"Akciğer tansiyonu" hastasına damar tedavisi

Halk arasında "akciğer tansiyonu" olarak da bilinen "kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon" rahatsızlığı ameliyat edilemeyecek durumda olan 80 yaşındaki Şaziye Çetinkaya, akciğer damarlarını genişletici ilaç tedavisi ile sağlığına kavuştu - Geçen yıl şiddetli nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayeti ile hastaneye kaldırıldığı dönemde oturmakta, yürümekte ve uyumakta zorlanan Çetinkaya, tedavi sonrası günlük aktivitelerini yerine getirmeye başladı - Şaziye Çetinkaya: - "Çok iyi hissediyorum. Nefes alıyorum, çocuklarımla her yere gidiyorum. Torunlarıma da oturduğum yerden örgü örüyorum" - Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Öcal: - "Sağ ana akciğer damarındaki dev bir pıhtı nedeniyle akciğerinin tamamına yakın bir alanı hiç kanlanmıyordu. İlaç tedavisi uyguladık, ilk zamanlara göre çok daha iyi durumda olduğunu görüyoruz"

DUYGU YENER - Sağ akciğerinin tamamına yakınını tıkayan dev pıhtı nedeniyle halk arasında "akciğer tansiyonu" olarak bilinen rahatsızlığı bulunan 80 yaşındaki Şaziye Çetinkaya, ameliyat edilemeyecek durumda olmasından dolayı uygulanan akciğer genişletici ilaç tedavisi sayesinde büyük ölçüde sağlığına kavuştu.

Kalpten akciğerlerin temizlenmesi için giden kan basıncının yüksekliğine bağlı olarak gelişen "akciğer tansiyonu", tanı konulamadığı ve tedavi edilmediğinde ölümle sonuçlanabiliyor.

Reklam
Reklam

Geçmeyen nefes darlığı ve göğüs ağrısı gibi şikayetleri nedeniyle günlük aktivitelerini yerine getirmekte zorlanan Şaziye Çetinkaya, rahatsızlığının ilerlemesi üzerine, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.

Çetinkaya'ya yapılan tetkikler sonucu akciğer atardamarında kronikleşmiş dev pıhtıya bağlı "akciğer tansiyonu" tanısı konuldu. İleri yaş ve ek hastalıkları nedeniyle cerrahi operasyon için uygun bulunmayan Çetinkaya'ya akciğer damarlarını genişletici ilaç tedavisi uygulandı. 80 yaşındaki Çetinkaya, uygulanan tedavi sonrasında sağlığına kavuştu.

- "Pulmoner Hipertansiyon Polikliniği hizmeti veriyoruz"

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Öcal, akciğer tansiyonu ve tedavi yöntemlerine ilişkin AA muhabirine açıklamada bulundu.

Akciğer tansiyonunda tanı konulamadığı durumlarda, sağ kalım oranının çok düşük olduğunu belirten Öcal, buna tam teşkilatlı merkezlerde ve ileri tetkiklerle tanı konulabildiğini söyledi.

Reklam
Reklam

Öcal, akciğer tansiyonunun belirtilerinin açıklanamayan nefes darlığı ve göğüs ağrısı olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Pulmoner hipertansiyon (akciğer tansiyonu) oldukça geniş bir hasta grubunu kapsar. Bunlar içerisinde bizzat doğuştan ya da sonradan gelişen kalp hastalıklarının yanı sıra, kronik akciğer hastalıkları ve romatizmal hastalıklar da vardır. Akciğer tansiyonu, dışarıdan ölçüm yapılabilecek bir ölçümle anlaşılamaz. Akciğer içerisindeki damarlarda tansiyon yükselir. Buna bağlı da bir nefes darlığı ve ciddi bir göğüs ağrısı ortaya çıkar. Akciğer tansiyonunun çok fazla alt grupları var. Akciğer damarlarının bizzat kendinden kaynaklanan grubun yanı sıra, kalp hastalıkları ya da kronik akciğer hastılıkları ile ilişkili akciğer tansiyonu mevcut. Ayrıca, akciğerde büyük pıhtıların damarların tıkaması ile oluşan bir akciğer tansiyonu tablosu da var ki buna kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon (KTEPH) diyoruz."

Akciğer tansiyonuna ilişkin benzer şikayetlerin KOAH, astım gibi akciğer hastalıklarında, kalp ve damar hastalıklarında da görülebildiğine işaret eden Öcal, bu nedenle küçük bir fiziksel aktiviteyle bile bahsedilen şikayetleri yaşayan kişilerin akciğer tansiyonu yönünden mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Reklam
Reklam

Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalında, "Pulmoner Hipertansiyon Polikliniği" hizmeti de verdiklerini anlatan Öcal, şu bilgileri aktardı:

"Kişiler bu polikliniğe bizzat başvurmuyor. Tanı alan hastaları biz yönlendirerek tek bir poliklinik üzerinden takiplerini, tedavilerinin sağlanmasını ya da başka bir hastaneden bize yönlendirilmelerini talep ediyoruz. Bir ön tanı ya da tanı konulmadan kişilerin gelmesi uygun olmaz. Akciğer tansiyonu ile ilgili yaptığımız işlemleri Kardiyoloji Bölümü ile birlikte yürütüyoruz. Ayrıca, Kalp Damar Cerrahisi, Nükleer Tıp alanlarından da destek alıyoruz."

- "Torunlara örgü örüyorum"

Akciğer tansiyonu hastası 80 yaşındaki Şaziye Çetinkaya'nın sağlık durumuna ilişkin de bilgi veren Doç. Dr. Öcal, "Hastamızın öncelikle zatürresini tedavi ettik. Takiplerimiz sırasında zatürre iyileşmesine rağmen düzelmiyor. Sağ akciğerinin tamamına yakın bir alanı hiç kanlanmıyordu. Oksijenlenmesi için gitmesi gereken kan hiç oraya ulaşmıyordu. Neredeyse iki akciğerin biri işlevsiz gibiydi. En büyük sıkıntısı da solunum sıkıntısı ve göğüs ağrısıydı. İlaç tedavisi uyguladık, ilk zamanlara göre çok daha iyi durumda olduğunu görüyoruz." dedi.

Reklam
Reklam

Akciğer tansiyonu hastası Şaziye Çetinkaya da sağlığına kavuşmasından dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi. Çetinkaya, "Çok iyi hissediyorum. Nefes alıyorum, çocuklarımla her yere gidiyorum. Torunlarıma da oturduğum yerden örgü örüyorum." diye konuştu.