Akyıldız'dan zam eleştirisi

ANKARA (İHA) - Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, IMF'in baskısı altında, vatandaşları ezmek, işçiyi, memuru, emekliyi üzmek amacıyla hazırlanan bir bütçe tasarısının daha meclis gündemine geldiğini belirterek, yıllık enflasyonun verilen zamdan düşüldüğünde memurun elinde "koca bir sıfır zam" kaldığını kaydetti.

Akyıldız, düzenlediği basın toplantısında, bütçe tasarısını değerlendirdi. 4 yıldır olduğu gibi bu bütçede de vatandaşın unutulduğunu ve küresel güçlerin taleplerinin dikkate alındığını ifade eden Akyıldız, "Geride bıraktığımız süreç hükümetin, dış politikayı AB ve ABD'ye, iç politikayı AB'cilere, ekonomiyi de IMF'e teslim ettiğini göstermiştir. Bu dönemde siyasiler bir haber spikeri gibi olayları vatandaşa aktarmışlar ancak iç, dış ve ekonomik hiçbir önemli konuda inisiyatif kullanamamış, sorumluluk alamamışlardır" diye konuştu. Toplu pazarlıklar sırasında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in düşük dereceli memurlara yüzde 4 + yüzde 4, yüksek dereceli memurlara ise yüzde 2.5 + 2.5 olan 2007 yılı zam teklifini inisiyatif kullanmak üzere geri çektiğini ve yeni bir teklif hazırlamak için süre istediğini hatırlatan Akyıldız, şunları söyledi:

Reklam
Reklam

"Yetkililerin sağa sola danışıp, IMF'ten icazet alarak kullandıkları inisiyatif yalnızca yüksek dereceli memur maaşlarına yüzde 0,5 puan artış getirebilmişti. Yani IMF'in hükümete tanıdığı inisiyatif yetkisi yalnızca yüzde 0,5 puandı. O da yüksek ücret alan memurlar için. AK Parti Hükümeti iktidara geldiğinden beri memurlara vaatler vererek, haklı taleplerimizi sürekli ertelemiştir. Bu sürede küresel güçlerin, AB'nin ve ABD'nin bütün taleplerini vakit geçirmeden yerine getirmiştir. Bugün gelinen noktada Kuzey Irak'ta kırmızı çizgilerimiz askerimizin boynuna yağlı bir urgan gibi geçirilmiş, Ortadoğu'daki ağırlığımız ve etkinliğimiz yok olmuş, terör yeniden can almaya başlamıştır. Yetkililer, Fransa'da bir yıl önce hazırlanan ve gündeme alınan sözde Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı konusunda bir yıl boyunca uyumuş, iş işten geçtikten sonra yasak savmak için konuşmuştur. AB yetkililerinin iç ve dış politikamıza ilişkin saldırıları da ortadadır. Ancak hükümet gelişmelerin hiç birine karşı sağ duyulu, planlı programlı ve kararlı bir tavır sergileyememekte, olayları yalnızca izlemekle yetinmektedir. Hükümet vatandaşlarımıza karşı ise son derece sert ve IMF'in taleplerini uygulama konusunda son derece kararlıdır. Emeğinin karşılığını isteyen çiftçiye 'Gözünüzü toprak doyursun', vatanı savunmak için can veren Mehmetçiğe 'yan gelip yatan' diyen, sattığı ürünün bedelini isteyen fındık üreticisini 'vatan haini', enflasyon karşısında ezilen memuru 'zengin' ilan eden hükümet, dış güçlere ve hainlere karşı 'serçe', kendi vatandaşına 'şahin' kesilmektedir. Gerçekler ortadadır. Güneşi balçıkla sıvamak nasıl mümkün değilse; emeklilerimizin, işçilerimizin ve memurumuzun içler acısı halini de görmezden gelmek mümkün değildir.

Reklam
Reklam

Toplu görüşmelerde Türkiye Kamu-Sen, memurların ekonomik durumlarını hükümet ve Kamu İşveren Kurulu üyelerine anlatmış ve haklı gerekçelere dayandırdığı taleplerin gerçekleşmesi için her türlü mücadeleyi vermiştir."

Akyıldız, Kamu-Sen'in kararlı duruşu ve haklı talepleri karşısında mazeret üretemeyen Bakan Şahin'in, çareyi gerçekleri çarpıtmakta, sendikalara ve memurlara saldırmakta bulduğunu ileri sürdü.

"BAKAN ŞAHİN'İN SİNİRLERİ BOZULDU" Akyıldız, "Bu dönemde Mehmet Ali Şahin konfederasyonumuzun taleplerinin maliyetinin 15,8 milyar YTL olduğu, bu taleplerin karşılanması durumunda tüm yatırımların duracağı, köylere su, elektrik gibi hizmetlerin gitmeyeceği, aslında memurun zengin olduğu, memurların evlerinin ve arabalarının olduğu gibi bir takım yalan beyanlarda bulunmuş ve 'Açlıktan ölen memur mu var? Artık sendikaları ciddiye almıyorum, onlarla görüşmeyeceğim' gibi sözleriyle de memurların nefretini kazanmıştır. Aslında bu durum, Sayın Mehmet Ali Şahin'in memurlarla ilgili konulardaki haksızlığını ve çaresizliğini gizleyebilmek amacıyla ne yapacağını şaşırdığını göstermektedir.

Reklam
Reklam

Memurlarımızın ve vatandaşlarımızın perişan halini görmek ve Türkiye Kamu-Sen'in kararlı duruşu sayın Mehmet Ali Şahin'in sinirlerini bozmuştur. Çünkü hükümetin bir üyesi olarak Sayın Mehmet Ali Şahin'in de IMF karşısında eli kolu bağlıdır. Sayın Mehmet Ali Şahin yalnızca memurlara karşı şahindir. Geçtiğimiz 4 yıl boyunca ekonominin iyiye gittiği, GSMH'nin sürekli büyüdüğü iddia edilmektedir. Ancak ne emekliler, ne işçiler, ne memurlar ne de dar gelirli vatandaşlarımız bu büyümeyi ve iyileşmeyi hissedememiştir. Memur maaşlarının reel olarak arttığı söylenmektedir. Her yıl memurlara enflasyon hedefi kadar zam yapılmaktadır. Yıllık enflasyonu, verilen zamdan düştüğümüzde elimizde "koca bir sıfır zam" kalmaktadır.Bunun yanında her yıl vergiler artırılmakta, vatandaşlarımız ağır vergi yükü altında ezilmektedir. Milletimizin kaynakları talan edilmekte, halkımız günden güne daha da fakirleşmektedir. Ülkemizde maaşların yüksek olduğunu söyleyenler; TÜİK'in Türkiye'de aylık ortalama gider toplamının 2005 yılında 1091 YTL olduğunu ortaya koyan araştırması, Bayındırlık Bakanlığı'nın 'aylık 2 bin YTL'nin altında maaş alan memur yoksuldur' açıklaması karşısında sessiz kalmaktadırlar. Bütün bu gerçekleri gözler önüne seren Türkiye Kamu-Sen'e ve memurlara saldıranlara karşı artık vatandaşlarımızın sabrı kalmamıştır. Bunu bildikleri için de asabileşmekte ve çareyi gerçekleri çarpıtmakta aramaktadırlar. Kısacası yalan söylemektedirler. Ama dışarıya 'serçe', çiftçiye, esnafa, memura, işçiye, emekliye 'şahin' olanlara karşı, ezilen vatanda 'e7iye 'Gözünüzü toprak doyursun', vatanı savunmak için cşlarımızın da söyleyecek sözü mutlaka vardır. O gün çok yaklaşmıştır. Türlü oyunlarla memurumuzu yıpratmaya çalışanlar, toplumda gerginlik yaratma arzusunda olanlar unutmasınlar ki; eylemlerimiz son güne kadar devam edecek, başları ağrıyacaktır. 'Bir gün gelecek, bir günleri kalacak, o gün mutlaka hesap sorulacaktır" değerlendirmesini yaptı.
Akyıldız, Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun düşük maaşlı memurlara fitre-zekat verilebileceği yönündeki açıklamalarına destek verdi. Akyıldız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise, "Askerlik yan gelip yatma yeri değildir" sözlerinden sonra şehit anne ve babalarından özür dilemesini olumlu bulduklarını kaydetti.

Reklam
Reklam