Fidan'ın "milletvekili zırhına bürünmek için aday olacağı" ile ilgili tepkileri değerlendirirken kendisini gülmekten alıkoyamadığını belirten Yalçın Akdoğan, Fidan'ın istifasının kendi tercihi olduğunu ama, Başbakan Davutoğlu'nun da onay vermesi ile gerçekleştiğini vurguladı. HDP'nin parti olarak seçimlere girmesi kararı hakkında ise Akdoğan, "HDP'nin barajı geçebileceğini düşünmüyorum" dedi.
Akdoğan, CNN Türk'te katıldığı programda gündemi değerlendirdi.
Akdoğan konuşmasına "Gazeteciliği özlüyorum" sözleri ile başladı. Asıl mesleğinin gazetecilik olduğunu anlatan Yalçın Akdoğan, siyasete girdikten sonra da gazetecilik mesleğini köşe yazarlığı olarak sürdürdüğünü ancak bakan olduktan sonra yazmadığını söyledi. Akdoğan şöyle dedi:
"Basın kökenliğim. Aktif gazetecilik yapmadım ama köşe yazarlığı, dergicilik, danışmanlık ve milletvekilliği sırasında köşe yazarlığı yapyım. Bakan olunca yazılarıma ara verdim. Sürekli köşe yazısı yazmak başka bir şey. İnsanın yazması düşünmesi olup biten ile her şey ile ilgili yazmak önemli bir şey. Hayatımdaki temel köşe taşları diye baktığımda akademisyenlik ve köşe yazarlığı. Yaptığımız şey fikri dışa vurmak. Siyaset de bir görev. Temel olarak fikir işi ile uğraşıyoruz."
SOSYAL MEDYA VE TWİTTER
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, günümüzde "sosyal medyanın" önemli bir yer tuttuğuna dikkat çekerek, özellikle Twitter'ı danışmanları tarafından yakın takip ettiğini, önemli bir mesaj vermek istediği zaman da kendisinin tweet attığını belirtti. Zamanı olmadığı için kendisinin takip etmediğini dile getiren Akdoğan, danışmanlarının sosyal medyayı takip ettiğini ve rapor hazırladığını kaydetti.
GECELERİ BEBEK SALLIYORUM
Akdoğan, özel yaşamından da bahsettiği programda, Fenerbahçeli olduğunu, Trabzonspor'a ise sempati duyduğunu söyledi.
Akdoğan evdeki hayatını da şöyle anlattı:
"Bebek bakımına ister istemez katkı sağlıyorum. 9 aylık bebeğimiz. Gece ister istemez kalkınca geceleri sallıyoruz. Bebek 9 aylık ve anneye daha bağımlı yaşıyor. İki çocuğum daha büyük. Şimdi yeni doğan kızımı daha yakından takip ediyorum. Aşı var vs..Çok stresli bir hayatımız var. Bu kadar sıkıntılı bir ortamda bir bebeğin hayatımıza girmesi önemli tabi. Bebeğimizin adını Sayın Erdoğan koydu."
MEDYAYA YÖNELİK BASKI ELEŞTİRİLERİ
Başbakan Yardımcısı, özellikle bu dönemde medyaya baskı yapıldığı yönündeki eleştirileri değerlendirirken, "İşi gücü Hükümete ve Tayyip Erdoğan'a karşı olmak gibi bir niyeti olanların saldırısı var. Bunlar olurken de Erdoğan bir karşılık veriyor. Ama medyaya bir sansür olsa baskı olsa bu kadar eleştiri olur mu?. Medyaya baskı sansür olsa; Dünyanın neresinde var iktidara ve Cumhurbaşkanı'na bu kadar saldırı? Ben medyaya müdahale olduğunu düşünmüyorum" dedi.
ERDOĞAN'SIZ AK PARTİ
Yalçın Akdoğan, AK Parti'nin, 2015 genel seçimlerine "Erdoğan'sız" girmesinin partiyi etkilemeyeceğini dile getirdi. Akdoğan şöyle dedi:
"Tayyip Erdoğan siyasi bir hareketin kurucu genel başkanı ve lideri... Bu görmezden gelinmez. AK Parti'nin başarısı Tayyip Erdoğan'nın başarısı. Kendisinden sonrasını yani geçiş sürecini başarıyla tamamlamak asıl liderlik budur. Bu geçiş süreci de Tayyip Erdoğan'ın başarısıdır. Geçiş süreci projesisinin başarısıdır. Ahmet Davutoğlu'nun ortaya koyduğu başarı ve Tayyip Erdoğan'ın bu geçiş sürecinin planlamış olmasıdır. Sayın Başbakan beklenenin üstünde bir performans gösterdi. Siyasi bir ahlaki duruş sergilemiştir. Şu anda anketlerde yüzde 48'lerdeyiz. Yeni gelmiş bir genel başkanının bu aynı bantta kalması çok önemlidir. Davutoğlu çok üstün bir performans koydu ortaya. Gerçekten yüzde 48'lerle başarı trendini götürüyor. Önemli bir boşluk doldurmuştur."
HAKAN FİDAN'IN ADAYLIĞI
Akdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifasını ve tepkileri değerlendirdi. Fidan'ın "milletvekili zırhına bürünmek için aday olacağı" ile ilgili tepkileri değerlendirirken kendisini gülmekten alıkoyamadığını belirten Yalçın Akdoğan, Fidan'ın istifasının kendi tercihi olduğunu ama, Başbakan Davutoğlu'nun da onay vermesi ile gerçekleştiğini vurguladı. Akdoğan şöyle dedi:
"Ahmet Davutoğlu'nun en güvendiği isimlerden biridir Hakan Fidan. Ahmet Davutoğlu'nun rızası olmadan istifa edemezdi. Hakan Fidan ne yanlış yaptı ki koruma zırhına bürünsün. Hakan Fidan korkacak bir karaktere sahip değil. Fidan önemli bir bürokrattır. Hakan Fidan değerli bir devlet adamıdır. O'nun üzerinden farklı siyasi spekülasyonlar yapılıyor. Ak Parti iktidarları döneminde çok değerli bürokratlar ortaya çıktı. Hakan Fidan Davutoğlu'nun yanında yer alacaktır. Biz bir takımız. Bu bir takım oyunudur. "
ÇÖZÜM SÜRECİ VE HDP'NİN SEÇİMLERE PARTİ OLARAK GİRMESİ
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, İmralı ziyaretleri için yaptığı "rutin" değerlendirmesine karşın "anlamlı bulmuyorum" dedi.Akdoğan, "HDP Genel Başkanı'nın, Öcalan- İmralı görüşmesinden sonra bir mesaj veriyorsa, bunu sıradan göstermesine ben bir anlam veremedim açıkçası. HDP Genel Başkanı'nın İmralı'dan gelen mesajı sıradanlaştırmasını bir anlam veremedim. İmralı görüşmelerini rutin olarak göstermesini... Bunun iyi irdelenmesi gerekir. Bunu kötü olarak göstermek istemiyorum. Çünkü HDP Çözüm Süreci'nde önemli bir rol oynuyor. HDP'nin hassasiyet göstermesi gerekiyor. Bunlar süreçte kırılganlık meydana getirir. Görüşmelerin başlaması devam ediyor olması böyle bir çabanın sergilenmesi önemlidir. Önemli bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum. On binlerce insan hayatını kaybetmiş, ortada bu kadar kronik bir sorun varken, HDP Genel Başkanı'nın İmralı ziyaretlerini sıradan göstermesi anlamlı değil."
Çözüm Süreci konusunda ilk kez tünelin ucunun göründüğünü ve çok daha umutlu olduklarını dile getiren Başbakan Yardımcısı, "Kendi içimizde bu meseleyi çözmek istiyoruz" dedi.
Daha önce yapılanlarla sorunun çözülmediğini kaydeden Yalçın Akdoğan, bu sürece herkesin katkı vermesi gerektiğini söyledi.
"HDP BARAJI GEÇEMEZ"
Öcalan'ın, bu süreçte kişisel bir beklentisi olup olmadığını, kendisi ile ilgili bir konuyu gündeme taşımadığını da sözlerine ekleyen Akdoğan, HDP'nin seçime parti olarak girmesini de şöyle değerlendirdi:
"HDP'nin barajı geçebileceğini düşünmüyorum. Sürekli araştırma yaptırıyoruz. Çok ciddi bir oy alması lazım. AK Parti'yi zayıf düşürmek isteyenler; bu süreçte 'HDP'nin üzerine nasıl oynarız, HDP'ye nasıl destek veririz' bir caba içeresine girdiler. Çözüm sürecinde HDP önemli bir rol oynuyor. Ama madem süreç var 'eğer barajı geçmezsek alternatif bir meclis kurarız' böyle bir tehdit olabilir mi? Önce demokrasiye inanacaksınız. Barajı geçmemek siyaset dışında kalmak değildir. Kürtleri sadece sen mi temsil ediyorsun.. Kürtlerin varlığı sadece senin temsilinle ortaya çıkmıyor. Çözüm süreci Türkiye bölünmesin diye başlayan bir süreçtir."
"KÜRDİSTAN" KORKUSU
Çözüm süreci ile birlikte "yeni bir Kürdistan" devletinin kurulacağına yönelik kaygılara da yanıt veren Akdoğan, şunları kaydetti:
"Bir birlikte Türkiyeyiz. Türkiye'nin birliğinin bütünlüğünün sigortası AK Parti. Bu yüzden tabloyu doğru okumak lazım. Biz bu sorunları çözmezsek, akan kanı durdurmazsak... sosyal bir travmaya dönüşürse insanlar birbirlerine kem közle bakarsa o zaman bir risk vardır. Bunu gidermek lazım. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Toplumun kabul etmediği milletin içine sinmeyeceği hiçbir adım atmayız. Kimsenin ütopyasını gerçekleştirmek için çaba göstermiyoruz. Buna da izin vermeyiz. Vatan topraklarında ameliyata izin vermeyiz. Bu kaygıları pompalamak doğru değil. Bunu pompalayanların ne dediğine bakmak lazım. Ne önerdiğine bakın. Onların zihniyeti bu sorunları derinleştirdi." (ANKA)