Ara Güler Aphrodisias'ı nasıl keşfetti?

1964 yılında bir baraj açılışı için bölgeye gazeteci olarak giden Ara Güler açılıştan dönerken yolunu kaybeder.

1964 yılında bir baraj açılışı için bölgeye gazeteci olarak giden Ara Güler açılıştan dönerken yolunu kaybeder.


Aydın'ın Geyre beldesine bu şekilde tesadüfen giden Ara , orada köylülerin tarihle iç içe yaşadıklarını görür.


Kahvehanede tarihi eserlerin masa yapıldığını, evlerin direklerinin tarihi sutunlardan oluştuğunu, lahitler içerisinde kadınların üzüm şırası süzdüklerini görür.


Fotoğraflarını çeker ve İstanbul'a gelince araştırırFakat burasını kimse bilmemektedir, kimsenin Geyre'de yatan o muazzam tarihi kentten haberi yoktur.

Reklam
Reklam

Çektiği fotoğrafları Time dergisine gönderir ve fotoğraflar bir anda dünyanın ilgi odağı haline gelir.


Amerika'dan gelen arkeologlar Geyre'de araştırma yapmaya başladıklarında, gözlerine inanamazlar . Burası binlerce yıl önce kaybolan o mükemmel antik çağ başkenti Afrodisias'tır.


Ünlü fotoğrafçı, yolunu kaybetmesi sonucu tesadüfen bulduğu kentin ilginç hikayesini ve keşfediş serüvenini Oradaydım Belgeseli'nde şu sözlerle anlatıyor.


İşte Ara Güler'in programda anlattıklarından bir kesit: "Devir 1958. Adnan Menderes'in son zamanlarıydı. Aydın'da valiye gittim. "Adnan Menderes'in açılış yapacağı baraj var. Beni oraya gönder, açılışta resim çekeceğim” dedim. Şoför dedi "Ben bir kestirme yol biliyorum, oradan gidelim.” Kestirme yoldan giderken yolu kaybettik. Yolu kaybedince de nereye gitsek karşıma hep o büyük kayalar çıkıyordu. Güneş battı ve zifiri karanlık oldu.


Gidiyoruz, gidiyoruz yine aynı kayalıklara geliyoruz. Kaybolduk! Baktım bir ışık var. Bir kahve… Kahveye girdik, adamlar oyun oynuyor. Lüks lambasıyla aydınlanıyordu. Biraz sonra gözüm ışığa alıştı, bir de baktım ki kahvede masa yok. Sütun başlıklarını masa yapmışlar ve üstünde domino oynuyorlar.

Reklam
Reklam

Tarih ve bugün içi içe yaşamaktadır. Böyle acayip bir yer hayatımda görmedim.


Harabe dediğin harabedir. Ama bu öyle değil, bu bambaşka. Bu, tarih içinde yaşayan bir şehir…


Baktım ki taşların içinden suratlar bana bakıyor. Hemen aklıma röportajın adı geldi; Aphrodisias çığlığı… O taşlar bana bakıyor ve "beni buradan kurtar!” diye çığlık atıyor.”


Aphrodisias Antik Kenti, 1987'de UNESCO'nun Dünya Kültür Miras Listesi'ne alınmıştı.