Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Orbay, “İyi analizler yapılmadan, bir nevi mahalle baskısıyla açılacak her bir program kısa bir süre sonra kamu kaynaklarının israfıdır” dedi.
Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) sonuçlarının açıklanmasının yine boş kontenjan ve bazı ön lisans ile lisans düzeyindeki programların geleceği tartışmasını beraberinde getirdiğini belirten Orbay, devlet ve vakıf üniversitelerinde yaklaşık 80 bin kontenjanın boş kaldığı, YÖK’ün Fen-Edebiyat Fakülteleri için formasyonu kaldırılıp, kaldırılmayacağına ilişkin belirsizliği de adayların tercihlerini etkilediğinin görüldüğünü söyledi.
Adayların fizik, kimya, biyoloji ve matematik bölümlerinin tercih etmediği ve bu programlardaki kontenjanların boş kaldığının gözlemlendiğini vurgulayan Prof. Dr. Orbay, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Daha önceki yıllarda merkez üniversitelerde boş kontenjan durumu oluşmaz iken, bu yıl en köklü üniversitelerde de kontenjan boşluğu ortaya çıktı. Örneğin, Ankara Üniversitesi’nde 649, Ege’de 445, İstanbul’da 238, 9 Eylül’de 167, Marmara’da 92, Hacettepe’de 40 kontenjan boşluğu şok etkisi yarattı. Aslında böylesine bir durumun ortaya çıkacağı sinyallerini 2,3 yıl öncesinden vermişti. Ancak, halen Su Ürünleri Fakültesi, Ziraat Fakültesi, Veterinerlik Fakültesi, Fen-Edebiyat Fakültesi gibi yeni yeni fakültelerin ısrarla kuruluyor olması anlaşılabilir değil” diye konuştu.
Türkiye’deki yüksek öğretim algısının her geçen gün değişmekte olduğuna işaret eden Rektör Orbay, “Gençlerimiz haklı olarak, ‘bir programda okuyayım da, neresi olursa olsun’ demiyorlar. Aslında bu çok olumlu bir gelişme. Bu noktada önemli olan, özellikle üniversite yönetimleri, bu değişimi iyi okumak zorundalar. Özellikle üniversitelerimiz yeni program, yüksekokul ya da fakülte açarken ülke gerçeklerini iyi analiz etmeliler. Benzer şekilde mevcut programlarını da çağın gerektirdiği eğitim yaklaşımları ve gelişmeleri ile güncellemeliler. Mezuniyet sonrası istihdam, bölge ve ülke ihtiyaçları, sanayici ve iş dünyasının problemlerine odaklanmış programlar ve benzeri kriterlere göre düzenlemeler yapma zorunluluğu vardır. İyi analizler yapılmadan, bir nevi mahalle baskısıyla açılacak her bir program kısa bir süre sonra kamu kaynaklarının israfı ve bu programlardan mezun olan gençlerimizin umutlarının ve enerjilerini başlamadan bitirecektir. Örneğin, bizler Amasya Üniversitesi yönetimi olarak, her bir birimimize ayrı bir misyon ve vizyon yükleyerek özellikle ilimiz, bölgemiz ve ülkemizde bulunan programları mükerrer olarak açmamaya, sanayicimiz, iş kollarının, teknolojinin getirileri, kısacası doğrudan ya da dolaylı tüm paydaşlarımızın ihtiyaçlarını gözeterek bir yapılanma ile işlerimizi sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.
Amasya Üniversitesi’nde lisans düzeyinde eğitim veren mimarlık, teknoloji, eğitim ve sağlık yüksekokullarında doluluk oranının yüzde 100 olduğunu, meslek yüksekokullarında da durumun benzer olduğunu anımsatan Prof. Dr. Metin Orbay, bu yıl yaklaşık 2 bin 500 gencin kayıt yaptıracağı, ek yerleştirmeler ve açılacak yeni programlarla beraber bu sayının 3 bini bulacağı Amasya Üniversitesi’nde hızlı büyüme yerine, kontrollü bir büyümeyi tercih ettiklerini kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz