TSK içinde bir grubun yönetime el koyduğu açıklamasıyla başlayan darbe girişimine hem ülke içinden hem de dışından tepkiler gelirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla çok sayıda kişi de sokaklara döküldü.
Krizin başlamasıyla TBMM binasının önünde giden gazeteci Onur Burçak Belli izlenimlerini BBC Türkçe'ye anlattı:
"Uçaklar Ankara üzerinde dolanmaya başladıktan yarım saat sonra, yani yaklaşık 10:30 gibi meclisin önüne gittik. Önce ortalık sakindi. Hatta çok sakindi.
"Meclisin önünde çok sayıda ambulans vardı, birkaç polis aracı da vardı ama sayıları azdı. Polisler de çok sakindi.
"Bir süre sonra halk gelmeye başladı. Bağırıp çağıranlar oldu, polis onları ikna etmeye çalıştı. Hatta bir ara "Kemalizmi yıkmaya çalışanların işi bu darbe girişimi" diyen bir adamla AKP taraftarları arasında gerginlik çıktı, onu da sakince hallettiler.
"Bu polislerin üzerinde siyah kurşun geçirmez yelekler vardı. Kısa süre sonra ikiye bölündüler, sarı yelekli polisler belirdi ortalıkta. Sarı yelekli polisler silahlıydılar ama siyahlı polislere çok yakın değillerdi. Atatürk Bulvarı tarafından geldiler.
'Yer zangır zangır titredi, halk tanklara t**ırmandı**'
"Ayağımın altında yer zangırdamaya başladı. 'Uçaklar geliyor' dedi birisi ama bu öyle bir zangırdama değildi, daha derinden, daha gümbür gümbürdü.
"Bir baktık önümüzden tanklar geçti, çok sayıda.
"Halk onlara doğru koşmaya başladı. 'Dik dur eğilme, bu millet seninle!' diye bağırıyorlardı. Tankların üstüne tırmandılar. Tahminimce sivillerin toplamı birkaç yüz kişi kadardı.
"Tanklar ateş açtı, ama hedef gözeterek değil, sanırım insanları uzaklaştırmak için. İnsanlardan bazıları tanklardan inmemekte direndi.
"Tankın biri, insanları üzerinden silkelemek için ileri geri gitti. İnsanlar inmedi, o da son gördüğümde üzerindekilerle beraber Tunalı'ya doğru yoluna devam ediyordu.
"Yaralanan kimse görmedim.
"Bu sırada üzerimizde yeniden uçaklar uçmaya başladı ve polisler oradan ayrılmamızı istediler. Arabamızla Çankaya Köşkü'ne doğru gittik.
"Köşk yakınlarında siyahlı polisler bizi durdurup devam edemeyeceğimizi söylediler. Kendi güvenliğimiz için de uzaklaşmamız gerektiğini söylediler.
"Geri döndük, bu sefer köşkün öteki tarafında sarı yelekli polisler bizi durdurdu. Bizim gibi onlarca araç vardı aynı durumda. Aracımızı terk edip yaya devam etmek zorunda kaldık.
"Bu arada Çankaya Köşkü'ne yanaşan beyaz minibüslere birşeyler yüklediklerini gördüm.
"Şimdi bir yere sığındık, hala üzerimizde savaş uçakları uçuyor. Arkalarından alevler çıkıyor, sanırım olası füze saldırılarını engellemek için."