Aydın'da kız kardeşi ve babaannesinin üzerine benzin dökerek yakmak isteyen alkollü babasını durdurmaya çalışırken kazayla ölümüne sebep olan 14 yaşındaki çocuğun itirafları, alkolün ailelerin parçalanmasında ne kadar büyük bir etken olduğunu gözler önüne serdi.
Aydın'da kız kardeşi ve babaannesinin üzerine benzin dökerek yakmak isteyen alkollü babasını durdurmaya çalışırken kazayla ölümüne sebep olan 14 yaşındaki çocuğun itirafları, alkolün ailelerin parçalanmasında ne kadar büyük bir etken olduğunu gözler önüne serdi
İddiaya göre, önceki gün gece evine sarhoş gelen Nurittin T. (41), çocukları Fadime T. (18), Remzi T. (21) ve 77 yaşındaki annesi Fadime T'yi henüz bilinmeyen bir nedenle darp etmesiyle başladı. Sarhoş olduğu için öfkesini alamayan Nurittin T., eline geçirdiği benzin bidonundan kızı ve annesinin üzerine benzin döküp yakmak istedi. İçeridekilerle birlikte yaşadığı evi ateşe vermek isteyen Nurittin T'nin bu girişimi çakmağın ateş almamasıyla başarısız oldu. Çocukları tarafından sakinleştirilen ve yatağına yatırılan baba, bir süre sonra yatağından kalkarak evde bulunan av tüfeğiyle annesine ateş etmek istedi. Babasının tüfekle evdekileri kurşuna dizmek istediğini gören evin en küçük çocuğu H.T. (14), babasının üzerine atlayıp engel olmak istedi. Bu sırada yerde başlayan boğuşma sırasında tüfeğin kazayla ateş alması sonucu başından vurulan baba Nurittin T. olay yerinde can verdi.
EŞİNDEN AYRILINCA ALKOLİK OLDU
22 yıl önce evlenen Hafize-Nurittin T. çifti yaşadıkları ailevi sorunlar nedeniyle yaklaşık bir yıl önce ayrıldı. Bu sırada eşinin boşanma davası açmasıyla psikolojik sorunlar yaşamaya başlayan Nurittin T., kendini alkole verdi. Çevresindekilerin araya girmesine rağmen bir türlü eşiyle bir araya gelemeyen Nurittin T., sürekli alkol alıp çocuklarına ve birlikte yaşadığı annesine hakaret edip darp etmeye başladı. Maddi sıkıntılar da yaşamaya başlayan Nurettin T., bankalardan çektiği kredileri ödeyemez hale gelince köylülerle de arası açıldı. Çiftçilikle geçimini sürdüren aile bankalara olan borcunu ödeyemeyince tarlalarına haciz geldi.
ALKOL AİLE FACİASINA SEBEP OLDU
Yaylada bulunan iki odalı bir evde yaşayan ailesinin en büyük çocuğu olan ve kısa bir süre önce askerden gelen Remzi T., yaşadıkları korkunç dakikaların ardından evdeki herkesin hiç kıpırdamandan babasının cesedinin başında kendisine gelemediği söyledi. 10-15 dakika sonra kendisine geldiğinde ilk aklına gelinin olayı jandarmaya bildirmek olduğunu kaydeden Remzi T., "Babam son zamanlarda sürekli alkol alır hale gelmişti. Yine önceki gün gece alkollü bir vaziyette evimize geldi. Kardeşlerim ve ninemle birlikte oturuyorduk. Babamın içeriye girer girmez hakaret etmeye başladı. Her zamanki hali olduğu için bu duruma pek aldırış etmedik. Ardından ninemi ve kız kardeşimi dövmeye başlayan babamı biz sakinleştirip yatağa yatırdık. Yataktan fırlayan babam tekrar bizleri dövmeye başladı. Bir ara eline aldığı benzin şişesinin kapağını açıp önce kız kardeşimin, daha sonra ninemin üzerine döktü. Daha sonra çakmağı eline alıp ateşe vermek istedi. Çakmağın ateş almaması üzerine iyice sinirlenen babam, bu sefer de duvarda asılı bulunan av tüfeğini eline alıp ateş etmek istedi" dedi.
ÖLDÜRDÜĞÜ BABASININ RESMİNİ CÜZDANINDAN AYIRMIYOR
Kazayla babasının ölümüne neden olan H.T. de, olayın yaşandığı gece babasının her zamanki hali olduğu için ilk başlarda olayı müdahale etmediğini belirterek, "Fakat babam tüfeği eline alıp tüfeğin emniyetini açtıktan sonra namluyu kardeşlerimin ve ninemin üzerine doğrulttuğunu görünce üzerine atladım. Bu sırada ikimizde yere devrildik. Bir süre babamla boğuştuktan sonra silah aniden patladı. Ben büyük bir şok yaşamıştım. Babamın kollarımın arasında olan vücudu güçsüz bir şekilde yere düşüp kanlar içerisinde yerde yattığını gördüm. Babamın o hali halen gözlerimin önünden gitmiyor. Babam bizi dövse de ben onu çok seviyordum" diyerek cüzdanında taşıdığı babasının resmini gösterdi.
Olayın şokunu üzerinden atamadığı için ağlamaktan daha fazla konuşamayan H.T. ne olursa olsun babasını çok sevdiğini hıçkırıklar içerisinde söylerken, "Babam alkol almadığı zaman bir melek, alkol aldığı zaman ise bir canavar oluyordu" diyerek daha fazla konuşamadı.
YAŞANANLARIN SORUMLUSU ANNEMİZ'
Yaşanan bütün olayların sorumlusu olarak babalarından yaklaşık bir yıl önce ayrılan anneleri Hafize T'i göstereni gösteren Remzi T.; şunları söyledi: "Bern askere gitmeden babam bu kadar alkol almıyordu. Annemle ayrılınca babam iyice kendini alkole kaptırmış. Askerdeyken annemle babamı barıştırmak için izne bile geldim. Fakat bütün ısrarlarımıza rağmen annemin yakınları bu barışmaya engel oldular. Bugün bu haldeysek bunun en büyük sorumlusu annem ve ailesidir. Ben askerden geldim, başımızdan bu çok kötü olay geçti ancak annem bir kez olsun bizi arayıp sormadı. Hakkımızı helal etmiyoruz"
'BENİ DÖVSEDE O BENİM CİĞERPAREM'
Oğlunun attığı dayağın hala yüzünde izlerini taşıyan yaşlı anne Fadime T. ise, ölen oğlunun attığı dayağın morarttığı yerleri göstererek oğlunu kendisine dövmesine rağmen çok sevdiğini söyledi. Oğlunun eşinden ayrıldıktan sonra psikolojik sorunlar yaşadığını dile getiren yaşlı anne, "Evlat atsan atılmaz, satsan satılmaz, o ne yaparsa yapsın benim ciğer paremdi. Her şeye rağmen ben bir anneyim. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Ben böyle olmasını ister miydim. Hangi ana ister kendinden önce evladını toprağa koymak. Beni ancak anneler anlayabilir. Oğlumu hakkımı helal ediyorum" şeklinde konuştu.
DEVLET HİMAYESİNE ALMAK İSTEDİ
Kız kardeşi ve yaşlı babaannesini kurtarmak için babası Nurittin T'nin üzerine atlayan ve kazaen ölümüne neden olan H.T, alınan ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Ormanların içerisindeki iki odalı evlerinde abisi, ablası ve babaannesiyle yaşama tutunmaya çalışan H.T. için Aydın Sosyal Hizmet İl Müdürlüğü ekipleri seferber oldu. Aileyi ziyaret edip H.T'yi devletin koruması altına almak isteyen uzmanlar, Remzi T'nin kardeşini vermek istememesi üzerine evden ayrıldı.
Genç yaşta çok büyük bir acı yaşayan H.T'nin psikolojik sorunlar yaşamaması için uzmanlar tarafından takip edileceği belirtildi. Yaşanan acı olayın ardından yayla evlerindeki ocağının başında ısınmaya çalışan aile fertleri, kendilerine maddi ve manevi olarak uzanacak bir el bekliyor.