AK Parti'den Emek sineması açıklaması

Hüseyin Çelik, Emek Sineması için sanatçıların yaptığı eylemin, başta DHKP-C olmak üzere, Halkevleri ve bazı marjinal gruplar tarafından sabote edildiğini belirtti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, Emek Sineması için sanatçıların yaptığı eylemin, başta DHKP-C olmak üzere, Halkevleri ve bazı marjinal gruplar tarafından sabote edildiğini, sanatçıların “iyi niyetli, demokratik bir hak kullanarak yaptıkları eyleme”, şiddet bulaştırıldığını söyledi. Emek Sineması’nın bulunduğu binanın, 1884’te inşa edildiğini anlatan Çelik, “1993’te 25 yıllığına bir firma tarafından kiralanmış. Burayı alan firma, Kültür Bakanlığı’nın da telkinleriyle uzun zaman boş kalmış. Burası mezbelelik, aslında sinema olarak kullanılabilecek bir yer değil. Neredeyse göçecek durumda olan bir bina. Bir an önce onarılmazsa, tadilat yapılmazsa bu bine göçüp gidecek, bir tarihi eser kaybolacak. Burada zeminin iki kat altında bulunan bin 400 koltuklu sinema, 4. kata taşınıyor, burası AVM’ye dönüştürülmüyor” dedi.

Reklam
Reklam

Son günlerde artan üniversite olaylarını da değerlendiren Çelik, “Üniversite gençliğine, bir ağabeyleri olarak sesleniyorum; bu tuzağa düşmeyin. Kimsenin piyonu olmak, gençliğinize yakışmaz. Fikirlerimiz, dünya görüşlerimiz farklı olabilir, hayat tarzlarımız farklı olabilir. Etnik kökenimiz, anadilimiz, bölgemiz, rengimiz farklı olabilir ama biz öncelikle insanız, en üst kimliğimiz insandır ve bu ülkenin vatandaşlarıyız. Fikrine, inancına güvenenler hiç kimseye kaba kuvvetle hırlaşmaz. Gençliğimizi sağduyulu olmaya, kimsenin maşası olmamaya davet ediyorum” diye konuştu.

-“ELDEN GİDEN CHP’NİN KENDİSİDİR”-

Çelik, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yargıyı göreve davet etmesinin ardından, Silivri’deki olaylar için soruşturma başlatıldığı iddialarını sorması üzerine Çelik, şu yanıtı verdi:

“Başbakan, ‘Herhalde savcılıklar buna seyirci kalmayacaktır’ anlamına gelebilecek bir söz söyledi. Hemen arkasından CHP’liler, Başbakan söyledi, arkasından soruşturma açıldı, dediler. Bu kesinlikle yalandır ve kuyruklu bir yalandır. Başbakan’ın bu açıklamayı yapmasından 5-10 dakika önce soruşturma başlatıldığı haberleri düştü. Milletvekilliğiyle kabadayılık farklı şeylerdir. ‘Milletvekili suç işlediği zaman bu yanına kar kalır’ düşüncesinin değişmesi lazım. Bir milletvekili adliyeyi basmışsa, bunun kesinlikle hesabının sorulması gerekiyor."

Reklam
Reklam

“TC” tartışmalarını da değerlendiren Çelik, “TC ifadesi bir manada devletin amblemi olarak kabul edilebilir; ancak TC Sağlık Bakanlığı, TC Milli Eğitim Bakanlığı, TC Adalet Bakanlığı dedikten sonra, şuradaki okulun tabelasının üzerinde Türkiye Cumhuriyeti filan ilkokulu demediğiniz zaman, o Türkiye Cumhuriyeti’nin değil de Panama Cumhuriyeti’nin mi ilkokulu oluyor? Burada bir art niyet, kötü niyet aramak, kötü niyetin ta kendisidir. Fakat Sayın Bakan, bu koparılan gürültülere meydan vermemek için ‘Tamam, yazalım’ dedi” diye konuştu.

Kimsenin Türkiye Cumhuriyeti ile problemi olmadığını vurgulayan Çelik, “Bu ülkede, halkın çocuklarının yönetimi var. Biz bunu cumhuriyete, yarım yamalak da olsa cumhuriyetimize borçluyuz. CHP, Cumhuriyet falan söz konusu olduğunda kıyamet koparıyor; ‘Cumhuriyet elden gidiyor’ diye. Aslında elden giden CHP’nin kendisidir, onlar bunun farkında değil. Kendi içerisinde paramparça, yönetilemez konumda bir anamuhalefet var” dedi.

-“TSK SİYASİ İRADEYE BAĞLIDIR; DUR DEDİĞİ ZAMAN DURUR, GİT DEDİĞİ ZAMAN GİDER”-

Reklam
Reklam

Çelik, çözüm süreciyle ilgili, askerin yazılı bir emir bekleyip beklemediği tartışmaları hakkında, şunları söyledi:

“TSK, bu ülkenin silahlı kuvvetleridir ve siyasi otoriteye bağlıdır. Siyasi irade, dur dediği zaman durur, git dediği zaman gider. Ne yapılması gerekiyorsa ve yapılmaması gerekiyorsa, bu kanunlarla bellidir. Bununla ilgili irade beyanı da hükümetlerin vazifesidir. Bu çok açıktır.”

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik fezlekeye tepki göstererek, “Güçleri yetiyorsa hepimizinkini kaldırsın” sözlerinin hatırlatılması üzerine Çelik, “Hükümeti güç gösterisine davet etmek bayağı numaralardır. Biz kimseye güç gösterisi falan yapmıyoruz. Güç, kanundadır, hukuktadır. Dediğiniz şahsın söylediklerini değerlendirmeye değer bile bulmuyorum” yanıtını verdi.

-“ŞU ANDA RAFLARDA, VATANDAŞIN KİLERİNDE GDO’LU PİRİNÇ YOK”-

Şu anda raflarda ve vatandaşın kilerinde GDO’lu pirinç olmadığına dikkat çeken Çelik, şunları ekledi:

“Amerika’dan bazı firmalar tarafından bir gemiyle çeltik ithalatı yapılmıştır. Bu esnada, soyayla beraber bu gemiye yüklenmiştir. GDO’lu soyadan, bu çeltiğe bulaşma söz konusudur. GDO’lu çeltik değil, GDO bulaşmış çeltikten söz edebilirsiniz. Bu da başından tespit edilmiştir ve şu an depolanmıştır. Yargılama süreci başlayacaktır ve bu da imha edilecektir. Vatandaşın bir endişeye kapılmaması gerekiyor.”

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: