Alaeddin Yavaşca’ya Kendi Şarkılarıyla Hediye

Türk Musikisinin yaşayan duayeni Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca kendi bestelediği şarkılarla Mustafa Doğan Dikmen konserinde Küçükçekmece’de hatırlandı. Geceye katılan Başbakan Başmüşaviri Bekir Karlığa musiki sanatından bahsederek, “Musiki sanatı ve tarihi içerisinde Türk Musikisi’nin ayrı bir yeri vardır” dedi.Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Medeniyetler İttifakı Enstitüsü ile Küçükçekmece Belediyesi işbirliğinde Uluslararası Prof. Dr. Alaeddin Yavaşca Sempozyumu düzenlendi. Oturumlar şeklinde düzenlenen sempozyumda, Yavaşca’nın hayatı, besteleri müzik geleneği konuşuldu. Sempozyum sonrası Küçükçekmece Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde Mustafa Doğan Dikmen tarafından Yavaşca’nın bestelerinden oluşan şarkılar seslendirildi. Küçükçekmeceli sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği konserde Dikmen, seslendirdiği şarkılarla dinleyenleri adeta büyüledi. Geceye katılan Yavaşca ise oturduğu yerden kalkarak sık sık sevenlerini selamladı.Konser öncesi sahnede bir konuşma yapan Küçükçekmece Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Salih Nurettin Çevik, Yavaşca’yı hep birlikte anmanın kültürü büyüyüp geliştireceğini ifade ederek, “Eğer bizler kültür sanat adına yapılan güzelliklere sahip çıkmazsak elbette ki bunlar zaman içerisinde eriyip yok olup gidiyor. Ama ben inanıyorum ki Küçükçekmece’de bambaşka bir insan kitlesi var ve burada yapılan bu güzellikleri sahiplenerek her geçen gün büyüterek devam ediyorlar. Bundan dolayı her birinize uzaktan yakından gelen bütün misafirlerimize çok teşekkür ediyorum. Özellikle Sayın Belediye Başkanımız Temel Karadeniz’in de kıymetli hocama selamlarını iletmek istiyorum” diye konuştu.“MUSİKİ SANATI İÇERİSİNDE TÜRK MUSİKİSİ’NİN AYRI BİR YERİ VARDIR”Başbakan Baş Müşaviri Bekir Karlığa ise kürsüde yaptığı konuşmada, Yavaşca gibi önemli bir musiki sanatçısını ifade edebilmenin güç olacağını vurgulayarak, “Çünkü bizim Farabi’den başlayarak gelen derin tarihi musikimizin o güzel namelerini, güzel sesini, güzel icrasını bize aktaran sayın hocamızı ben yaklaşık 40 yıldır dinlerim. Her dinlediğimiz de ayrı bir zevk ayrı bir haz, tat alırım. Çünkü bizim çok sevdiğim o tarihi musikimizin derinliklerini medeniyetimizin izlerini onun sesinde icrasında ve eserlerinde hissetmeye çalışıyor ve görüyorum. Tabiatı ile medeniyetin en temel gösterge alanlarından birisi sanattır. Sanatın da en etkileyici alanlarından birisi musikidir. Pisagor’dan beri kainattaki ahengi nameyi yakalamanın aracı olarak görülen musiki sanatı içerisinde Türk Musikisi’nin ayrı bir yeri olduğunu en azından bir felsefe hocası olarak anlamaya çalışıyorum” ifadelerini kullandı.