Alevi Dedesi Gedikoğlu’ndan Kutlu Doğum Mesajı

Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde, müftülük Kutlu Doğum Haftasını çeşitli etkinliklerle kutlarken Alevi Dedesi Nurettin Gedikoğlu da Kutlu Doğum Mesajı hazırladı. Gedikoğlu’nun mesajı ilgi gördü.

Nurettin Gedikoğlu mesajında şunlara yer verdi; “Ey iki Cihanın Efendisi ! Ey kararan dünyamızı aydınlatan ışık İnsanı ! Bütün cihan özlemle hasretle bekledi senin cihanı şereflendirmeni. Kuruyan gönüllerimizi, gülmeyen yüzlerimizi sen güldürdün Bir geldin Pir geldin…. Dünyaya. Bizlere şereflerin en kıymetli ve değerlisini getirdin.Tüm cihan Seninle yeniden hayat buldu Gülü de senden öğrendik, gül kokulu Peygamberim. Sen aklın, ilimin, inanmanın, ahlakın adı oldun. Senden öğrendik haksızlıklara karşı dik durmayı Senden öğrendik kendimizi bilmeyi ve sevinci Sen okunacak ve yaşanacak “kitap” oldun Sevgiliyi senden öğrendik. Dinin güzel ahlak olduğunu senden öğrendik. Ahmet Yesevi’nin dilindeki hikmet peygamberini, Hacı Bektaş-ı Veli’nin dilindeki sevgi ve şefkat Peygamberini Mevlana!nın dilindeki Rahmet Peygamberini Yunus Emre’nin dilindeki aşk Peygamberini gönüllerimizde duyamaz olduk.Seni yeniden okumaya o kadar çok ihtiyacımız var ki!, toplumsal yapılarımız çökmeye başladı, gençlerimiz çocuklarımız aile kavramını kaybettiler ve çıkılmaz bataklıkların içine düşmeye başladılar.Aile yapımız sarsılmaya başladı. Ey Gül Yüzlü, Gül Kokulu iki cihanın Efendisi ! Senin rehberliğine ihtiyacımız var. Sen komşusu aç iken, tok gezen benden değildir dediğin halde, Bizler, komşuları aç gezerken, beş yıldızlı otellerde havyar(dünyanın en pahalı yiyeceği) ile iftar edenlerden olduk.Senin bize iki emanetinden bir olan Ehl-i Beytine sahip çıkamadık, emanetine ihanetler edildi, edilmeye de devam ediliyor. İşte tüm Cihanın; özelliklede İslam Alemi’nin Senin Ehl-i Beytine gösterdiğin sevgiye, ilgiye , şefkate ve güvenmeye ihtiyacı var. Ey Sevgililer sevgilisi Ey Gül Yüzlü Gül Kokulu peygamberim Yolunu şaşıranların senin rehberliğine ihtiyacı var Hz. Ali’nin ilim ve cesaretini, veliliğini günümüze taşımaya ihtiyacımız var. O cahiliye devrinin ezilen kadınına, insan olma şahsiyeti ve haysiyetini iade eden Gül Yüzlü Peygamberdi. O evlilikleri sözleşmeye bağlayan, bu sözleşmeyle kadınların yaşamları boyunca tek eşliliği şart olarak öne sürebilmelerine imkan sağlayan Peygamberdi. O kadınların toplumsal hayatın içinde yer alarak varlıklarını hissettirmelerini sağlayan adil bir önderdi, O secdede iken sırtına çıkan torunları Hasan ve Hüsey’in ağlamasınlar , ağlarlarsa üzülürüm diyerek secdeyi uzatan “dede”Peygamberdi. O Cenab-ı Allah’ın ; Eğer Seni Yaratmayacak olsaydım Alemleri yaratmazdım dediği Muazzez Peygamberdi. O Kur’an’da “ve Allah’ın” izniyle bir davetçi ve nur saçan bir kandil olarak gönderdik dediği Peygamberdi. Hep toplansak ve bir olsak manevi huzurunda Şöyle mi derdin bizlere! Dönün artık, yitirdiğiniz “özbenlik”lerinize. Kıskanarak baksın düşmanlarınız”kardeşlik”lerinize. Aksın yüreğinizdeki sevginiz yüreklerinize.Allah’ın; Kainatı uğruna yarattığı yüce sevgiliye selam olsun” dedi.