Bakan Maas, aşı olan bireylerin söz konusu mekanlarda diğerleri için bir tehlike taşımadığını da sözlerine ekledi.
Alman Dışişleri Bakanı Focus'a verdiği demeçte meslektaşlarına nazaran farklı görüşler belirtti.
Hastanelerde yoğunluk olmaması için devletin salgında birçok temel hakkı kısıtladığının altını çizen Maas, "Aşı olan kişiler diğerlerini ne derece etkiler kesin olarak bilemiyoruz. Ancak salgını başkalarına bulaştırmadığı kesin. Bu durum da, kısıtlamaları kaldırmak için büyük bir sebep açığa çıkarıyor." diye konuştu.
Maas ayrıca devletin lokanta, sinema tiyatro ve müze işleten esnafın da haklarını kısıtladığını belirterek, "Bu insanların işletmelerini yeniden açamaya hakkı var. Bu mekanlara sadece aşı olanlar alınabilir. Çünkü diğerleri için tehlike arz etmiyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
Dışişleri Bakanı bunun yanında aşı olanlara bazı serbestliklerin getirilmesinin anayasaya uygun olduğunu ve herhangi bir kamu hizmetini de etkilemeyeceğini belirtti.
Ancak Maas'ın bu açıklamasına Angela Merkel kabinesindeki birçok bakan karşı çıkıyor. Adalet Bakanlığı'ndan bir sözcü aşı olan kişilere ayrıcalık tanınmasının eşitsizliğe neden olacağını ve böyle bir uygulamaya gitmenin söz konusu olmadığını açıkladı.
Sağlık Bakanlığı sözcüsü Andrew Ullmann da Maas'ın teklifini reddettiklerini belirterek, böyle bir uygulamaya" vatandaşların büyük bir kısmının aşı olması durumunda" gidilebileceğini söyledi.
Robert Koch Enstitüsü verilerine göre 83.2 milyon nüfuslu Almanya'da başta sağlık çalışanları, hasta veya yaşlı olan 1 milyonu aşkın vatandaş aşı oldu.
Almanya’da 16 Aralık’tan bu yana ülke genelinde sıkı bir karantina uygulanıyor. Şansölye Angela Merkel geçtiğimiz salı günü bölge liderleriyle bir araya gelerek karantina kurallarını daha da sıkılaştırmak için istişare etmişti. Normal şartlarda 10 Ocak'ta sona ermesi gereken karantina süresi ise ay sonuna kadar uzatıldı. Ülkede süpermarket, eczane, benzinlik ve temel ihtiyaç ürünleri satan mekan ve dükkanlar hariç her yer kapalı durumda.