Anneleri öldürülen kardeşlere ikinci büyük acı

Kayseri’de anneleri, babaları tarafından öldürülen iki küçük kız yüzlerce kişi önünde aynı acıyı bir kez daha yaşadı.

Develi’de 5 Kasım’da , ayrıldığı eşi tarafından bıçaklanan öldürülen Leyla B. için Ak Parti Develi Kadın Kolları tarafından Develi Belediyesi Mustafa Aksu Kültür Merkezinde düzenlenen etkinlikte, Diyanet İşleri eski başkan yardımcısı ve Kayseri eski müftüsü Necmettin Nursaçan tarafından konferans verildi.

“ANNELERİNE YAZDIKLARI MEKTUP HERKESİ AĞLATTI”
İslam’da İnsan Haklarının önemine değinen Necmettin Nursaçan, tüm insanların haklarını ayet ve hadislerle dile getirdi. Konferans sonunda bıçaklanarak öldürülen Leyla B.’nin fotoğrafı sahneye yansıtılırken, kızları Eda U. (10) ile Seda U.’nun (8) annelerine yazdıkları özlemlerini dile getiren mektup okunmaya başlayınca izleyiciler ve konferansı veren Necmettin Nursaçan hoca ve çocuklar gözyaşlarına hakim olamadı.

Reklam
Reklam

İki küçük kızın o an yaşadıkları ise ayrı bir tartışma konusu oldu. Şiddete karşı iyi niyetle düzenlenen bu etkinlikte kız çocuklarının gözyaşları içinde kaldıkları sahnenin çocuklara hak ihlaliyle uygulanan şiddetin başka bir çeşidi olarak yorumlandı.

“KÖTÜ BİR NİYETLE YAPILMAMIŞ OLABİLİR AMA…”
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (E.Ü.T.F.) Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve E.Ü.T.F. Çocuk Koruma Birimi Başkanı Prof. Dr. Cahide Aydın iki kız çocuğunun yaşadığı tabloyu değerlendirdi:

Cahide Aydın , “Aile içi şiddet konusunda toplumun her bireyinin bilgi ve farkındalığının artması; şiddettin önlenmesine konusunda devletin ilgili tüm kurumları, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerine görev düşmektedir. Ek olarak, aile içi şiddete uğrayan kadın ve çocuklara, travmayla başa çıkabilmeleri için psikolojik/psikiyatrik yardım gerekir. Annelerinin ölümüne yol açan bu şiddet olayında, çocukların ciddi bir ruhsal travma ile yüz yüze oldukları düşünülür. Bu çocukların, hem geleceklerinin uygun koşullarda yeniden şekillendirilmesi, hem de post travmatik ruhsal sorunlarının tedavisi gerekir. Ancak, resimlerde görünen tablo, topluluk önünde çocukların afişe edildiğini ve travmanın yeniden yaşantılanmasına neden olma riskini taşıdığını düşündürmüştür. Bu uygulama kötü bir niyetle yapılmamış olabilir. Fakat, maksadı aştığı ve çocukların ruhsal olarak daha fazla travmatize olmalarına neden olabilecek bir nitelikte olduğu görünmektedir. Ek olarak, çocuk hakları açısından da, kimlikleri belli olacak ve kendileri açıkça topluluk önünde gösterilecek şekilde ‘sergilenmeleri’ uygun olmayan bir durumdur” dedi.

Reklam
Reklam