"Altlarına imzamı atarım"

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, "Necip Hablemitoğlu'nun yazdığı kitaba da, söylediği sözlere de öldükten sonra da, yaşarken de imza atarım" dedi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Alman Conrad Adenauer Vakfı tarafından The Marmara Oteli'nde yıl sonu değerlendirme toplantısı gerçekleştirildi. 24 ilin gazeteciler cemiyeti başkanının katıldığı toplantıda, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin kısa bir konuşma yaptı.

Konuşmasında, Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun dün evinin önünde uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirmesi olayına değinen Nazmi Bilgin, "Arkadaşımızı tıpkı İpekçiler gibi, Emeçler gibi, Mumcular gibi nereden, kimden, geldiği meçhul olan ama hedefin Türkiye olduğu feci bir saldırıda yitirdik. Dün akşamdan itibaren katillerinin yakalanacağını belirten demeçler dinlediniz. Belki bir kaç gün sonra katiller veya katil diye sınıflandırılanlar bizim karşımıza çıkacak. Bununla yetinmemeliyiz, çünkü bununla yetindiğimiz taktirde, bu olayları tekrar yaşayacağız. Yetinmemiz gereken, bu kirli beyinleri, bu kanlı elleri, bu tetikçilerin kim olduğunun anlaşılması. Türkiye'nin esenliğe çıkması ancak bununla mümkün olur. Çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığımız bu dönemde, bize yani medyaya yaygın ve yerel basına çok ciddi bir sağduyu görevi düşüyor" dedi.

Reklam
Reklam

Konuşmasının sonunda, beyni ile yüreğinin düşüncelerinin farklı olduğunu belirten Bilgin, "Conrad Adenauer Vakfı ile ilgili bir takım düşüncelerimi söyleyecektim, ama Türkiye öyle değişik bir gündeme girdi ki, bunları söylemeyeceğim" şeklinde konuştu.

BİLGİN'İN, SÖYLEMEKTEN VEZGEÇTİĞİ DÜŞÜNCELERİ Toplantı çıkışında basın mensuplarının, "Söylemekten vazgeçtiğiniz düşünceleriniz nelerdir? İçerde niçin söylemediniz?" sorularına cevap veren Nazmi Bilgin, Conrad Adenauer Vakfı ile ilgili düşüncelerinden vazgeçmesinin nedenini, dün akşam meydana gelen cinayet olduğunu belirterek, "Öldürülen kişinin özellikle Alman vakıfları ile ilgili yaptığı çalışmalar nedeniyle, mesleki tartışmaların yapıldığı bir ortamda, bugün çok sıcak olan bir konuyu gündeme getirmek istemedim. Yani bu, düşüncelerimden vazgeçmiş olduğum manasına gelmiyor. Açıkça belirtmem gerekiyor ki, belirli bir süreden beri belirli kurum ve kuruluşlar Türkiye'nin birliğini, esenliğini çeşitli nedenlerle bozma konusunda bir takım maddi manevi girişim çabalar içindeler. Buna karşı uyanık olmamız lazım, çünkü çok güzel bir ülkede yaşıyoruz. Bizim güçlenmemizi isteyen dostlarımız olduğu kadar güçlenmememizi, etnik organizasyonlarla, dinsel ayrılıklara bölünmemizi, parçalanmamızı, ayakta durmamamızı isteyen bir takım kurum ve kuruluşlar var. Bu Amerika'nın yeniden keşfedilmesi diye bir şey değil, bunu hepimiz biliyoruz. Ben bu tehlikelere karşı uyanık olmamız gerektiğini savunuyorum" açıklamasında bulundu.

Reklam
Reklam

Bilgin, sıcak gelişmelerden dolayı nokta atışı yapmadığını söyleyerek, "Yalnızca bir vakıfla ilgili düşüncelerimi söylemedim, ama kaybettiğim kişi benim dostumdu. Ve yazdığı kitaba da, söylediği sözlere de yaşarken de, öldükten sonra da imzamı atarım" şeklinde konuştu.