Alkollü sürücü 4 gencin hayatını kararttı

ADANA (İHA) - Adana'da kaldırımda yürürken alkollü sürücünün çarpması sonucu yaralanan 4 gencin hayatı karardı.

3 Haziran 2007 günü Süleyman Demirel Bulvarı'ndaki Kurttepe Kavşağı civarında alkollü olduğu bildirilen Ege Y.'nin (23) kullandığı 06 KOV 84 plakalı otomobil, kaldırımda yürüyen Sibel Sarı (17), Melek Coşkun (17), Abdulhalim Türkmen (20) ve sözlüsü Leyla Altuneriten'e (17) çarptı. Kazada yaralanan 4 genç, yaklaşık 20 gün süren tedavilerinin ardından taburcu oldu. Kolları ve ayakları kırılan Leyla Altuneriten ile kaburgaları kırılan sözlüsü Abdulhalim Türkmen kazadan sonra sakat kaldı.

Reklam
Reklam

Ayrıca kazada yaralanan lise son sınıf öğrencileri Leyla Altuneriten ile Sibel Sarı ve Melek Coşkun hastanede tedavi oldukları için ÖSS'ye giremedi.

Kazadan sonra parçalı kırıklar olduğu için sağ ayağını ve kollarını kullanamayan Leyla Altuneriten, "Kaza nasıl oldu tam olarak hatırlamıyorum. Ama olaydan 45 dakika sonra kendime geldiğimde ambulans hala gelmemişti. Bize çarpan sürücü ben arabanın ön camında kaldığım için beni aşağıya itmeye çalışıyordu. Vatandaşların kızması üzerine beni itmekten vazgeçti. Daha sonra jandarma sürücüyü alıp gitti. Biz bir insan kaldırımda nasıl yürüyorsa 4 kişi öyle yürürken araba bize geldi çarptı. Ne fren sesi ne de korna sesi duymadım" dedi.

Okulu bitirdikten sonra Abdulhalim'le nişanlanacağını ve kısa süre sonra da düğün yapmayı planladıklarını belirten Altuneriten, "Ama kaza buna izin vermedi. Trafik kazalarına artık bir ceza gelsin. Ceza olmadığı için kazalar sürekli oluyor. Arabası olan ehliyeti olan herkes trafiğe çıkıyor. Bize vuran şahıs yarış yapıyordu ve içkiliymiş. Yazık değil mi insanlara. Ben sakat kaldım yazık değil mi bana, ne suçumuz vardı bizim? Babalarımız çalışmıyor her ay hastaneye gidiyorum. Bu bir kader değil bu resmen dikkatsizlik. Bizim hayatımızla oynadılar. Hayatımızı hayallerimizi yıktılar. Üniversite sınavına bile giremedim. Okuma hayallerim bitti. Son kez karne heyecanı yaşayamadım. Karnem ve diplomam okulda kaldı" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Reklam
Reklam

Abdulhalim Türkmen ise kazayı hatırlamadığını, arkadaşı Sibel Sarı'nın evinden Melek Coşkun'un evine oturmaya gitmek için yola çıktılarını, kaldırımda yürürken arkadan gelen siyah renkli bir otomobilin kendilere çarptığını ifade ederek, "Çarpma sonucu akciğer ve karaciğerime iç dikiş atıldı. İç kanama olduğu için 15 gün yoğun bakımda kaldım. Kazadan sonra işimi kaybettim. Hala 3 kaburgam kırık. Kapanmayan yaralarım var. Sağ omzum çıkık. Benim en çok zoruma giden ben yoğun bakımdayken sürücü bir gün bile hapis yatmadan dışarı çıktı. Biz yolda giderken kediyi bile öldürsek bir hafta hapis yatarız. Ama bu sürücü bir gün bile hapis yatmadan Ankara'ya gitti. Böyle adalet olur mu bunu savcı nasıl bıraktı anlamadım" diye konuştu.

Leyla Altuneriten'in annesi Gülten Altuneriten ise gözyaşları içinde büyüttüğü kızının sakat kaldığını söyleyerek, "Yürek acısı çekiyorum. Kızımı gözyaşlarıyla büyüttüm bu yaşa getirdim. Elin adamı ezdi geçti kemiklerini kırdı. Kaza haberi geldiğinde çok üzüldüm. Hastaneye gittim kızım 'anne üzülme' dedi. O üzülmesin diye ağlayamadım hep içime attım. İçim yandı, yüreğim yanıyor. Kızımın hali ne olacak, belli değil" dedi.

Reklam
Reklam

Abdulhalim Türkmen'in babası Tevfik Türkmen de çocuğunun sağlık güvencesinin olmadığını, kaza sonrası yaklaşık 3 bin YTL masraf ettiğini, sürücünün kazada jandarmanın vermiş olduğu rapora göre 8'de 8 kusurlu bulunmasına rağmen ne maddi olarak yardım aldıkların ne de sürücünün hapis yattığını ifade ederek, "Jandarmanın raporuna göre yüzde 26 promil alkollü çıktı. Ancak çocuklarımızın ifadesi alınmadığı için sürücü serbest bırakıldı. Yoğun bakımda yatan çocukların ifadesi nasıl alınabilir. Bu nasıl adalet. 4 çocuğun da hayati tehlike raporu vardı" şeklinde konuştu.

Kazada yaralanan Melek Coşkun ile Sibel Sarı ise, "ÖSS'ye girecektik ama kaza nedeniyle sınava giremedik. Bir yıl kaybımız oldu" dedi.