Ak Parti Konya-karaman Bölge Toplantısı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, katıldığı “Konya-Karaman 2. Bölge Toplantısı”nda, Türkiye’nin anayasal sistemiyle ilgili en önemli meselelerden birinin ‘din hürriyeti’ ve ‘resmi ideoloji’ meselesi olduğunu ifade etti.

Konya Dedeman Otel’de düzenlenen AK Parti Seçim İşleri Başkanlığı “Konya-Karaman 2. Bölge Toplantısı”na Seçim İşlerinden Sorumlu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, Genel Merkez SKM Başkanı Mustafa Ataş, AK Parti Konya Milletvekilleri, AK Parti Konya İl Başkanı Ahmet Sorgun ve partililer katıldı.

“TÜRKİYE’DE GERÇEK SİYASET YAKIN ZAMANDA ORTAYA ÇIKTI”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, Türkiye’de siyasetin her zaman olduğunu ama gerçek anlamda siyasetin yakın zamanda ortaya çıktığını ifade etti. Bugün bu siyasete alışamayan partilerle karşı karşıya olduklarını belirten Şentop, CHP ve MHP’nin Türkiye’nin eski siyasetini icra etmeye çalışan partiler olduğunu dile getirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Anayasanın başlangıç kısmına millete sivil direnme hakkı verecek hükmü koyacağız” açıklamasını değerlendiren Şentop, “Şimdi ya bilmiyor kendisi veya gerçekten de telkin edenlerin böyle bir niyeti var. Bu direnme hakkı meselesi veya sivil itaatsizlik başka bir tabirle, sivil itaatsizlik siyaset biliminde sosyoloji de çok konuşulan bir husus. Fakat şuradaki temel mesele millete verdiğiniz direniş hakkını kim nasıl kullanacak? Ayaklanma yaparak mı, hep bir arada mı? Hayır, aynen 27 Mayıs’ta olduğu gibi birileri millet adına kalkacak, bu seferde anayasada da bir yetki var bize güç veren bize meşruiyet sağlayan hüküm var diye kalkacak. Millet adına diyecek ki, biz millet adına direnme hakkını kullanıyoruz. 27 Mayıs’taki Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki çetenin yaptığı gibi” dedi.

“TÜRKİYE'DE DİN HÜRRİYETİ YOKTUR"

Türkiye’nin anayasal düzeniyle ilgili en temel meselelerden birinin din hürriyeti olduğunu vurgulayan Şentop, “Bir başka temel sorun resmi ideolojiyle ilgili meseledir. Bu konularda başlangıç kısmıyla ilgili olarak özellikle MHP ile CHP’nin birlikte hareket ettiğini büyük ölçüde görüyoruz, resme ideoloji meselesinde. Tuhaf bir şekilde milliyetçi anlayışına bakın ki; bir çok konuda ki ısrarları 82 Anayasasındaki hükümlerle ilgili ısrarları tamamen 27 Mayıs darbesinin vesayetçi anlayışın ürünü olan hususlar. Bunun farkında bile değiller. Diyorlar ki biz İstiklal Harbini bunlar için yaptık. İyi de biz İstiklal Harbini 1960’da yapmadık ki. 1961’de gelmiş bu anayasayla bu hükümler. MHP’nin milliyetçiliği bu perspektif içerisinde. Ayrıca sık sık işte Osmanlıya atıflar yapıyor. Ama Osmanlıya yaptığı atıflar Söğüt ve Domaniç’ten ibaret, yani beylik dönemi Osmanlısı. Bugün bizim anayasanın en problemli maddelerinden birisi budur, 24. Madde. Ve gerçek manada Türkiye’de din hürriyeti yoktur. Bizim mevcut anayasamızda din hürriyeti inanmak ve ibadet etmek hürriyetinden ibarettir. Biz diyoruz ki; bu mana da din hürriyeti sağlayalım. Din hürriyetinin kapsamını genişletelim. Birde, biz de başka hiçbir hürriyetle ilgili olmayan, din hürriyetinin kötüye kullanılmasıyla ilgili bir hüküm var anayasanın 24. Maddenin son fıkrasında. Şimdi bu anayasanın temel felsefesini de sürdürmeye çalışan CHP ve MHP, din hürriyetine gelince başka hürriyetlerde takınmadıkları bir tutumu benimsemedikleri bir standardı kullanmaya çalışıyorlar. Bu sınırlama maddesini de CHP ile beraber MHP ‘de öneriyor. Bunun için MHP’nin milliyetçiliği kabuk milliyetçiliği bir zarf milliyetçiliği mazruf değil bir öz milliyetçiliği değil” diye konuştu.

AK PARTİ’NİN 10 YILI TÜRKİYE’NİN TASFİYESİ DÖNEMİYDİ”

İki yıl içerisinde arka arkaya üç seçim yapılacağını da aktaran Şentop, “Bu seçimlerin Türkiye tarihi ve bölge bakımından belki dünya tarihi bakımından büyük önemi var. AK Parti’nin bu 2002 yılından bu yana ki dönemi eski Türkiye’nin tasfiyesi dönemiydi. Cumhuriyetin kuruluşundaki anayasadan son versiyon olan 1937’yi bile alsak, anayasada devletin nitelikleriyle ilgili düzenleme CHP’nin 6 okudur. En azından bunu söyleyebiliriz. Peki 1961 anayasasının ikinci maddesine bakalım. Bugünkü anayasanın ikinci maddesiyle de aynı. Bu 6 oktan geriye ne kalmış. Cumhuriyetçilik yok, Halkçılık yok, Devletçilik yok, İnkılapçılık yok, Milliyetçilik de yok. Bir tek bu 6 ilkeden sadece Laiklik ilkesi korunmuş. Onun dışında işte sosyal devlet, hukuk devleti ilkeleri de eklenmiş getirilmiş. Anayasa ile ilgili Türkiye’nin probleminin nihai manada çözülebilmesi için bu anayasanın ruhunu teslim etmesi lazım. Onun için yeni anayasa diyoruz. Eski Türkiye’nin tasfiyesi derken aslında bu süreci kastediyorum bu anlayışları kastediyorum” ifadelerini kullandı.

“CHP MUHALEFET YAPMAYI BECEREBİLECEK TAKATA SAHİP DEĞİL”

CHP’ye mensup olan kişilerin Kılıçdaroğlu’nu başbakan olarak görmek istemediklerini de belirten Şentop, “Bu Kılıçdaroğlu’nun suçu da değil, parti böyle. Türkiye’ye bir tez üretemeyen, proje üretemeyen siyaset üretemeyen bir parti. Dolayısıyla bir parti görüşü oluşturamıyorlar. Bu parti iktidarda olmayı Türkiye’yi yönetmeyi değil muhalefet yapmayı bile becerebilecek takada sahip değil. MHP’yi zaten bu manada saymıyorum. O bir geçiş partisidir. Şu manada geçiş partisi. Aslında gönlü AK Parti’de olan ama kafasında, zihninde kalbinde bir takım tereddütleri olan kişiler MHP’de bekleme odasında bekliyorlar. Biz bunların zihinlerindeki tereddütleri izale edecek olursak onlar zaten gönülleri itibariyle Ak Partilidir” şeklinde konuştu.

“YAPILACAK SEÇİMLER 2071 TÜRKİYE'SİNİN KAPISINI AÇACAK”

Kendilerine rakip olarak yine kendilerini gördüklerini kaydeden Şentop, “Bizim rakibimiz kendimiziz. Daha önceki seçimlerde aldığımız oydur, daha önceki oy oranımızdır. Biz bunun altına düştüğümüz takdirde kendimizi başarısız akdediyoruz . İki yıl içerisinde yapılacak seçim önümüzdeki 10 yılın, belki 2071 Türkiye’sinin kapısını açacak bir seçimdir. Yeni Türkiye inşasında güçlü bir AK Partiye ihtiyaç var” dedi.

AK Parti Konya İl Başkanı Ahmet Sorgun da, yaptığı konuşmada, “Bizim bir millet derdimiz, memleket derdimiz, gelecek derdimiz var. Bunun için buradayız. Konya-Karaman bölgesi nasıl fiziki depremlere karşı dayanıklıysa Allah’ın izniyle siyasi depremlere karşı da aynı ve daha fazla dayanıklı ben buna inanıyorum ve biliyorum” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Konya ve Karaman’ın önümüzdeki seçimlerdeki çalışmaları, strateji ve rollerinin ele alındığı toplantı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.