İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İzmit Belediyesi tarafından ağabeyi Nihat Gürer'in adına yaptırılan spor kompleksinin açılış törenine ve İzmit Belediyesi'nin düzenlediği lansman programına katıldı. Programlara, Akşener ile birlikte CHP, Demokrat Parti, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi'nin genel başkan yardımcıları ile çok sayıda davetli katıldı.
İzmit Belediyesi'nin lansman programında konuşan Akşener, "Muhalefet seçmenlerini oluşturan, muhalefetin kanaat önderleri konumunda olan, sosyolojik ve psikolojik olarak seküler ve şehirli, orta sınıf seçmen 2018'de seçime giderken matematiği unuttu. 'Birinci turda geçeceğiz' denildi, olmadı. Çılgın bir fotoğraf ortaya çıktı ve sonuç itibariyle o seçim sonuçlarında Sayın İnce, ben ve Temel Bey, biz üçümüzün aldığımız oy Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu kadar oldu. Bunu da bir yere koyalım. Unutmayalım. Sonra, biz İYİ Parti olarak bu yıkılmış, umudu yere düşmüş, 'Bu defa da kaybettik' diyen bu muhalif seçmeni nasıl ayağa kaldırırız diye baktık. Başarıya özlem çıktı. Bu muhalefetten hangi siyasi partiye oy vermiş olursa olsun, 'Yine başaramadık' diye düşünüyordu. Nasıl ayağa kaldırabiliriz? İşte burada anlatılan güzel hizmetlerin, o başarıya özlemi sağlayacağını gördük" dedi.
31 Mart seçimlerinden bahseden İYİ Parti lideri Akşener, "Benim hedefim, doğrusu İstanbul'du. Çünkü Sayın Erdoğan, 'İstanbul benim aşkım' derdi. İstanbul'u almak, Sayın Erdoğan'ın elinden aşkını almaktı. Ben o aşka göz dikmiştim. Amacım o aşkı almaktı ama o aşkın alınmasına benden başka inanan olmadı. Basın mensupları dahil, her türlü iddiaya girdik. Bakın, biz bu bakış açısıyla bu ülkenin insanlarına, 'Olabilir, biz yapabiliriz, istersek başarabiliriz' düşüncesini ispatladık" ifadelerini kullandı.
Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilmesi için önlerindeki seçimi kazanmak zorunda olduklarını söyleyen Akşener, "Bu, partili cumhurbaşkanlığının yerine güçlendirilmiş parlamenter sistem adına mücadele ederek, bunu konuşarak yaptığımız son seçimdir. Bu seçimi almak zorundayız. Bu seçimde başarmak zorundayız. Türkiye ölmez, bitmez. Ama varsayın kaybettik, ondan sonra bir daha parlamenter sistem konuşulamaz. Bu ucube sistemin bir tarafında var olan tek adam sisteminin karşılığı, bu taraftan da bir tek adamı seçmek zorunda kalırız. Dolayısıyla önceliğimiz, parlamenter sisteme geçmektir. Önceliğimiz hukukun üstünlüğünü, kamil bir demokrasiyi ve adaleti sağlamaktır. Bunun yolu da denge ve denetleme mekanizmalarının bulunduğu ve 21'inci yüzyılın yeni değer setlerine uygun, gerçekten gençlerin umudunu da hayata geçirebilecek, Türkiye'ye nefes aldıracak güçlendirilmiş parlamenter sisteme bu ülkeyi sağ- salim bir şekilde geçirmektir. Onun yolu iki şeyi kazanmaktan geçiyor. Birincisi cumhurbaşkanlığını kazanacağız, diğeri de meclisi kazanacağız" dedi. (DHA)