Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği'nin açıkladığı rapor, Türkiye'de estetik çılgınlığını gözler önüne serdi. Daha önce sadece yetişkinler için konuşulan estetik operasyonlar, sosyal medyanın etkisiyle çocuk yaşlara indi. Uzmanlar ergen psikolojisi açısından çok ciddi sonuçlarının olduğu yönünde ebeveynlere uyarılarda bulundu.
Habertürk'te yer alan habere göre tasarlanmış bir beden arzusu estetik çılgınlığını biraz daha körüklüyor. Sadece yetişkinler değil, Çocuk yaştaki ergenlerde de estetik merakı artıyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Medikal Estetik Uzmanı Dr. Havva Nur Afsar, erkek çocuklarının da çok fazla estetik operasyon için müracaat ettiklerini söyledi. Afsar konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"İddialı dudaklar istiyorlar. Keskin çene hatları istiyorlar. Erkek çocukları da çok fazla müracaat ediyor. Açıkçası estetik bir bataklık gibi. Sonu gelmeyen bir bataklık. Kendilerini estetik yaptırınca mutlu olacaklarını zannediyorlar. Instagram'a baktığımızda herkes filtreli ve herkes filtreleri gerçek algılamaya başlıyor. Aynaya baktıklarında da o görüntüyü bulamıyorlar. Sonrasında bize geliyorlar. Çok fotoğraf gösteriyorlar, 'Hocam çenem böyle olur mu? Bunun gibi dudak istiyorum, bunun gibi burun istiyorum'. Birebir aynısının olmasını istemek bir rahatsızlık. Yaptırdıktan sonra pişman olma oranı da çok fazla. Daha geçen hafta kız çocuğu annesiyle geldi, dudağına dolgu yaptırdı. Sonra aynaya baktıkça dudağı güzel oluyor, bu sefer yanaklarım da bence olmalı. Yanaklarını yaptırıyor, bu sefer de diyor ki çenem de uygun olmalı."
Uzmanlara göre artık 12-13 yaşındaki çocuklar bile estetik yaptırmak istiyor. Kimi bedeniyle barışmak, kimi akran baskısı, kimi de sosyal medya algısından etkilenip estetik istiyor. Bu düşünceler ergenlerde ölçüsüz ve kontrolsüz estetik yaptırma isteğini körüklüyor. Uluslararası Estetik Plastik Cerrahi Derneği'nin raporuna göre Türkiye, dünyada en çok estetik işlem yapılan beşinci ülke oldu. Türkiye, dünyada burun estetiği ve botoksta birinci sırada geliyor. Uzmanlara göre erken yaşta estetik istemek aile içindeki ilişki ve iletişimin sağlıklı olmadığının da göstergesi.
Çocuk ve Ergen Psikoloğu Deniz Bozunoğulları konuyla ilgili şunları söyledi:
"Kedi gözü, tilki gözü, dolgu yaptırayım, botoks yaptırayım. Erkek çocuklar da baktığınızda kaşlarını yaptırıyorlar. Burun estetiği ve dudak estetiği erkeklerde de çok artmaya başladı. Tam doğal güzellik yansıtılmayıp, sadece bir barbie gibi giydirilmiş bedenlere maruz kalınca sürekli şu mesajı alıyoruz, sen böyle olmalısın. Sizi doğuran ve büyüten kişiler, 'Senin burnun böyle yamuk, gözlerin de böyle' diyorsa şayet o zaman çocuk zaten kendisini dünyaya getiren insanlar tarafından kabul görmediği zaman kendi bedeniyle ayrışma yaşıyor. İnsanları dış görünüşüne göre etiketleme varsa bu günün sonunda onların hayatına da yansıyor."
Botoks ve dolgular bir zamanlar yaşlanmayı geciktirici çözümler arasında yer alıyordu. Gençlerin sosyal medya filtrelerini gerçek hayatta da istemelerinin nedeni ile son yıllarda botoks ve dolgu moda oldu. Özellikle sosyal medya paylaşımlarındaki dolgun dudaklar, belirgin çene hatları, keskin elmacık kemikleri gençlerden oluşan dev bir pazar yarattı.
Bir genç estetikle ilgili "Tam olarak çirkin olduğum için değil, kusursuz görünmek istiyorum. Yaşın bir önemi yok." derken bir başka genç kız ise "Ben de şeklimi beğenmediğim için istiyorum." ifadelerini kullandı.
18 yaşını tamamlamayan hastaya estetik müdahale aile izniyle yapılabiliyor. Akran zorbalığı da erken yaşta estetiğin nedenleri arasında. Estetik operasyonlarda bıçak altına yatanlar arasında 10 yaşında çocuklar bile var. Ancak bu yaşlarda yapılan estetiğin uzmanlar tarafından çok ciddi sonuçları olduğu da belirtildi.