Ambulanstan Düşen Şizofreni Hastasının Ölümü

Kastamonu'da şizofreni hastası Dilek Tongel'in ambulanstan düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davada, 3 sanığa 16 yıl 4'er ay hapis cezası

Kastamonu'da şizofreni hastası Dilek Tongel'in ambulanstan düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davada, 3 sanığa 16 yıl 4'er ay hapis cezası verildi.

Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasına, tutuksuz sanıklar ambulans şoförü Mehmet Güler(47), polis memuru Sevinç Akgül (28) ile sağlık memuru Cihat Çoban(40), maktul Dilek Tongel'in babası Yunus ile annesi Sebahat Tongel ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada söz alan Cihat Çoban, polis görevlisi Sevinç Akgül ve ambulans şoförü Mehmet Güler ile maktulü İstanbul'a götürmek için araca bindirdiklerini söyledi.

Reklam
Reklam

Araca binen Tongel'in etrafa saldırması üzerine, doktor talimatıyla hastaneye gittiklerini belirten Çoban, "Hastanede iğne vurulan Tongel'i, daha sonra sedyeye bağladık. Bu esnada, hastanın babası Yunus Tongel, araçtan ayrılınca Dilek agresifleşti. Duvarlara vurmaya başladı. Bunun üzerine baba Tongel, 'yabancıları görünce agresifleşir. Yanında bulunursam daha iyi olur' dedi. Bizde ön tarafa geçtik. Aracın kapısını da Mehmet kapamıştı. Yarım saat geçtikten sonra Yunus pencereye vurarak, 'kızının araçtan atladığını' söyledi. Müdahale ettik ama ölmüştü" şeklinde konuştu.

Sevinç Akgül de Baba Yunus Tongel'in "çocuğunun yanında bulunmasının daha iyi olacağını" söylemesinin ardından aracın ön tarafına geçtiklerini bildirdi.

Mehmet Güler ise ön tarafa geçen Akgül ve Çoban'a, bu durumun sıkıntı yaratıp yaratmayacağını sorduğunu iddia ederek, "Sanıklar ön tarafa geçince, hastaya kelepçe takılmasını söyledim. Sevinç de 'mağdurlara ve bayanlara kelepçe takmıyoruz' demişti" ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

-"Hepsi yalan söylüyor"

Maktulün babası Yunus Tongel de sanıkların çocuğuna sakinleştirici iğne yaptığını, kızının ambulansın arkasında oturduğunu belirtti.

Güler ve Sevinç'in, ön tarafta oturduğunu ileri süren Tongel, şunları kaydetti:

"Hakim bey, bunların hepsi yalan söylüyor. Kızımın herhangi bir agresif tarafı yoktu. Sanık Cihat'ın söyledikleri doğru değil. 'Kızımın benimle kalmasının iyi olacağını' söylemedim. Kızım sakin bir şekilde sedyede oturuyordu. Dilek kendindeydi. Ben de sedyenin yanında bulunan koltukta oturdum. Aracın yan kapısını ben kapatmıştım. Arka kapısı zaten kapalıydı."

Araç hareket ettiği sırada aldıkları yiyecekleri hazırladığını aktaran Tongal, "Su alırken, çocuğum da doğrulmaya çalışıyordu. Dengesini kaybeden kızım, refleksle aracın arka kapısına tutunmaya çalıştı. Ancak kapı açıldı ve kızım araçtan düştü" dedi.

Mahkeme heyeti kısa bir aranın ardından, sanıkları "ihmali dahilinde kasten adam öldürmek" suçundan 16 yıl 4'er ay hapis cezasına çarptırdı.

Kastamonu'da 2 yıl önce meydana gelen olayda, Mehmet Güler yönetimindeki 37 PP 617 plakalı ambulansla Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi'ne götürülen şizofren hastası Dilek Tongel, aracın arka kapısının açılması üzerine düşerek hayatını kaybetmişti.

Reklam
Reklam

Muhabir: Özkan Beyer/Sinan Özmüş/Şengül Oymak

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: