Apartmanın Iki Katında "antika Eşya" Sergiliyor

BÜŞRA NUR ÖZCAN - Bursa'da bir ahşap ustası, yıllardan beri topladığı yaklaşık 20 bin parça antika eşyayı, dört katlı apartmanının iki katında sergiliyor. Merkez Nilüfer ilçesi Karaman Mahallesinde apartmanının bir katını antika deposu olarak kullanan, iki katında da antikaları sergileyen 45 yaşındaki ahşap ustası Murat Seren'in koleksiyonunda, gramofon, pikap, daktilo, televizyon, piyano, plak, kaset gibi eşyalar bulunuyor. Antika eşyalar ve çalan plaklarla ziyaretçileri adeta geçmişten bugüne yolculuğa çıkaran Seren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1987'den beri antika işleriyle uğraştığını söyledi. Kentteki antikaların başka bir şehre gitmemesi amacıyla böyle bir yer kurduğunu belirten Seren, "Daha önceden arkadaşlarımı topladım, 'Dernek kuralım' tavsiyelerinde bulundum. Böylece 7 arkadaşla 'BursAntik' adı altında Bursa Antikacılar Derneği'ni kurduk ve şu anda 30-35 üyemiz var" diye konuştu. İlk önce zemin katta sergilediği eşyaların yeterince kimse tarafından görülmediğini, zamanla bu kata sığmadığını anlatan Seren, "Bu yüzden apartmanın ikinci katını da antikayla doldurdum. Derneği de kurarak insanlara daha kolay antikayı sergileme imkanı buldum" dedi. Seren, bir buçuk yılda eşinin de desteğiyle iki katı antikayla doldurduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "Burada büyük dedem, büyük annem ve anneannem, babam var. Burada bir tarih var. Geçmişte kimi arıyorsan burada. Babamın kullandığı eski bir pikap, dedemin kullandığı bir gramofon, amcamın kullandığı daktilo, buna benzer bir sürü eşya. Geçen sayım yapmaya kalktım ama bir hafta uğraştım, sayamadım. Ben çok koyu bir Zeki Müren hayranıyım. Zeki Müren'in 750 adet 45'liği, 150 tane long play'i, bin 500 kadar da kasedi var. Burada her objeyi antika olarak sayarsam 20 binden fazla obje var." - "Bozuk hiçbir antika yok" Türkiye'nin çeşitli kentlerindeki antika pazarlarından antika parçalar satın aldığını söyleyen Seren, "Evlerden atılan, çöplerin kenarına koyulmuş malzemeler var. Ben bunları getirip burada onarıyorum ve gün ışığına çıkartıp sergiliyorum. Buraya herkes dilediği gibi gelip bakabiliyor, 45'lik, taş plak dinleyebiliyor. Herkes, eski değerlere dokunarak, geçmişini yad edebiliyor" ifadelerini kullandı. Seren, bozuk hiçbir eşyayı sergilemediğini belirterek, şunları kaydetti: "Bozuk bir televizyon, gramofon ya da pikabı tamir edebiliyorum. Bu işi birkaç tane pikabı bozarak öğrendim. Eskiye ait yapamadığım hiçbir alet yok. Antika üzerine ne getirirseniz hepsini tamir edebilirim. Çizik taş plakları şu an günümüze tekrar taşımak çok zor. Bunların yapımı da yok. Ben bunları tamir ediyorum, yeniden gün ışığına çıkartıyorum. Çizik diye atılan, güneşte yamulan bütün plakları tamir ediyorum. Burada bir de her cumartesi bir müzayede düzenliyoruz. Herkes evinde atıl kalan antikaları buraya getiriyor, ben o eşyayı burada ben sergiliyorum ve bundan herhangi bir ücret almıyorum. Buna bir değer koyuluyor ve satılınca o kişi parasını alıyor."