ÖZGÜR ALANTOR - Anadolu'nun ilk darülhadislerinden ve en eski şifahanelerinden biri olarak bilinen Taş Mescit, üç fakülteye hizmet verecek bilim yuvasına dönüşüyor.
Anadolu Selçuklu Devleti Hükümdarı 1. Alaeddin Keykubat döneminde Çankırı Atabeyi Cemaleddin Ferruh tarafından 1235 yılında yaptırılan ve Taş Mescit olarak bilinen yapı ilk olarak şifahane olarak hizmet verdi. Cemalettin Ferruh tarafından 1242 yılında büyütülen Taş Mescit'e darülhadis ve semahane de eklendi.
Anadolu'nun ilk hadis okulu olan ve en eski şifahanelerinden biri olarak bilinen Taş Mescit, Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan restorasyonun ardından Çankırı Karatekin Üniversitesine devredildi.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı, AA muhabirine, yaklaşık 800 yıllık bir kültürü yeniden yaşatacaklarını söyledi.
Taş Mescit kompleksinin içerisinde şifahane, darülhadis ve semahane bulunduğunu anlatan Ayrancı, "Anadolu Selçuklu zamanında Suriye'den sonra yapılan ilk hadis okulu burada inşa edilmiş. O nedenle burası çok önemli. Dar-ül Şifa da aynı şekilde çok önemli. Tarihi değeri yüksek olan ve bu kadar önemli bir yapının üniversitemize tahsis edilmesinde emeği geçen Vakıflar Bölge Müdürlüğümüze ve Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyoruz." dedi.
Taş Mescit'in aslına uygun olarak hizmet vereceğini vurgulayan Ayrancı, şöyle devam etti:
"Buranın hem şifahane, hem darülhadis hem de semahane fonksiyonları bizim üniversitemiz bünyesinde varlığını devam ettirecek. İslami İlimler Fakültesine bağlı olarak ağırlıklı olarak hadis okulu olarak hizmet verecek. Bunun dışında şifahane olma özelliğini sürdürmek maksadıyla Sağlık Bilimleri Fakültemiz de bir hizmetini burada sürdürecek. Ayrıca Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde İslami müzik yapan korolarımız için de bir bölümünü ayıracağız. Taş Mescit'te 3 fakülte aslına uygun olarak hizmet verecek. Bu hizmetlerden dolayı burası halka kapatmayacağız. Çankırı'dan, hem ülke genelinden hem de yurt dışından gelen misafirlerimize buranın kapısı hep açık olacak. Ziyaretçilerimize kültürümüzü tanıtmaya da devam edeceğiz. "
Taş Mescit gibi tarihi derinlikleri olan bir yapıda hizmet verecek olmaktan büyük mutluluk duyduklarını anlatan Ayrancı, "Bu yapıyı vakıflardan teslim aldık. Taş Mescit medeniyet ve kültürümüzün kalbi olarak varlığını sürdürecek. Buranın tarihi kimliğine uygun olarak hizmete açılacağından ve eski parlak medeniyet günlerimizi yansıtacağından kimse şüphe duymasın." diye konuştu.
Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü Hayır İşleri Müdürü Ziya Bal ise Taş Mescit'in onarımının tamamlanmasının ardından amacına uygun olarak hizmet vermesi için üniversiteye verildiğini söyledi.
Yapının çok köklü bir tarihi bulunduğunu kaydeden Bal, "Anadolu'nun en eski hadis okulu ve şifahanelerinden biri olan Taş Mescit'in aslına uygun olarak kullanılacak olmasından çok mutluyuz. Burada öğrenciler yetiştirilecek olması beni şimdiden heyecanlandırıyor." ifadelerini kullandı.