‘antik Yunan Döneminde Spor Ve Yarışma Kültürü’ Konferansı

Mersin Üniversitesi’nde (MEÜ), ‘Antik Yunan Döneminde Spor ve Yarışma Kültürü’ konulu konferans düzenlendi.MEÜ’den yapılan yazılı...

Mersin Üniversitesi’nde (MEÜ), ‘Antik Yunan Döneminde Spor ve Yarışma Kültürü’ konulu konferans düzenlendi.

MEÜ’den yapılan yazılı açıklamaya göre, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu ile Akdeniz Oyunları Koordinatörlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen konferans Prof. Dr. Uğur Oral Konferans Salonu’nda gerçekleşti. Konferans, New School Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yunus Tuncel tarafından verildi. Yunus Tuncel, sporun yarışma, oyun, maç, görüntü, insanların seyrettiği bir şey, eğitim ve terapi gibi pek çok tanımının yapıldığını söyledi. Spor felsefesinin branş olarak Amerika’da başlayan oldukça yeni bir alan olduğunu ifade eden Tuncel, “Modern çağda felsefenin içinde yeni bir alan olsa da Antik Yunan dünyasına baktığımızda sporun ve felsefenin iç içe olduğunu görüyoruz. Hatta sporcu filozoflar bile var. Bunlardan en ünlüsü Plato’dur. Plato bir güreşçiydi. Bazı filozoflar yazılarında spor terimlerine yer verirken bazılarının da ailesi sporcuydu” dedi.

Reklam
Reklam

Olimpiyat geleneğine ilgisinin, agonizma kültüründe farklı birey ve eğilimlerin beraberce, farklılığı yok etmeden ayakta tutabilmelerinden etkilenmesiyle başladığını ifade eden Tuncel, bunun günümüzde bulunmayan özel ve önemli bir kültür olduğunun altını çizdi. Olimpiyat geleneğinin M.Ö. 776’da Yunanistan’da geliştiğini aktaran Tuncel, olimpiyatların neden o bölgede geliştiğine dair iki tezin varlığından şöyle bahsetti: “Bunlardan ilki, ölmüş olan kahramanın anısına yenisini seçme yarışıdır. İlk olarak koşu oyunlarıyla başlayan bu yarışlara daha sonra at sporları, güreş, boks ve pankration gibi 16 farklı oyun eklendi. İkinci ve daha zayıf olan tez ise o dönemde tarımda verimi artırmak ve yağmur yağdırmak için oyun ve yarışmalarla tanrıları memnun etmek yönündedir."

İlk dönem yarışlarındaki çıplaklığa da değinen Tuncel, buradaki çıplaklığın sembolik olduğunu ifade ederek, burada kişinin her türlü dış etkenden sıyrılarak kendi gücü ve yetenekleriyle mücadele etmesinin söz konusu olduğunu kaydetti. Yenmenin ve yenilmenin yarışma kültürünün bir parçası olduğunu aktaran Tuncel, “Yenilmek olmazsa daha üstün şeyler yaratılamaz. Olimpiyatta yenilen de tekrar güçlenip yeniden yarışmalara katılıp mücadelesini sürdürebilir” diye konuştu.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz