Akdeniz İşçi Festivali Başladı

Mersin'in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi ile DİSK-Genel İş Sendikası Mersin Şubesi tarafından organize edilen ‘Akdeniz İşçi Festivali’ başladı.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre Merkezi’nde düzenlenen panelle başlayan festival İki gün sürecek. Bugün yapılan açılış paneline, Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Gaye Yılmaz, DİSK-Genel İş Sendikası Örgütlenme Dairesi Başkanı Remzi Çalışkan, DİSK Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy ve vatandaşlar katıldı.Panele ayrıca Suriye, Lübnan, Filistin, KKTC, Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimi’nden de temsilciler katıldı.

Festivalinin açılış konuşmasını yapan DİSK Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Göksoy, Türkiye’de işçi örgütlenmesi ve sendikal hareketin direnişlerle dolu olduğunu belirterek, “42 yıl öncesine gittiğimiz zaman, 15-16 Haziran 1970 direnişinin bugün biraz daha büyüdüğünü görüyoruz. Salona baktığımızda kadınları, gençleri görüyoruz, sendikacılarımızı ve akademisyenlerimizi görüyoruz. En önemlisi de işçileri ve onların örgütlenme ve direniş gücünü görüyoruz” dedi.

Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk ise, festivalin 15-16 Haziran’da düzenleniyor olmasının ayrı bir anlam taşıdığını dile getirerek, “Çünkü bu tarih, işçi ve emekçi sınıfının sendikal mücadelesinin en büyük direnişlerinden birini sergilediği günün yıl dönümüdür. İşçi sınıfı, örgütlülüğü ve eylemselliği ile neleri değiştirebileceğini 15-16 Haziran 1970 tarihinde ispat etmiştir. Akdeniz Belediyesi olarak bizler de fikirlerimiz ve yetkilerimiz dahilinde, işçi ve emekçinin haklarının kurumsallaşması için mücadeleye devam edeceğiz. Zira bir kenti, bir ülkeyi yönetebilmenin ve geleceğe taşıyabilmenin en temel dinamiği emek ve iş gücüdür” ifadelerini kullandı.

Günümüzdeki kimi kazanımlara rağmen işçi-emekçi sınıfının hakları, örgütlülüğü ve mücadele gücünün, 1970’lerden daha geride olduğuna vurgu yapan Türk, sözlerine şöyle devam etti: “12 Mart ve 12 Eylül darbeleri, emek kesiminin kazanımlarını ve gücünü sistematik biçimde eritmiştir. Ülkemizde 30 yıldır süren düşük yoğunluklu savaş hali de ülke ekonomisinde derin yaralar açmaktadır. Savaşlar en çok kadınları ve çocukları, ardından da işçi ve emekçiyi vurur. Oysa silahlara harcanan milyarlarca dolarla, bu ülke halkı, işçi ve emekçileri daha güzel ve özlenen koşullarda yaşayabilecektir. Bugünün egemenleri, en küçük bir işçi eylemine dahi tahammül edemez hale gelmiştir. Türk Hava Yolları’nda yaşananlar ortadadır. Yasalar bir günde yasa değiştirilerek emekçinin grev hakkı elinden alınıyor, insanlar sokağa atılıyor. Hal böyle iken ezilen kesimler de nasıl bir duruş ve tavır sergileyeceklerini iyi belirlemeli, dostunu ve düşmanını iyi tanımalıdır.”

Konuşmaların ardından Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gaye Yılmaz, ‘Dünya Sendikal Hareketin Durumu ve Yeni Sendikal Deneyimler’ konulu sunum yaptı.