Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, bir havzada hangi ürün verimli ise o havzada o ürüne prim desteği verdiklerini belirterek, "Şu anda biz Türkiye'nin bütün havzalarında, hangi ilçeyi, hangi ili isterseniz bilgisayarın tuşuna basıyoruz ve hangi ürünler tavsiye ediliyor, hangi ürünler verimli tespit ediyoruz. Şu anda ürünlerden 17 tanesini verdiğimiz tarımsal desteği bu modelle ilişkilendirdik' dedi.
Ankara Genç İş Adamları Derneği'nce (ANGİAD) Rixos Otel'de "Gündem 06 Toplantısı" düzenlendi.
Bakan Eker toplantıdaki konuşmasında, Ankara'nın başkent oluşu nedeniyle siyasi sorunların ön planda yer aldığı bir kent haline geldiğini vurguladı.
Başkentin 1 milyon 200 bin hektar tarım arazisine sahip olduğunu belirten Eker, siyasi gelişmeler nedeniyle bu denli büyük potansiyelin göz ardı edildiğini dile getirdi.
Ankara'nın, tarihsel markası tarım olan Türkiye'nin önemli tarımsal ürünlerine isim verdiğini anlatan Eker, 4-5 milyon insanın yaşadığı Türkiye'de başkentin, birçok zirai ürün yetiştirilmesine müsait olduğunu söyledi.
Bakan Eker, tarım alanında yaptıkları yasal düzenlemelere ilişkin de bilgi verdi. Tarım Kanunu'nun 2006'da yürürlüğe girdiğini anımsatan Eker, organik tarım ve tarım sigortası alanlarındaki yasal düzenlemelerin de hükümetleri döneminde yürürlüğe girdiğini hatırlattı.
Türkiye'de 25 milyon hektar tarım arazisinin yaklaşık 7 milyon kişi tarafından işlendiğini söyleyen Eker, hükümetleri döneminde bu alan üzerinden elde edilen hasılatın 62 milyar dolara yükseldiğini bildirdi.
Türkiye'nin tarım ihracatına ilişkin de bilgi veren Eker, Türkiye'nin bugün 186 ülkeye, bin 536 çeşit tarımsal ürün ihraç ettiğini kaydetti.
Bakan Eker, çiftçiye yönelik destekleme kapsamında bu yıl 7,2 milyar lira bütçe ayrıldığını belirterek, bu ay itibarıyla 7 milyar liralık hibenin çiftçinin cebine girdiğini kalan kısmın da yıl sonuna kadar dağıtılacağını kaydetti.
Bakan Eker, Türkiye'de tarımsal destek konusunda yeni bir uygulamayı devreye sokacaklarını açıkladı. Türkiye'de 24 milyon hektarlık tarım arazisinin bulunduğunu anımsatan Eker, bu arazinin her 2,5 dönümlük bölümü için veriler kullanarak, tarımsal özelliklerinin belirlendiğini anlattı. Eker sözlerini şöyle sürdürdü:
"Topoğrafya iklim toprak verilerini kullanmak suretiyle hangi ürün hangi verimlilik seviyesinde yetiştirilebilir, bunun haritasının çıkardık. Bu şu anda elimizde var. Bunun için 2 sene çalıştık, üniversitelerden de destek aldık. Şu anda biz Türkiye'nin bütün havzalarında, hangi ilçeyi, hangi ili isterseniz bilgisayarın tuşuna basıyoruz ve hangi ürünler tavsiye ediliyor, hangi ürünler verimli tespit eriyoruz. Şu anda ürünlerden 17 tanesini verdiğimiz tarımsal desteği bu modelle ilişkilendirdik.
Eğer bir havzada bir ürün verimli ise, o havzada o ürüne prim desteği veriyoruz. Eğer verimli olmayan bir ürünü o bölgede ekmeğe kalkarsa biz diyoruz ki arkadaş sen yanlış bir iş yapıyorsun, bundan kar elde edemezsin. O yanlışa bizi ortak etme. Sen bu ürünü dikmekte, ekmekte ısrar edersen ben bu ürün için destek vermem. Bunu kendi imkanlarınla yap, riskini al."
-"AOÇ'nin 26 bin dönüm arazisi ağaçlandırılmış ve yeşil"-
Eker, Ankara'da tarımsal anlamda büyük bir potansiyel bulunduğuna işaret ederek, başkentin organik ve iyi tarım uygulamalarına çok müsait bir coğrafya olduğunu belirtti.
Ankara'da "lisanslı depoculuk" uygulamalarının başladığını anlatan Eker, genç iş adamlarının bu alana eğilebileceğini söyledi.
Eker, Atatürk Orman Çiftliği'ne (AOÇ) ilişkin son dönemde çeşitli eleştirilerin yapıldığını anımsatarak, kuruluşun faaliyetlerine ilişkin bilgi verdi. AOÇ'nin Atatürk'ün vefat ettiği 1938 yılında 55 bin dönüm arazisi bulunduğunu kaydeden Eker, bunun 1938-1950 yılları arasında 8 bin 400 dönümünün, 1950-1960 yılları arasında 11 bin 350 dönümünün, 1980- 1983 yılları arasında ise 2 bin 400 dönümünün verildiğini bildirdi.
Eker, "Yaklaşık 22 bin 150 dönüm biz hükümete gelmeden önce verilmiş. Biz geldiğimizde AOÇ'nin 33 bin dönüm arazisi vardı. 1925-2002 yılları arasında bu arazinin 4 bin 500 dönümü ağaçlandırıldı. Biz son 10 yılda ise AOÇ'nin 18 bin 500 dönümünü ağaçlandırdık. Şu anda 33 bin dönümlük AOÇ arazisinin 26 bin dönümü ağaçlandırılmış ve yeşil halde, kalan kısmı ise üretim alanları ve binalardan oluşuyor. Buraya 2 milyon 200 bin ağaç diktik. Şimdi ben size soruyorum: Kim burayı talan etti, kim burayı ağaçlandırdı"
Eker, AOÇ arazisinin kavşak yapımında kullanıldığı gerekçesiyle basın açıklamaları yapıldığını hatırlatarak, "Hiçbirimizin Demetevler'den Kızılay'a bisikletle veya yürüyerek gelme zorunluluğumuz yok. Demiryolu oradan geçiyor, bu nedenle hemzemin geçit var. Yol da kavşak da elbette yapılacak" diye konuştu.
Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonları Başkanı Erkan Güral, hükümete iş adamlarına yönelik desteklerinden ötürü teşekkür etti. Güral,hükümetin bundan sonraki çalışmalarına da destek vereceklerini ifade etti.
ANGİAD Başkanı Abdullah Değer de 4. kez düzenlenen Gündem 06 toplantısı ile başkentin konuşulmayan, tartışılmayan meselelerine çözüm getirmeyi hedeflediğini söyledi. Değer, gelecek yıl Ankara Finans Zirvesi'ni gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından 20 dönümlük AOÇ arazisinin ANGİAD adına ağaçlandırılmasına ilişkin bir protokol imzalandı. Ayrıca, Bakan Eker'e gecenin anısına plaket sunuldu.
Muhabir: Seval Ocak / Tuğba Özgür Durmaz / Şenay Ünal
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz