BERLİN (İHA) - Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkan Alman muhalefeti, konuyu meclise taşıdı. Muhafazakarların talebi üzerine Federal Meclis'te bugün gerçekleşen tartışma, Alman siyasetinin Türkiye konusunda ikiye bölünmüş olduğunu gösterdi. Hristiyan birlik partileri, Türkiye'nin üyeliğine şiddetle karşı çıktı.
Muhafazakarların Meclis Grup Başkan Vekili Wolfgang Schuble, Türkiye'nin üyeliğiyle AB'nin derinleşmesinin tehlikeye atılacağı uyarısında bulundu. "Avrupa'nın sınırları, Irak ve İran'a kadar uzanamaz" diyen Schuble, "ayrıcalıklı ortaklık" önerisini yineledi.
Muhafazakarlara en büyük tepki, Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth'dan geldi. Birlik partilerini Türkiye'yi dinsel, kültürel ve coğrafi olarak dışlamakla suçlayan Roth, "AB inanç ve değerler birliği değildir. Avrupalı bir Türkiye, bütün dünyaya 'İslam ve demokrasinin bağdaştığı' mesajını verecektir" dedi.
Tartışmaya katılan Sosyal Demokrat Parti'nin Dış Politika Uzmanı Gerhard Erler de, Roth ile aynı görüşü paylaşıyor. Erler, Türkiye'nin tam üyeliğinin hem AB hem de
Almanya'nın çıkarına olacağını ateşli biçimde savundu. Sosyalistler ve Liberaller de, Türkiye ile müzakerelerin başlaması yönünde tavır koydu.
Liberal Parti lideri Guido Westerwelle, tartışmanın Türkiye'nin hemen üye olması değil, üyelik müzakerelerinin başlayıp başlamamasıyla ilgili olduğunu vurgulayarak, siyasi ön yargılardan uzaklaşılmasını istedi. Westerwelle, "Kimse 15 yıl sonra Türkiye'nin nasıl bir tablo sergileyeceğini, AB'nin de ne yönde gelişeceğini şimdiden söyleyemez" dedi ama müzakereler sonunda Türkiye'ye "ayrıcalıklı ortaklık" statüsü verilmesi ihtimalini de hatırlatmadan edemedi. Seslerin zaman zaman yükseldiği bu tartışmada şimdilik Federal Meclis'te çoğunluk, Türkiye ile AB müzakerelerinin başlatılmasından yana. Ancak bu tartışmanın bağlayıcı nitelikte ve son tartışma olmadığını hatırlatmakta yarar var. Nitekim önümüzdeki günlerde konu, siyasi partiler içinde ve AB Anayasası'nın referanduma sunulması çerçevesinde sık sık gündeme gelecek.