AK Parti TBMM Grup Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan: (5) - "Barış Pınarı Harekatı bölgesinde 4 bin 219 kilometrekare alan içindeki 558 yerleşim birimini, 900'ün üzerinde teröristi etkisiz hale getirerek temizlemiş durumdayız" - "Bugünkü adıyla Kobani, eski adıyla Ayn el-Arap'ın da teröristlerden boşaltılması, kontrolümüzün altına girmesi lazım" - "Rusya ile birlikte devriye çalışmasına başlayacağız. Sınırımızdan güneye doğru 7 kilometrelik derinlikte devriye çalışmasını sürdüreceğiz" - "(Suriye Milli Ordusu) Onlara 'terörist' diyorlar. Kim? ABD. Bunlar bu toprakların sahipleri, topraklarını savunuyorlar. Bunlara nasıl terörist dersiniz?" - "Bunlar mağdur ve mazlumun yanında değiller, asla böyle bir adım atma niyetleri de yok. Bunlar sadece öldürmeyi, sadece silah satmayı bilirler" - "Petrol dediğin zaman hemen dalarlar, petrole yürürler. Bunda hiç geri durmazlar. Çünkü bunlar için petrolün bir damlası binlerce insanın kanına bedel, böyle bir yapının içindeler"

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Barış Pınarı Harekatı bölgesinde 4 bin 219 kilometrekare alan içindeki 558 yerleşim birimini, 900'ün üzerinde teröristi etkisiz hale getirerek temizlemiş durumdayız." dedi.

Erdoğan, AK Parti TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, terörle mücadele ve Türkiye'deki Suriyelilerin geri dönüşleri konusunda atılan adımlara, 9 Ekim'de başlatılan Barış Pınarı Harekatı'yla yenisini eklediklerini belirtti.

"Harekatın asla bir sürpriz olmadığını" dile getiren Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekatı'yla Suriye topraklarını güvenli hale getirmeye başladığımız günden beri bu bölgeyi de teröristlerden temizleyeceğimizi söylüyoruz. Bu aslında bir bölgeyi terörden temizleme harekatıdır. Zira o kuşak 44 kilometre. Irak sınırından Cerablus'a kadar olan o kuşak bizim için her an bir tehdit, bir taciz kuşağıydı. Burası terörle adeta bezenmiş, oradan sürekli olarak da sınır illerimize taciz atışlarının yapıldığı bir yerdi." dedi.

Reklam
Reklam

"Burayı temizleyin, temizlemediğiniz takdirde gereğini yaparız." dediklerini ve gereğini yaptıklarını söyleyen Erdoğan, "Buna rağmen harekata başladığımızda hem bölgede etkinlik gösteren güçler hem de genel olarak dünya kamuoyunda bir şaşkınlık hali belirdi. Çünkü onlar bu kadar kısa sürede bir netice alacağımıza ihtimal vermiyordu." diye konuştu.

Türkiye'nin söylediğini yapacak güce, iradeye, kararlılığa ve imkana sahip bir ülke olduğunun halen yeterince kabul edilemediğinin anlaşıldığını ifade eden Erdoğan, "Biz kimin ne dediğine değil, kendimizin neye ihtiyacı olduğuna bakıyoruz. Sınırlarımızı teröristlerden arındırmak ve ülkemizdeki Suriyelilerin geri dönüşünü sağlamak için bu harekata ihtiyacımız vardı ve yaptık." ifadesini kullandı.

- "Mağdur ve mazlumun yanında değiller"

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda görüştüğü 20'ye yakın dünya liderine plan ve projelerini anlattığını, "Buyurun, haydi siz de buraya destek verin." dediğini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Hepsi çok güzel bakıyorlar ama desteğe gelince maalesef hiçbirinden ses yok. Çünkü bunlar mağdur ve mazlumun yanında değiller, asla böyle bir adım atma niyetleri de yok. Bunlar sadece öldürmeyi bilirler, sadece silah satmayı bilirler. 'Gelelim de burada bir destek verelim.' Böyle bir şeyin içinde yoklar. Bunu sadece burada yapmadılar. Bunu daha önce ilk attığımız adımlarda Irak'ta da yaptılar, burada da yaptılar. Bizim tabii ki B planımız da var, C planımız da var. İnşallah vakti saati gelince onu da yapacağız. 'Petrol' dediğin zaman hemen dalarlar, petrole yürürler. Bunda hiç geri durmazlar. Çünkü bunlar için petrolün bir damlası, binlerce insanın kanına bedel. Böyle bir yapının içindeler."

Kahraman Mehmetçiğin ve Suriye Milli Ordusu'nun neredeyse birkaç saat içinde harekat sınırı olan 30 kilometrelik derinliğe indiğini hatırlatan Erdoğan, "Şu anda Barış Pınarı Harekatı bölgesinde 4 bin 219 kilometrekare alan içindeki 558 yerleşim birimini, 900'ün üzerinde teröristi etkisiz hale getirerek temizlemiş durumdayız." dedi.

Reklam
Reklam

- "Ayn el-Arap'ın da teröristlerden boşaltılması lazım"

Tel Abyad ve Resulayn arasının kontrol altında bulunduğunu ancak bunun yeterli olmadığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:

"Tel Rıfat'taki teröristlerden buranın temizlenmesi sözünü aldık ve şu an itibarıyla bu teröristlerden temizlendiğine dair bize Rusya Federasyonu gerekli bilgileri veriyor. Yeterli mi? Yine değil. Münbiç'ten de YPG'yi temizleme sözünü aldık. Onun için de 'Temizledik.' diyorlar. Silahlı Kuvvetlerimiz bunun da takibi içinde. Yeter mi? Yine yetmez. Bizim için bir diğer önemli adım da özellikle Tel Rıfat. Tel Rıfat'ın batısına doğru gidiyoruz, bugünkü adıyla Kobani, eski adıyla Ayn el-Arap'ın da teröristlerden boşaltılması, kontrolümüzün altına girmesi lazım. Peki ne olacak? Buraya biz mi gireceğiz? Hayır. Buraya Suriyeli kardeşlerimiz girecek, buraların gerçek sahipleri girecek. Bizim derdimiz onların yerlerine gitmesi, yerlerine girmesi. Biz bu adımları bunun için atıyoruz. Dedim ya mazlumlar meselesi."

İdlib'te de benzer şeylerin yaşandığını dile getiren Erdoğan, "İdlib yaklaşık 4 milyon civarında insanın yaşadığı bir yer. Buradan 300-400 bin insan sınırlarımıza doğru yürüdüler. Bu insanlar, sınırlarımızdan herhalde içeri girdiği zaman bu 4 milyonun üzerine çıkacaktı ama biz buna rağmen gerekli müdahaleyi yerinde yaptık ve orada bunun önünü kesmiş olduk. Şimdi kontrolü devam ettiriyoruz." diye konuştu.

Reklam
Reklam

- "7 kilometrelik derinlikte devriye çalışmasını sürdüreceğiz"

Erdoğan, "İstiyoruz ki bir an önce Tel Abyad ve Resulayn'ı bir halledelim. Ondan sonra diğer bölgeleri ki şimdi Rusya'yla birlikte devriye çalışmasına başlayacağız. Bu devriye çalışmasıyla sınırımızdan güneye doğru 7 kilometrelik derinlikte devriye çalışmasını sürdüreceğiz. Daha sonra gereğini görüşmeler yoluyla devam ettireceğiz." dedi.

Kısa sürede elde edilen bu başarının, sahada ve uluslararası alanda adeta bir panik halinin ortaya çıkmasına yol açtığına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Maalesef teröristlerin şehit ettiği 20 evladımız ve yaralamış olduğu 185 sivil vatandaşımız var. Bunlarla ilgili üzüntülerini belirtmek üzere arayan hiçbir Batılı ülke olmadı. Yine arayanlar içinde şehit olan 9 ve yaralanan 137 güvenlik görevlimizden söz eden de hiçbir Batılı olmadı. Aynı şekilde Suriye halkının gerçek evlatları olan Suriye Milli Ordusu saflarında vatanlarını teröristlerden temizlerken şehit olan 124 ve yaralanan 463 kardeşimizi de soran bizden başka olmadı. Onlara 'terörist' diyorlar. Kim? Amerika. Niye terörist? Bunlar bu toprakların sahipleri. Topraklarını savunuyorlar. Bunlara nasıl terörist dersiniz? Bunlar şu anda bizim askerlerimizle beraber bu topraklarda kendi evlerini, topraklarını savunurken şehit olanlar. Bunlar ölümü korkutan, ölümü öldüren mücahitler. Askerimizle dayanışmalarının neticesi, bu zafere doğru bizleri götürüyor. Rabbim bizlere en yakın zamanda zaferi nasip etsin."

Reklam
Reklam

(Sürecek)

Anahtar Kelimeler: