Kardiyoloji uzmanı Doç. Dr. Yelda Tayyareci, gençlerde kalp krizi riskinin düşük olduğunu ancak daha ölümcül seyrettiğini belirtti.
Doç. Dr. Tayyareci, yaptığı açıklamada, “Kalp damarlarının tıkanması, daha çocukluk çağında beslenme bozuklukları ve genetik yatkınlık ile ilişkilidir. Sigara kullanımı, damar sertliği ve buna bağlı olarak gelişen damar tıkanıklığını artırıcı etki gösterir. Bu nedenle özellikle sigara içen, düzensiz ve yüksek kolesterol içerikli diyet ile beslenen, düzenli egzersiz yapmayan genç kişilerde kalp krizi geçirme riski bulunuyor” dedi.
Kalp krizine kadar gidebilen damar tıkanıklığının oluşmasının uzun bir süreç olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Tayyareci, “Kalp damarlarının tıkanması yavaş yavaş ve uzun bir zamanı kapsarsa kalp kendini bu duruma hazırlar. İleri yaştaki kişilerde kalp krizi meydana geldiğinde, kalp bu süreçte hazırladığı 'kollateral damar' denilen yan yollar aracılığıyla kalbe oksijen götürmeye devam eder. Ancak genç yaşta geçirilen ani kalp krizlerinde kalp bu duruma hazırlıksızdır. Bu yan yollar henüz oluşmamıştır böylece sonuç daha ölümcül olur” diye konuştu.
KALP VE DAMAR SAĞLIĞI
Ani kalp krizi riskini azaltmak için en önemli faktörün doğru beslenme, stressiz ve aktif bir yaşam olduğunu belirten Doç. Dr. Tayyareci, Omega 3 yağ asitlerinin kalp ve damar sağlığı üzerinde çok olumlu etkileri olduğunu ifade etti. Tayyareci, “Omega 3 damar sertliği oluşumunu önlüyor, kan basıncını düşürerek ritm bozukluklarını ve kan şekerini düzenleyici bir etki yapıyor. Geçtiğimiz günlerde Harvard Tıp Fakültesi’nde, 16 yıl süren 2 bin 700 sağlıklı kişi üzerinde yapılan araştırma sonuçları, Omega 3‘ün kalp damar hastalıklarından ölüm riskini yüzde 27 oranında azalttığını gösterdi. Özellikle de 3 ana Omega 3 yağ asidinden biri olan DHA’nın (dokozohegzanoik asit) kalp krizinden ölümleri yüzde 40 oranında, ritm bozukluğuna bağlı gelişen ölümleri ise yüzde 45 oranında azalttığını ortaya koydu. Ayrıca kandaki Omega 3 seviyeleri ile inme ve ölümcül olmayan kalp krizi arasında da önemli bir ilişki olduğu gösterildi ancak ne yazık ki, Omega 3 yağ asitlerini vücut kendisi yapamıyor ve bunları mutlaka dışarıdan almak gerekiyor Özellikle uygun ortamda yetişmiş, yağlı balıklardan somon ve sardalya Omega 3 açısından en zengin balık çeşitleri. Yine diğer deniz ürünleri de değişen oranlarda Omega 3 içeriyor. Balık yeme şansımız yoksa, ceviz, fındık, badem, ıspanak, brokoli, marul, semizotu gibi yeşil yapraklı sebzeler, keten tohumu, soya yağını tüketmek önemli" şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz