'Anne ve bebeği takip' şartı tüp bebek merkezlerini ikiye böldü

ANKARA (ANKA) - Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Doğum Hastanesi'nde bir ayda 49 bebeğin hayatını kaybetmesinin ardından Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın, embriyo transferi sayısının 3'ten 2'ye indirileceğini ve tüp bebek merkezlerine ilişkin yeni kuralların getirileceğini açıklaması üzerine tüp bebek merkezleri ikiye bölündü. Düzenlemeyle merkezlere, riskli gebenin takip edilebileceği, doğumun ve gerekiyorsa bebeğin yoğun bakımının da yaptırılabileceği bir merkez olması şartının koşulacağının açıklanmasının ardından, birçok tüp bebek merkezi bu uygulamaya karşı çıkarken, bazıları ise düzenlemeye destek verdi.
Sağlık Bakanlığı'nın bebek ölümlerinin ardından tüp bebek merkezlerini yakın takibe alacağı düzenlemede, anne rahmine çok sayıda embriyo yerleştirilmesinin önüne geçilerek, embriyo transferi sayısı 3'ten 2'ye indirilecek. Tüp bebek merkezlerine ilişkin yeni kuralların getirileceği düzenlemeye göre, bu merkezlere, riskli gebenin takip edilebileceği, doğumun ve gerekiyorsa bebeğin yoğun bakımının da yaptırılabileceği bir merkez olması şartı koşulacak. Ayrıca mevcut merkezlere, riskli yenidoğanların takibinin yapılabileceği bir yoğunbakım merkezi ile anlaşma yapma zorunluluğu getirilecek ve tüp bebek işlemlerinin yapılabilmesine, bundan böyle ancak bu koşullarda müsaade edilecek. Henüz taslak halinde olan bu düzenlemeyi Sağlık bakanı Recep Akdağ'ın açıklamasının ardından tüp bebek merkezleri de ikiye bölündü. Birçok merkez, "Bizim işimiz sadece gebeliği sağlamak, devamı bizi ilgilendirmez" derken, bazı merkezlerden de Sağlık Bakanlığı'na destek geldi.

Reklam
Reklam

-"AMAÇ SADECE GEBELİK DEĞİL EVE CANLI BEBEK GÖTÜREBİLMEK"

Bu merkezlerden biri olan Maya Tüp Bebek Merkezi Tıbbi Direktörü Op. Dr. Osman Denizhan Özgün, Sağlık Bakanlığı'nın konuya ilişkin çalışmalarını, yerinde bir karar olarak nitelendirerek "Bir tüp bebek merkezinin asıl amacı, hastanın sadece gebe kalmasını sağlamak değil, çiftlerin evlerine canlı ve sağlıklı bebek götürebilmelerini temin etmektir" dedi. Op. Dr. Özgün, bir tüp bebek merkezinde olmazsa olmaz birimleri de sıralayarak "Tedavi için gerekli cerrahi işlemlerin yapılabileceği tam teşekküllü en az bir ameliyathane, doğum yaptırılabilecek bir alt yapı, yetişkin yoğun bakım odası, riskli yenidoğanların takibinin yapılabileceği ‘yenidoğan yoğunbakım ünitesi' ve donanımlı hasta odaları bulunmalıdır" diye konuştu. Tüp bebek tedavisi uygulayan bir merkezde bu koşulların bulundurulmasının her şeyden önce anne-baba adayları için yaşamsal önem taşıdığına işaret eden Op. Dr. Özgün, "Örneğin yumurta toplama, testis biyopsisi, diagnostik laparoskopi, histereskopi gibi rutin olarak uygulanabilen cerrahi işlemler; gerekli alt yapı bulundurulmazsa hasta açısından hayati risk taşıyabilir" dedi.

Reklam
Reklam

UYGULAMA TÜRK SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN ÖNÜNÜ AÇACAK-

Sağlık Bakanlığı'nın gündeme getirdiği uygulamalar için gerekli yasal düzenlemelerin, vakit kaybedilmeden hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Op. Dr. Özgün şunları söyledi:
"Bakanlığın bu yaklaşımı sonucunda; anne-baba adayları ile doğacak bebekleri, tıbbi hizmetlerden en üst düzeyde ve dünya standartlarında, eksiksiz yararlanabileceklerdir. Yeni uygulamalar, ticari kaygıdan uzak, bilimsel ve tıbbi hizmet sunumu açısından dünya standartlarında kabul gören, tüp bebek merkezlerinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Gerek kamu bünyesindeki gerekse özel tüp bebek merkezlerinin sağlık gibi önemli bir konuya sözde değil özde yaklaşmaları gerekmektedir."

-EMBRİYO TRANSFERİNİN 3'TEN 2'YE DÜŞÜRÜLMESİ BAŞARIYI DEĞİL, RİSKİ DÜŞÜRÜR-

Op. Dr. Özgün, yanlış yaklaşılan bir diğer konunun da embriyo transfer sayısı olduğunu söyledi. Op. Dr. Özgün, fazla sayıda embriyo transferinin, başarı oranlarını değil, riskli gebelik oranlarını artırdığını vurgulayarak "Bu nedenle transfer edilecek embriyo sayısının üçten, ikiye düşürülmesi de yerinde bir karardır. Burada önemli olan asıl husus, transfer edilen embriyoların sayısı değil kalitesidir. Çiftler, bilimsel bir tavırla, sürekli ve dikkatli bir şeklide değerlendirilerek tedavi edildiğinde, sağlıklı gebeliklerin elde edilmesi mümkündür" dedi.

Reklam
Reklam

-KOŞULLARI SAĞLAYAN MERKEZLER TÜP BEBEK TEDAVİ RAPORU VEREBİLMELİ-

Op. Dr. Özgün, Sağlık Bakanlığı'nın tüm bu koşulları sağlayan özel merkezlere, ‘tüp bebek tedavi raporu' verme hakkını tanıması için de bir çağrıda bulunarak; halkın kaliteli hizmete erişimini kolaylaştırması ve rekabet koşulları açısından da bu uygulamanın gerekli olduğunun altını çizdi.(ANKA)