Mehmet ÇINAR/ANTALYA, Antalya'da iş dünyasını temsil eden üç odanın başkanları, artan terör olayları nedeniyle ortak toplantı yaptı. Antalya Ticret ve Sanayi Odası'ndaki Başkanlar adına açıklamayı ATSO Başkanı Davut Çetin okudu. Büyük bir yas içerisinde, kalplerinde acıyla yaşadıklarını belirten Davut Çetin şöyle dedi:
"Bu büyük acı ve üzüntüye rağmen, Antalya iş dünyasının temsilcileri olarak, büyük milletimize seslenmek istiyoruz. Vatanın bölünmemesi için hayatlarını feda eden kahraman şehitlerimizin isimleri, vatanın her yerinde sonsuza kadar yaşayacak ve her zaman minnetle anılacaktır. Şehitlerimizin çocukları, eşleri, aileleri büyük milletimiz için her zaman kutsal emanetler, milletimizin gurur vesilesi olarak kalacaklardır."
BÖLGEDE GÜVENLİK ZAAFİYETİ
Terörün, bu topraklarda yıllardır kendini gösterdiğini kaydeden Çetin, şöyle konuştu:
"Ama hiçbir dönemde son 2 aydaki azgınlığını gösterememiştir. Siyaset kurumunun kendi kendini kilitlemesi ve bölgede yaşanan güvenlik zaafiyeti bu azgınlığa adeta kucak açmıştır. Unutulmamalıdır ki; hiçbir iktidar, hiçbir makam yiten canlarımızın saçının bir teli bile etmez. Tepeden tırnağa bütün siyaset erbabı bunu böyle bilmelidir. Bazı siyasilerin, bu tarifsiz acımızdan, fayda sağlamak için çabaladıklarını görmek bizleri daha da derinden üzmektedir. Vatan yangın yerine döndürülmüşken siyasilerden beklentimiz ülkeyi vasat siyaset tuzağından biran önce çıkarmalarıdır. Bunun ilk adımı da, milli iradenin bir bütün olarak tecelli ettiği yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin KURTULUŞ SAVAŞI'NDA AÇIKTI
Terörü dizginlemenin yollarından birinin kolluk kuvvetleri ise diğerinin de TBMM'nin aktif olarak çalışması olduğuna işaret eden Davut Çetin, Kurtuluş Savaşı sırasında bile TBMM'nin açık ve faaliyetlerini en etkili şekilde yerine getirdiğini hatırlattı.
Son günlerde şehit cenazeleriyle birlikte yaşanan olaylarda, bütün uyarılara rağmen, etnik nefret ve bölünme tuzağına düşüldüğünü gösterdiğine değinen ATSO Başkanı Çetin, sağduyu ile gösterilmesi gereken tepkilerin, amacını aştığı, galeyana, yakıp yıkmaya dönüştüğünü söyledi. Herkesin demokratik protesto hakkı olduğu ve bu hakkı sonuna kadar kullanması gerektiğini kaydeden Çetin, "Ancak, otobüslerin taşlanması, dükkanların yakılıp yıkılması, masum insanların hedef alınması asla ve asla meşru görülemez ve gösterilemez" dedi.
TURİZME ETKİSİ
Terör saldırıları ve Antalya'da işyeri yakmalara varan olayların turizm sektörüne etkileri de değerlendirildi. ATSO Başkanı, şu anda bile bazı ülkelerin vatandaşlarını geri çağırmaya başladığını, önümüzdeki yıl daha da ciddi sıkıntılar yaşanacağının açık olduğunu ve bir an önce bu olayların sona erdirilmesi gerektiğini söyledi.
GÜVEN VE HUZUR ORTAMI SAĞLANMALI
Son günlerdeki açıklamalarında ekonomiyi, gelişmeyi, doları, borsayı, bankaları falan unutmuş durumda olduklarına dikkat çeken ATB Başkanı Ali Çandır da şöyle konuştu:
"Ülke yangın yerine dönmüş. İnsanlar gencecik evlatlarını kaybederken ekonomiye odaklanmak doğrusu içimizden çok gelmiyor. Kaldı ki güven ortamının olmadığı yere ne turist gelir, ne yatırımcı, ne ticaret olur, ne de kazandığınız parayı harcayabilirsiniz, ne de para harcayabilmek için olanaklar bulabilirsiniz. O nedenle ülkenin en büyük önceliği güven huzur ortamının sağlamasıdır. Hepimizin odaklanması gereken nokta burasıdır." AESOB Başkanı Abdullah Sevimçok, Antalya'da 20'ye yakın işyerinin yakıldığı veya zarar gördüğünü belirterek, "20- 25 olması önemli değil, onun etkisi o bölgeyi komple yakıp kavuruyor. İnsanlar demokratik tepkilerini oraya koyabilir ama kimsenin malını yakmaya, işyerini yıkmaya hiçbirimizin hakkı yok" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz