Amerika, Gazze’de Tarımı Neden Destekliyor ?

Amerika’nın Kudüs Konsolosu Donald Blome, Gazze mutfağına özgün yemeklerden oluşan bir parti düzenledi. Eski usul magazin dergisi haberi gibi oldu değil mi? Aslında değil. Bu Birleşik Devletler'in yürüttüğü bir politika.

Çıtır kızartılmış sardalye. Dolma biberler için baharatlı labne sosu, kiraz domatesleri ve doğranmış salatalık. Soğuk ve rokalı limonata. Etkinliğin amacı hem Gazze’de yetişen ve potansiyeli olan tarım ürünlerinin tanıtılması hem de Birleşik Devletler'in Akdeniz’e kıyısı olan bu küçük fakat kalabalık Filistin bölgesinde yaptığı yatırımı da duyurmaktı.

Yatırımın hedeflerinden biri tarımdı. Her ne kadar Gazze, küçük ve kalabalık olsa da, şehirler arasında ve şeridin etrafında ekilebilir alanlar mevcut. Bazı kalabalık kentsel mülteci kamplarında, beton binaların arasında küçük turunçgil alanları ve zeytinlikler görülüyor. Son zamanlarda kalkınma ajansları çatı bahçelerini destekliyor.

Reklam
Reklam

Gazze’nin tarım alanlarının genişlemesi ve ekonominin gelişmesinde Birleşik Devletler'in sağladığı fayda ise güvenlik. Blome, bir röportajda amacı;

“Gelecek için ekonomik biz vizyon sağlamak, ayrıca şiddetli ve aşırı olan bu bölgede alternatif vizyonların da gelişmesini desteklemek” olarak açıklıyor. Özellikle genç Gazze halkının “ileride bir şekilde ekonomik fırsatlara sahip olabilmesi” olasılığından da bahsediyor.

Geçmiş yıllarda tarımın Gazze ekonomisine çok önemli katkısı vardı. İç satışların yanı sıra, Birleşmiş Milletler raporlarına göre 1996 ve 2007 yılları arasında Gazze’de bulunan Filistinliler yıllık olarak 15.6 milyon dolar ürünü Gazze dışına ithal etmiş. Ürünlerin çoğu İsrail’e ithal edilmiş.


Hamas’ın 2007 yılında Gazze’nin yönetimini ele geçirdikten sonra sınırda tampon bölge oluşturuldu. Ekim ve otlama alanları alındı ve Gazze ürünleri engellendi. Kamyonlar dolusu bu ürünlerin arasında mobilya ve tekstil ürünleri de mevcuttu. 2005 yılında üretim 9,000 iken 2008 yılında bu rakam 33’e düştü.

Reklam
Reklam

Birleşmiş Milletler'e göre Gazze’nin yıllık ithalatı ise 2010 ile 2014 yılları arasında 1.2 milyon dolara kadar geriledi. Avrupa’ya gemiyle gönderilen ürünlerin arasında çilek ve karanfil vardı. Birleşik Devletleri'ne tekrar taze bitki gönderimi düşük miktarlarda olsa da, iki yıl önce tekrar başladı.

Kudüs’te düzenlenen partide; taze salatalık, domates, patates, patlıcan, soğan ve otların bulunduğu kasaların yanında duran Blome, misafirlerine Gazze sebzelerinin Kudüs’te ne kadar nadir olarak yenebildiği ile ilgili bir açıklama yaptı.

Blome:

“Burada gördüğünüz ve şu anda yediğiniz tüm mahsuller ve deniz ürünler, özel kokteyllerdeki meyveler, hepsi Gazze’den geliyor” dedi. “Sanırım Kudüs’te son 10 yıldır kimse bu cümleyi kuramadı.”

2014 yılında İsrail ve Hamas arasındaki savaşta Blome, tarlaların ve su kaynaklarının zarar görmesi nedeniyle 26,000 çiftçinin işsiz kaldığını belirtti. O zamandan beri İsrail bazı kısıtlamaları kaldırdı ve Batı Şeria’da bir takım ürünlerin satılmasına izin verdi. Geçtiğimiz yılda ise Gazze’de üretilen domatesler ve patlıcanların İsrail’de satılmasına izin verildi.

Reklam
Reklam

İsrailli bir özgürlükçü hareket ile ilgili çalışmalar yapan sivil toplum örgütü olan Gisha’nın yaptığı açıklamaya göre, her ne kadar 2014 yılından beri Gazze’den gelen ürün dolu kamyonların sayısı %500 artış göstermiş olsa bile, hazırladıkları bir raporda bu oranın hiç bir kısıtlama olmadan önce yapılan ithalatın sadece %10’u olduğunu belirtti.


Çiftçiler, İsrail’in yaptığı güvenlik kontrollerinin ürünlerin ithalatı konusunda hala çok önemli bir engel olduğunu belirtiyor. 79 yaşında çilek üreticisi olan çiftçi Ahmed Shafai:

“Geçiş en zoru. Ürünlerin serin bir yerde kalması ve tazeliklerini korumaları için hiçbir kolaylık sağlanmıyor” diyor.

İsrail’in yanı sıra Mısır da Gazze’den insan çıkışları konusunda sınırlamalar getirmiş. Shafai, Kudüs’te düzenlenen partiye katılabilmeyi başarmış fakat pek çok çiftçi ve davet edilen birçok Gazze’li gazeteci partiye katılabilmek için İsrail’den izin alamamış.

Reklam
Reklam

Eskiden İsrail’de çalışan 50 yaşındaki Jamal Sobeh, yani partinin aşçısı da izin almayı başarmış. Partide konuklar ve uluslararası yardım örgütleri çalışanları için hem yerel hem de Batı yemekleri yapmış.

Çiftçiler, Gazze’nin en uzun binasında bulunan Level Up adlı restoranına sık sık gelmiyor. Fakat Sobeh, Gazze ürünlerini kullanan dış marketleri görmeyi çok istediğini belirtiyor. “Çiftçiler ürünlerini daha çok ithal edebilirse çok mutlu olurum” diyor ve ekliyor: “Genel olarak ekonomimiz için çok iyi olur.”

Gazze dünyada en yüksek işsizlik oranına sahip yerlerden biri. Halkın %80’inden daha fazlası Birleşmiş Milletler tarafından yiyecek yardımı alıyor.

Geçtiğimiz günlerde Birleşik Devletler, Gazze’deki bazı sektörlere istihdam sağlanması ilgili kısa vadeli olarak 50 milyon dolarlık bir projeyi duyurdu. Batı Şeria/Gazze’de USIAD misyon yöneticisi Dave Harden, her ne kadar mobilya üretiminin bir noktada daha karlı olacağını belirtse de, ahşap ithalatında görülen İsrail kısıtlamalarının bu sektörün hızlı bir şekilde canlanmasını zorlaştıracağını belirtiyor. Harden:

Reklam
Reklam

“Tarım belki de yeniden canlanması en kolay sektör olacaktır” diyor.


Özellikle tarımı geliştirmek için ayrı bir proje yürüten USIAD, soğuk depoların ve gıda işleme tesislerinin geliştirilmesine ve çiftçilerin pazarlarını genişletmelerine odaklanıyor.

USIAD, Özel Teşebbüs Ofisi Yöneticisi Conan Peisen, amacın çiftçilere seçenekler sunmak olduğunu belirtiyor:

“Çiftçiler ürünlerini isterlerse iç pazara isterlerse dış pazara satabilmeliler. Yiyecekleri işleyebilir ya da uzun vadeli olarak, fiyatların daha iyi olduğu zamanlar için soğuk yerlerde saklayabilmeliler, ya da ne isterlerse o şekilde yapabilmeliler.”

Harden, 2014’teki karışıklığın ardından gelen yıkımdan sonra Gazze’nin artan ihtiyaçlarının, Birleşik Devletler açısından yaklaşım değişikliğine neden olduğunu söyledi. 2003 yılından sonra ilk defa yardım ajansının Gazze’deki Birleşik Devletleri ile doğrudan çalışması için Amerikan yüklenicilerini işe alma izni var. Amerikalı yüklenicilerinin ve diplomatların 2003 yılında Birleşik Devletler konvoyunun Gazze’de bombalanması sonucu 3 Amerikalı güvenlik yüklenicisinin hayatlarını kaybetmesinden sonra Gazze’ye giriş izinleri yoktu.

Reklam
Reklam

Bu politika değişikliği USIAD’ın Gazze’nin ihtiyacı olan, su sistemleri ve küresel pazar geliştirmesi gibi konularda daha uzman kişileri sağlamasına yardımcı oldu. Harden, Birleşik Devletler firmalarının tekrar işe alınabilmesinin Gazze’ye yardımcı olmasının yanı sıra USIAD’ın yapmak istediği işlerle ilgili de güvenilirliğini artırdığını belirtiyor:

“Amerikan mimari tasarım, mühendislik ve inşaat ve ticaret firmalarını tekrar geri alabilmesi Gazze için farklı bir gidişat başarabileceğimizi gösteriyor.”

Gisha’nın yöneticisi Tania Hary, 2014 yılında Gazze’de gerçekleşen yıkımdan sonra İsrail yetkilileri açısından bile Gazze’nin iyi yönde geliştiğini söylüyor. Hary:

Reklam
Reklam

“Bence çok fazla konuşma oldu fakat artık konuşmanın değil uygulamaların zamanı geldi. Birleşik Devletler konuya daha fazla yoğunlaşmalı ve ticari sınırların kalkması için daha etkili bir güç uygulamalı.”