Ak Parti’li Şahin, Adalet Bakanlığı Bütçe Görüşmelerinde Konuştu

AK Parti Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, “Adaletin kuvvetli, kuvvetlinin de adaletli olması gerekir” dedi.Adalet Bakanlığı bütçe görüşmelerinde konuşan Şahin, 28 Şubat 1997 davasında tutuklanan Nurettin Kayan ve 9 yıldır ceza evinde yatan Zekeriya Şengöz ile Fahri Memur’un durumunu gündeme getirerek, “Malatyalılar davası diye bir dava ihdas edildi, hayali bir örgüt ihdas edildi. Başörtüsü zulmüne maruz kalan kızlarımızın, bacılarımızın o haklarını korudukları için. Kim yaptı o günkü zulmü? O günkü rektörler yaptı. Kimin eliyle yaptılar? İşte, 28 Şubat post modern darbesinin uşaklığını yapan, postallarını yalayan zihniyetler yaptı. Nurettin Kayan diye bir kardeşimiz, dikkatinizi çekiyorum arkadaşlar, bu kardeşimiz o günün şartlarında örgüt lideri diye aranan ağabeyini Bursa’da misafir ediyor. Misafir etmiş olduğu ağabeyi örgüt liderliğinden aranıyor ve aradan biraz zaman geçtikten sonra ağabeyi gidip teslim oluyor. Teslim olduktan sonra süreç başlıyor ve ağabeyi beraat ediyor. Sözüm ona beraat eden ağabeyini koruduğu için veya ona yardım ve yataklık yaptığı için ona şu anda üç yıl sekiz ay Yargıtay 9. dairesinin vermiş olduğu ceza var. Adalet bu mudur Allah aşkına” diye konuştu.O günün şartlarında tehlike arz edebilir gerekçesiyle arkadaşlarının mağdur edildiğinin tekrar dile getiren Milletvekili Şahin, her ne kadar suça bulaşmamış olsalar bile ileride suça yönelik veya devleti yıkmaya yönelik boyutlara ulaşacak bir tehlike arz edebilirler diye tutuklandığını ve halen ceza evinde olduğunu söyledi.28 Şubat döneminde mağdur edilen ve halen ceza evinde yatan arkadaşlarının bulunduğunu her fırsatta dile getirdiklerini kaydeden Milletvekili Şahin şunları aktardı:“O günün şartlarında yine mağdur olan kardeşlerimiz var. Belki arkadaşlarımın çoğu bunu dillendirdi, ben tekrar yineliyorum. Dokuz yıldır içeride yatan arkadaşlarımız var ve Nurettin Kayan'da geçtiğimiz cuma günü alındı ve tekrar ceza evine kondu. Zulme ve haksızlığa uğramış olan kimse demek, hakkını alıncaya kadar en kuvvetli demektir. Kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete dayanmayan kuvvetin zalim olduğunu biliyoruz. Adaletin kuvvetli, kuvvetlinin de adaletli olması gerekir. Bizim adalet anlayışımız bu.”