Amniosentez, gebeliğin 15-22 haftaları arasında fetüsün içinde bulunduğu amnion sıvısından ince ve uzun bir iğne yardımıyla 15-20 ml civarında sıvı alınması işlemidir. Amniosentez işlemi, tecrübeli hekimler tarafından muayenehane ya da hastahanede yapılır, ağrısız bir işlemdir ve bebek için riskleri azdır. Alınan sıvı, labaratuvarda 18-20 gün kültür ortamında bırakılır. Bu aşamadan sonra bu hücrelerin kromozom yapıları sayısal ve yapısal olarak incelenir. Üretilen hücreler belli bir safhada toplanılarak kromozomları ayrıştırılır ve mikroskop altında görüntülenerek kromozomlar analiz edilir. Bu şekilde bebeğe ait kromozomlarda olan problemler rahatlıkla görülebilir ve aynı zamanda cinsiyet kromozomlarının incelenmesiyle bebeğin cinsiyeti de ortaya çıkar. Ancak kanunlar gereği ülkemizde amniyosentez sonrası cinsiyet tanımı yapılmamaktadır.Eğer eşler arasında bir kan uyuşmazlığı da varsa amniosentez sonrasında ilk 72 saat içinde kan uyuşmazlığı iğnesi (Anti D İmmunglobulin) yapılmalıdır.
Kromozom anomalisi tespit edildiğinde, bu anomalinin fetüs üzerindeki etkileri ayrıntılı olarak aileye anlatılır. Anomalili bir bebeği aldırma ya da gebeliğin devamını isteme kararı tamamen aileye aittir.
İskelet hastalıkları veya kalp hastalıklarının tespitinde amniyosentezin önemi bulunmamaktadır. Bu tür problemlerde yapılan 2. düzey ultrasonlar önemli yer tutar. Amniosentez yapılan gebe 10-15 dakika dinlendirilir. İşlemden sonra doktor, USG yaparak bebeğin durumunu, kalp atışlarını, amniosentez iğnesinin girdiği yerde kanama olup olmadığını kontrol eder, bu konuda hastayı da bilgilendirir.
İşlemden sonra üç gün mümkün olduğu kadar dinlenmeli, bol su içilmeli, ilişkiye girilmemeli ve hijyen kurallarına tam olarak uyulmalıdır.
● Ailede genetik bozukluk veya kromozom bozukluğu olma ihtimali varsa ve bir genetik hastalık taşıyıcılığı varsa,
● Anne yaşının 35 yaş ve üstünde ise,
● İkili veya üçlü testte yüksek risk saptanmış ise,
● Ultrasonda şüpheli ve anormal bulgulara saptanan gebelerde,
● Cinsiyete bağlı geçen ve bazı kan hastalıkların tespiti için,
● Kalıtsal hastalığı olan çiftlerin gebeliğinde,
● Akraba evliliklerinde de genetik benzerlik nedeniyle hasta bebek doğma ihtimali fazla olduğu için amniosentez tavsiye edilmelidir.
Amniosentez riskleri nelerdir?
Amniosentez işlemi, ultrasonik gözlem altında yapıldığı için hasta ve bebek için riskler oldukça azalmıştır.Gebelik kaybı yok denecek kadar azdır ve riskli durumlarda hiç düşünülmeden yaptırılmalıdır.
Amniosentez son derece steril şartlarda yapıldığı takdirde amnion sıvısında enfeksiyon riski düşüktür.
İşlemnden sonra ağrı, ateş, akıntı gibi enfeksiyon belirtilerinin olması ya da su gelmesi halinde mutlaka doktora haber verilmelidir.
İşlem sırasında veya hemen sonrasında görülen kramp birkaç saat sonra düzelir.
İşlemden sonra %1-2 oranında su gelmesi şikayeti birkaç günde müdahalesiz düzelir.
İşleme bağlı düşük riski yaklaşık 1/1000(1000 gebelikte 1) civarındadır..
**Op. Dr Tolga Ecemiş
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Özel Akay Hastanesi
[www.tolgaecemis.com