Küresel piyasalarda gözler merkez bankalarına çevrilirken, ABD Merkez Bankası Fed’in şahinleşen politika duruşu varlık fiyatlarını etkileyen ana unsur olmayı sürdürüyor. Bankanın çarşamba günü açıklanan mart ayı toplantı tutanakları ve yetkililerin sözle yönlendirmeleri ile mayıs ayı toplantısında 50 baz puanlık faiz artırımına gidileceği ve aylık 95 milyar dolarlık bilanço küçültme sürecinin başlayacağı beklentileri güçlenirken, bu durum tahvil piyasasından çıkışların sürmesini beraberinde getirdi.
Altın fiyatını doğrudan etkileyecek enflasyon rakamları da piyasaların odağında olacak. Bu hafta gözler yarın açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) başta olmak üzere yoğun veri gündemine çevrildi.
Öte yandan, Rusya-Ukrayna savaşı da yatırımcıların odağında yer almaya devam ediyor. Hafta içinde Rusya'ya yönelik ABD ve Batılı ülkeler tarafından bir süredir açıklanması beklenen yeni yaptırımlar sonrası risk algısı arttı. İngiltere, Rusya'nın en büyük bankası Sberbank'ın tüm varlıklarının dondurulmasına ve İngiliz firmalarının Rusya'ya tüm yeni dış yatırımlarının yasaklanmasına karar verdi. ABD ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in kızlarını ve Rusya'nın önde gelen iki büyük bankası Sberbank ile Alfa Bank'ı yaptırım listesine aldı. Öte yandan Rusya'ya yeni yatırımlara da yasak getirildi.
Arz ve talep yönlü baskılarla volatilitenin sürdüğü petrol fiyatlarında ise Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) piyasaya süreceği petrol miktarını 120 milyon varil olarak duyurması ile sert düşüş yaşandı. Bu gelişmelerle brent petrol 98,3 dolara kadar gerilerken, haftayı yüzde 1,9 azalışla 102,1 dolardan tamamladı. Brent petrol bu sabah yüzde 2,3 düşüşle 100 dolar seviyelerinde hareket ediyor.
Bir süredir 1915-1945 dolar bandının dışına nadiren çıkarak oldukça sakin sayılabilecek bir seyir izleyen ons altında hareketlilik yeniden artmış durumda. Altının ons fiyatı yeni haftaya 1941 dolardan başladı.
Altın fiyatlarının Fed’den gelen şahin mesajlar ve yükselen ABD tahvil faizleri gibi belirgin risklere rağmen alt bandın üzerinde kuvvetli sayılabilecek bir şekilde tutunması, yukarı yönlü bir tepki oluşumu aşamasında olunduğunu düşündürüyordu. Analistler yaptıkları teknik değerlendirmede fiyatların 1945 doların üzerinde kalınması durumunda 1960-1965 dolar seviyelerinin test edilmesinin muhtemel olduğunu belirtti. Dolayısıyla altının günlük bazda yapacağı kapanışların önemi artmış durumda.
Haftanın ilk işlem gününe 909 lira seviyesinden başlayan gram altın çarşamba günü Fed’den gelen şahin mesajlar sonrası ons altında görülen geri çekilmenin etkisiyle 907 liraya kadar düştü. Cuma günü 924 liraya kadar yükselen gram altın haftayı 923 lira seviyesinden kapattı. Haftalık bazda fiyat hareketine bakıldığında gram altın yatırımcısına yüzde 1,49 oranında kazandırdı. Gram altın 11 Nisan Pazartesi sabahı 921 lira seviyelerinde bulunuyor.
Altın fiyatları için tahminler araştırılırken Wall Street analistlerinden çarpıcı bir tahmin yapıldı. Analistler yakın vadede altın üzerinde düşüş öngörmediğini ve bu hafta daha yüksek fiyatlar beklediklerini dile getirdi. Saxo Bank emtia stratejisi başkanı Ole Hansen, “Altının daha yüksek hareket edebileceğine inanıyorum. Altın hala 1890 ile 1950 dolar arasında tutuluyor, ancak daha sonra test edilecek yukarı yönü giderek daha fazla tercih ediyorum” dedi.
Equiti Capital’in piyasa analisti David Madden ise, altının geçen hafta karşılaştığı durum göz önüne alındığında, fiyatların bu hafta ons başına 1960 dolara kadar yükselmesini beklediğini söyledi. Ancak Madden, yakında bir kopuş görmeyi beklemediğini de sözlerine ekledi. Altının ons başına 2000 dolara geri dönmesi için, Rusya’nın Ukrayna ile savaşında büyük bir tırmanma olması gerektiğini belirtti. Rusya’nın Avrupa’nın petrol ve gaz arzını tehdit etmesi durumunda önemli jeopolitik belirsizliğin hisse senetlerini aşağı ve enerji fiyatlarını yukarı çekebileceğini kaydeden Madden, “Hisse senetleri düşerse, yatırımcılar çabucak sağlam bir şey tutmak isteyecek ve bu da altın fiyatlarını rekor seviyelere geri çekecek” ifadelerini kullandı.