Ankara, 2. Sanayi Fuarı’na Gün Sayıyor

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, 20-24 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek ANSAF’12’ye Ankaralıların sahip çıkmasını istedi, havaalanının yanında yapılacak fuar alanı başkentin ilk profesyonel fuar alanına kavuşacağını söyledi.

Ankara 2. Sanayi Fuarı 20-24 Kasım 2012 tarihleri arasında Atatürk Kültür Merkezi’nde Forum Fuarcılık ve Geliştirme A.Ş. ve ASO işbirliği ile düzenlenecek. İkinci defa düzenlenecek olan ve Türkiye’nin sanayi potansiyelinin görülmesi açısından büyük önem taşıyan ANSAF’12, Ankara ve çevre illerindeki sanayicileri, alıcıları, işbirliği yapabilecekleri firma ve kuruluşlarla ayrıca komşu ve çevre ülkelerdeki yatırımcıları ağırlayacak, komşu ve çevre ülkelerden alım heyetleri programları organize edilecek.

25 bin metrekare alanda organize edilecek ANSAF’12, 300 firmanın katılımıyla gerçekleşecek ve yaklaşık 40 bin profesyonel ziyaretçiyi ağırlayacak. Başkentin gelişimi, tanıtımı ve sanayi potansiyelinin görülmesi açısından büyük önem taşıyan, ANSAF’12’ye yönelik Ekonomi Bakanlığı organizatörlüğünde alım heyeti organizasyonu düzenlenecek. Fuar kapsamında İran, Irak, Ürdün, Suudi Arabistan, Mısır, Yemen, Libya, Cezayir, Fas, Tunus, Sudan, Gürcistan, Azerbaycan, Bosna Hersek, Makedonya, Kosova, Türkmenistan, Rusya, Hırvatistan, Tacikistan ve Arnavutluk’tan kurum ve kuruluş temsilcileri ile firma yetkililerinin katılımıyla bir alım heyeti organizasyonu yapılacak. ANGİAD’ın sponsoru olduğu ANSAF’12, makine sanayi başta olmak üzere otomasyon, hidrolik pnomatik, depolama istifleme, ısıtma ve soğutma sistemleri, elektrik panoları, inşaat ve iş makineleri üreten firma, kurum ve kuruluşları bir araya getirecek.

“ANKARA İSTANBUL’UN KARŞISINDA KAYBEDİYOR”

Düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalarda bulunan ASO Başkanı Nurettin Özdebir, Ankara’nın ulaşılabilirliğinin artırılması için başlatılan çalışmaların olumlu sonuç verdiğini söyleyerek şu ifadelerde bulundu: “Ankara’nın her geçen gün bir takım değerlerini kaybettiğini, İstanbul’un karşısında devamlı kaybeden bir şehir olma hüviyetini muhafaza ettiğini maalesef görüyoruz. Bununla ilgili Ankara’daki sivil toplum örgütleri son derece uyumlu bir dönem yaşıyor. Bir inisiyatif başlattık ASO olarak. Ankara’nın ulaşılabilirliğini artırmak için bir çalışma başlattı, bu çalışma ile Ankara’ya direkt uçuşlar, Ankara’dan direkt uçuşların sayısının artırılmasıyla ilgili 2007 yılında seri toplantılar yapmıştık. Memnuniyetle izliyoruz ki o günden bu güne yüzde 100’ün üstünde bir artış oldu. Şehirlerin gelişmesinde, ticaretin ve turizmin canlanmasında direkt uçuşların önemi çok fazla. Bir şehre eğer doğrudan doruya ulaşamıyorsanız yurtdışında köy olarak addediliyor. Bu anlamda olumlu gelişmeler oldu. Bunlardan bir tanesi de başlayan hızlı tren çalışmalarıyla beraber Ankara tren hatlarının bir düğüm noktası ilan edildi. Bu çalışmalar önümüzdeki seneler içerisinde daha da gelişerek, bugün Eskişehir ve Konya’ya giden trenler İstanbul’a İzmir’e, Antalya’ya, Sivas’a, Kars’a hatta demir ipek yolu projesiyle Çin’e kadar uzayacak. Bu da Ankara’nın ulaşılabilirliğini ve ekonomik değerini canlandıracak bir proje.”

BAŞKENTE 1 MİLYON 800 BİN METREKARELİK FUAR ALANI

Havaalanı yanında yapılması planlanan profesyonel fuar alanının Ankara’nın sosyal ve ekonomik hayatına önemli katkılar sağlayacağının altını çizen ATO Başkanı Nurettin Özdebir, “Ankara bir başkent olmasına rağmen bir fuar yeri yoktu. Bugün Anadolu’nun birçok şehrinde fuar düzenlenirken Ankara’da fuarlar maalesef çadırlarda yapılıyordu. Bu konuya da dikkati çekmek üzere 2010 yılında 2 senede bir tekrarlamak üzere ‘ANSAF’ diye bir fuar başlattık. İlk fuarı organize sanayi bölgesinin bahçesinde yapmıştık. O fuara bütün kabine üyeleri geldi, onlara fuarı gezdirdik ve Ankara’ya böyle çadırda fuar yapmanın yakışmadığını anlattı. Bu çabamız bir ses verdi, son seçimlerde Sayın Başbakan tarafından Ankara’da yapılacak projelerden birisi olarak dillendirildi ve bununla ilgili çalışmalarımızı hızlandırdık. O günden sonra bir fuar şirketi kuruldu, bununla ilgili bir Bakanlar Kurulu Kararı çıktı. Havaalanının hemen yanında 1 milyon 800 bin metrekarelik hazine mülkiyetinde bir alan oluşturulmuştu, Bakanlar Kurulu Kararı ile bu bölge 3 milyon metrekareye çıkartılarak kentsel dönüşüm kararı çıkartıldı. Fuar çalışmaları devam ediyor, projeler çiziliyor. Bir aksilik çıkmazsa önümüzdeki hafta içinde projeleri yönetim kuruluna gelecek ve göreceğiz. Bu fuar alanının yanında birde film platoları yapılıyor. Biz Ankara olarak bu işin pek farkında değiliz. Film sanayisi İstanbul’da yerleşmiş durumda, ancak İstanbul’da da yeterli stüdyolar olmadığı için pek çoğu uygun olmayan mekanlarda veya Bulgaristan’daki platoları kullandıklarını duyuyoruz. Fuar alanı ile birlikte film platolarının yapılması Ankara’nın sosyal ve ekonomik hayatına olumlu etkileri olacaktır” dedi.

“HEDEFİMİZ ULUSLARARASI BİR FUAR”

Ankaralılardan fuara sahip çıkmalarını isteyen Nurettin Özdebir, “Hedefimiz Ankara’da mahalli bir fuar yapmak değil, 1 milyon 800 bin metrekarelik bir alan sadece Ankara’da üretilen ürünlerin sergilendiği bir sergi alanı haline gelmesini istemiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentine yakışır uluslararası fuarların düzenlenmesini istiyoruz. Bu fuar alanı 2013 yılında biterse ANSAF’ın uluslararası bir fuar haline gelmesini sağlayacağız. Tabi ki bunların yanı sıra bir takım ihtisas fuarları da kurulabilir. Havacılık ve Uzay Organize Sanayi Bölgesi kurulması çalışmaları devam ediyor. Orada kurulacak bir küme ile birlikte havacılık sanayinin merkezi Ankara olacak. Buda havacılık sanayinin ihtisas fuarlarının Ankara’da düzenlenmesi açısından önemli bir avantaj olacak. İkincisini yapacağımız ANSAF’12’ye Ankaralıların sahip çıkmasını istiyorum” diye konuştu.

“TARIM MAKİNELERİ SEKTÖRÜ HAKSIZ REKABETE UĞRUYOR”

Tarım makineleri sektörünün ciddi bir sıkıntısı olduğunu açıklayan Özdebir, “Ciddi bir haksız rekabete uğruyorlar. Tarım makinelerinde KDV oranı yüzde 8. Bu üretimi yapan firmalar bütün tedariklerini yüzde 18 ile yapıyorlar, traktörü ve diğer tarım makinelerini yüzde 8 ile satıyorlar. Dolayısıyla çok ciddi bir KDV alacakları birikiyor. Bunun için de takip eden yılın başında müracaat edebiliyorlar alacaklarını istemek için. Ortalama 12 ayı aşan bir süre sanayi işletmelerimiz sermayelerinden daha çok bir parayı KDV alacağı olarak beklemek durumundalar. Yurtdışından tarım makineleri ve traktör ithal ediyorsanız yüzde 8 ile ithal ediyorsunuz, yüzde 8 ile satıyorsunuz. Böyle ciddi bir finansman yükü altında değilsiniz. Bu sektöründe böyle ciddi bin sıkıntısı var” şeklinde konuştu.