun, biz şerefli ecdadımızın şerefli insanlarının tabutuna omuz veririz, başka kimsenin değil. Utanmadan 'emir alma noktasına geldik' diyor. IMF'ye borcu biz mi yaptık? Siz yaptınız. Göreve geldiğimizde IMF'ye 23,5 milyar dolar borç varken 2013 Mayıs'ında biz IMF'ye olan borcu sıfırladık. Bunu biz yaptık, siz yapmadınız. Aynı şekilde Merkez Bankasının döviz stoku brüt 27,5 milyar dolarken, bugün hamdolsun 100 milyar dolara ulaştı. Bunları biz yaptık. Tutturmuş, yeni nakaratı o, 'tek adam, tek adam...' Benim öyle bir derdim yok. Biz bu milletin efendisi değiliz, hizmetkarıyız, hizmetkarı. 'Türkiye’nin dünyada itibarı zedelenmiş' gibi saçma sapan şeyler söylüyor. Sen dünyada kaç ülkeyi gezdin, nerede hangi itibarı gördün de bunu konuşuyorsun? Senin dünyada ne itibarın var? Sosyalist Enternasyonal filan var ya oralara arada sırada bunları çağırıyorlar, orada bunlar itibar gördük zannediyor. Bizim derdimiz o değil. Çünkü bu benim BM Genel Kurulunda yaptığım konuşmaları saptıracak kadar buralarda da maalesef her türlü yalana yanlışa başvuruyor. Bak, izle, bu sene BM Genel Kurulunda nasıl bir konuşma yapacağım, onu da bir izle."
Yılın ikinci yarısında belirsizliğin azalması, yapısal reformlara devam edilmesi ve baz etkisinin desteğiyle daha güçlü bir toparlanma beklediklerini bildiren Erdoğan, "Elbette ülke ve hükmet olarak zayıf yönlerimizin farkındayız. Önümüzdeki zorlukları ortadan kaldırmak için yeni ekonomi programımız ile yol haritamızı ve önceliklerimizi ortaya koyduk. Cari açığın düşürülmesi amacıyla enerji, maden, petrokimya, ilaç, turizm, otomotiv ve bilişim sektörleri gibi öncelikli yatırım yapılabilir alanları belirledik. Yüksek Teknoloji ürünlerinin üretilebileceği büyük ölçekli yerli ve yabancı yatırımların yer alacağı etkin yönetim modeline sahip endüstri ve teknoloji bölgeleri inşallah kuruyoruz, kuracağız." ifadelerini kullandı.
Türkiye'de üretilmeyen 20 bioteknolojik ilacın yerli üretimini teşvik edeceklerini vurgulayan Erdoğan, "Petrokimya önemli bir alan ama bu alandaki kümelenmeyi ve Ceyhan endüstri bölgesini bunun için hayata geçireceğiz. Güvenlik hizmetlerinde kullanılan araç, gereç ve teknik ekipmanda yerli üretimin payını artıracağız. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliğinin güncellenmesine yönelik çalışmaları tamamlayacağız. Yerli ürünlerin görünürlüğünü ve farkındalığını artıracağız." değerlendirmesinde bulundu.
- "Toparlanma eğilimi yılın 3. çeyreğinde güçlenerek devam edecek"
Bu tedbirlere yönelik yapısal reformları kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, hedefin özellikle yüksek katma değeri ve teknolojik üretimi odak noktasına alan bir ekonomik yapıyı tesis etmek olduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alınan tedbirler sayesinde 2019 yılının ilk çeyreğinde büyümenin yüzde 1,3 oranında arttığını, bu durumun ekonominin durgunluktan çıktığını gösterdiğini kaydetti.
"Türkiye küçülecek" diyerek, milleti korkutmaya çalışanların bir kez daha hüsrana uğradığını vurgulayan Erdoğan, belirsizliklerdeki azalma, enflasyonun ve faiz oranlarının gerilemesiyle ekonomideki toparlanma eğiliminin, yılın üçüncü çeyreğinde güçlenerek devam edeceğini gösterdiğini söyledi.
Ekonomide yürütülen etkin mücadelenin meyvesini Türkiye’nin en büyük sorunu olan cari açık alanında da aldıklarını belirten Erdoğan, "Yılın ilk yarısında açıklanan veriler ihracat ve turizm sektöründeki pozitif görünümün devam ettiğini gösteriyor. Bu olumlu gelişmeler sayesinde geçtiğimiz yıl mayıs ayında yaklaşık 58 milyar dolar ile zirve yapan yıllık cari açığımız bu yılın mayıs ayı itibarıyla 2,4 milyar dolara geriledi. Böylece yıllık cari açık Ocak 2004’ten bu yana en düşük seviyesine indi. Haziran’da 17 yıllık AK Parti iktidarı boyunca ilk defa yıllık cari fazla vermeye başlayacağız." dedi.
Reform ajandasını sonuna kadar uygulayacaklarını ve ülkenin ihtiyacı olan tüm düzenlemeleri en kısa sürede hayata geçireceklerini bildiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şimdi önümüzde 4 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi var. En zor kısmı geride bıraktık. Bundan sonrası inşallah çok daha kolay olacaktır. Düşen faizler, kur ve ülke risk priminin etkilerini, sanayide, ticarette, tarımda velhasıl her alanda çok net şekilde göreceğiz."
Ülkenin en önemli tarım ürünlerinden ve ihracat kalemlerinden birinin yaklaşık 500 bin çiftçinin gelir kaynağını oluşturan fındık olduğunu anlatan Erdoğan, şu açıklamayı yaptı:
"Bay Kemal, burayı iyi dinle. Çünkü senin yanındakiler sana çok yalan haber getiriyor. Sen zaten fındığı da görsen tanımazsın. Bak şimdi sana fındıktan bir müjde veriyorum. Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan dünya fındık üretiminin yüzde 80’ini gerçekleştiriyor. 3 ülke olarak fındıkla ilgili zirai mücadele verim, kalite artışı ve pazarlama konularında iş birliği çalışmalarını başlattık. Böylece önümüzdeki dönemde fındığın dünya piyasalarında hak ettiği değeri sürekli kılmak amacıyla önemli bir adım atmış olduk. Biz, fındık üreticilerini, geçen yıl başta olmak üzere hep destekledik. Çünkü oralarda da maalesef bu işin soygununu yapanlar var. Tedbirlerimizi aldık. TMO’yu bu noktada devreye soktuk. Bugüne kadar fındık üreticimize 8,5 milyar lira destekleme ödemesi yaptık, Bay Kemal."
Fındık hasat döneminde üreticiler aleyhine gelişmeler olduğunu gördükleri anda Toprak Mahsulleri Ofisini görevlendirerek piyasada bir taban fiyat oluşmasını sağladıklarını belirten Erdoğan, "Mesela geçen yıl ilk başlarda fındık fiyatları iyi düzeydeydi ama ne zaman fırsatçılar devreye girdi ve fiyatlar aşağı doğru seyretmeye başladı, işte hemen orada Toprak Mahsulleri Ofisi vasıtasıyla duruma müdahale ettik. Böylece fiyatlar olması gereken seviyeye çıktı. Biz çiftçimizin, köylümüzün, müstahsilimizin yanındayız, 18 yıldır hiçbir zaman onları yalnız bırakmadık." dedi.
Bu sezon fındık veriminin geçen yıla göre daha yüksek olduğunu aktaran Erdoğan, yaklaşık 700 bin ton civarında rekolte beklendiğini vurguladı.
TMO'ya hububat ve bakliyatta olduğu gibi hasat dönemi başlamadan fındık alımı için görev verme kararı aldıklarını kaydeden Erdoğan, Ofisin alım yapacağı taban fiyatlar sayesinde spekülatörlerin önünü peşinen keserek, fındık pazarında üreticiler aleyhine oluşacak fiyat belirsizliklerini ortadan kaldırmayı hedeflediklerini bildirdi.
- Fındık taban fiyatları
TMO'nun taban fiyatlarını açıklayarak fındık üreticilerine müjde vermek istediğini ifade eden Erdoğan, yüzde 50 randıman esasına göre, Giresun kaliteli kabuklu fındık için taban fiyatının kilogramda 17 lira, Levant kaliteli kabuklu fındık için de taban fiyatın kilogramda 16,5 lira olduğunu, buna kilogram başına yaklaşık 2 lira olan mazot, gübre desteği ve alan bazlı destek eklendiğinde kilogram fiyatlarının fiilen 19 lira ile 18,5 lira arasına geldiğini kaydetti.
Erdoğan, "Hazırlıklarını tamamlayan TMO hasat başlangıcına denk gelen Kurban Bayramı'nın hemen akabinde alıma geçiyor. 2019 yılı fındık hasat sezonunun bereketli geçmesini, bu fiyatların üreticilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum." dedi.
Yapacak çok işleri olduğunu, bugün Polatlı'daki hasat mevsimi açılışının da çok farklı olacağını anlatan Erdoğan, bütün bu görevlerin AK Parti kadrolarını beklediğini kaydetti.
"Ülkemizin ve milletimizin önündeki gündeme ne kadar hazırlıklı olursak, süreçleri kendi hedeflerimize uygun şekilde yönetme imkanımız o kadar artar." diyen Erdoğan, AK Parti'nin dünyada hiçbir siyasi partide olmayan bir teşkilat ağına, ruhuna ve heyecanına sahip olduğunu vurguladı.
Şayet bazı teşkilatlarda tıkanmalar oluşmuşsa bunun üzerinde durmaktan, bununla yüzleşmekten de kaçınmayacaklarını bildiren Erdoğan, AK Parti teşkilatlarının kurulduğu günden beri ülkedeki dönüşümün de taşıyıcısı olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkeyi dönüştüren bir partinin kendini bunun dışında tutması düşünülemez. Amacımız, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da şahsiyetli, söyleyecek sözü olan, iddia sahibi, milletimizin değerleriyle kuşanmış kadrolarla AK Parti ailesini genişletmektir. Önümüzdeki dönemde teşkilatlarımızın kadrolarını güçlendirmenin yanında geleneksel siyaset usullerine yeni yöntemler de ekleyeceğiz. Gerekirse yeni birimler ihdas etmek suretiyle teşkilatlarımızı siyaset yapım sürecinde daha aktif hale getireceğiz." diye konuştu.
- "Bütün kararlarını istişareye dayalı alan bir siyasi partiyiz"
Milletvekilleriyle yaptıkları istişare toplantılarına değinen Erdoğan, "Bize 'tek adam' diye hitap edenlere sesleniyorum, biz bütün kararlarını istişareye dayalı olarak alan bir siyasi partiyiz. Şimdi bunu inşallah kadın kollarımızla müstakil yapacağız, gençlik kollarımızla müstakil olarak ayrıca devam ettireceğiz. Dolayısıyla istişare halkasını genişletmiş olacağız." ifadesini kullandı.
Sokağın kokusunu, dokusunu, havasını, teşkilatlara daha çok yansıtacaklarını, toplumun her kesimini kucaklayacak şekilde siyasetlerini güncelleyeceklerini kaydeden Erdoğan, dünyadaki en çok üyeye sahip parti olarak üyelerle daha yakın temas içinde bulunacaklarını aktardı.
Sandık temsilcileriyle belde, köy, mahalle teşkilatlarının partinin tabandaki en önemli birimleri olduğuna işaret eden Erdoğan, il, ilçe yönetimleri ve genel merkez ile bu teşkilatların daha uyumlu hareket etmesini, daha yakından çalışmasını sağlayacaklarını, bunun için eğitim faaliyetlerini artıracaklarını, istişare mekanizmalarını daha da etkinleştireceklerini bildirdi.
Tüm bu hususlarda çalışmaları harekete geçirecekleri en üst organın büyük kongre olduğunu belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sizlere 7. Olağan Büyük Kongre sürecimizi son baharda başlatacağımızın müjdesini vermek istiyorum. Önce delege seçmen listelerini oluşturacak, ardından da belde, ilçe ve il kongreleriyle yola devam edeceğiz. Büyük kongre sürecimizin şimdiden partimize ve ülkemize hayırlı olmasını özellikle diliyorum. Önümüzdeki haftalarda söz verdiğim şekilde 31 Mart seçimlerinde en yüksek oyları aldığımız şehirlerimize teşekkür ziyaretlerine başlayacağım."
Erdoğan, illerde Rize, Büyükşehirlerde Konya ile başlayacakları bu ziyaretleri sırasına göre sürdüreceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"Değerli kardeşlerim, sağda solda birçok dedikodular var. AK Parti'nin mensupları dedikodularla amel eden değildir. Hiç bunlara kafanızı takmayın. Biz işimize bakalım. Ama hep söyledik ya bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım. Birileri parti kuruyormuş, şunu yapıyormuş, bunu yapıyormuş. Hiç bunları kafanıza takmayın. Çok içimizden ayrılıp da parti kuranları gördük. Şu anda sorsam adını sanını bilmezsiniz. Bu iş böyledir. Çünkü bu tür ihanetlerin içerisinde olanlar bu işin bedelini de ağır öderler. Ben inanıyorum ki siz değerli kardeşlerim de zaten özellikle beldelerinizde, ilçelerinizde, illerinizde en sağlam şekilde dimdik durmak suretiyle bu tür adımlara zaten yer vermeyeceksiniz, bunlara imkan da tanımayacaksınız ve ona göre yolumuza biz devam edeceğiz."
(Bitti)