İSTANBUL (İHA) - Fransa'da tedavi gördüğü hastanede bu sabah hayatını kaybeden Filistin lideri Yaser Arafat'ın yerini kimin alacağı merak konusu oldu. Arafat'ın hayatı boyunca herhangi bir kişiyi halefi olarak göstermemesi, değişik isimleri akla getiriyor.
Filistin lideri Yaser Arafat'ın hayatını kaybetmesinin ardından kurucusu olduğu örgütlere, bugün yeni liderler seçildi. Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) başına eski başbakanlardan Mahmut Abbas getirildi. El Fetih Örgütü'nün başına ise, Filistin Dışişleri Bakanı ve Yaser Arafat'ın yaşayan en eski silah arkadaşı Faruk Kaddumi seçildi.
Bu arada Yaser Arafat, uzun süren iktidarı boyunca herhangi bir kişiyi halefi olarak göstermedi. Arafat, başkanlığında tüm yetkileri elinde toplamakla suçlandı. Diğer Arap liderleri gibi rakiplerine karşı uyanık davrandı, hatta en yakın çalışma arkadaşlarına karşı bile dizginleri elden bırakmadı.
2001 yılının Haziran ayında Filistinli üst düzey yetkili Faysal Hüseyni'nin ölümü, Filistinli liderler kadrosunun birer birer siyaset sahnesinden silindiği izlenimini güçlendirdi. Ancak Arafat'ın sağlık durumunun kötüye gitmesinin ardından, yerine kimin geçeceği spekülasyonları yoğunlaşmıştı. Adaylar 2 grupta toplanıyor. Bir yanda, uzun yıllar boyunca Arafat'la çalışmış olan isimler var. Diğer yanda ise, adından son dönemlerde bahsedilen ve ön saflarda yer alan daha genç adaylar bulunuyor.
İlk gruba girenler, Filistin hareketini başlatan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) saflarında Ürdün, Lübnan ve Tunus'ta geçen sürgün yılları boyunca çalışanlar. Arafat bu kişilere güveniyordu ama Batı Şeria ve Gazze'de yaşayan Filistinliler, onları yabancı olarak görüyordu.
Arafat ve Kurey arasında güvenlik kontrolü sorun olmuştu. Bazen 'Tunuslular' diye de anılan bu kişilerden bazıları, yolsuzluk suçlamalarıyla lekelenmiş durumda. Bu gruba girenler;
Ahmed Kurey (Ebu Ala olarak da tanınıyor): Filistin Başbakanı ve İsrail ile 1993 yılında imzalanan Oslo Barış Anlaşması öncesindeki gizli görüşmeleri yakından izleyen bir isim. Mahmut Abbas (Ebu Mazen): İsrailliler ile sık sık müzakereler yapan ılımlı bir siyasetçi. Nebil Şaat: Eski bir işadamı ve şu anki yönetimin Dışişleri Bakanı. Yaser Abed-Rabbo: Geçmişte sol kanat fraksiyonların üyesi olan, ancak şimdi FKÖ'de çalışan üst düzey bir yetkili.
2. grupta ise içeriden isimler var, yani FKÖ sürgündeyken İsrail işgali altındaki topraklarda yetişen genç isimler. 'Tunuslular'dan daha güçlü kaynakları var. İsrail'e karşı 1980'lerin sonunda başlayan ilk direnişte, yani 1. İntifada'da vardılar. Muhammed Dahlan: Gazze'nin eski güvenlik şefi. İsrail ve ABD'nin desteklediği bir isim. Cebril Racub: Dahlan'ın Batı Şeria'daki eski meslektaşı.
Her ikisi de Arafat'ın bazen desteklediği, bazen de dışladığı isimler oldular ama hala etkililer ve İsrailliler ile anlaşma konusunda kayda değer deneyimlere sahipler. Diğer bir yerel lider ise, adı daha çok son intifada sırasında duyulan Mervan Barguti. Barguti, Arafat'ın Batı Şeria'daki siyasi örgütlenmesi El Fetih'in başındaydı. Pek çok gözlemci, Mervan Barguti'nin, Arafat'tan sonra en sevilen Filistinli siyasetçi olduğu görüşünde. Şu anda İsrail'de hapiste bulunan Barguti, 5 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Oslo Barış Anlaşması'nı sıkı biçimde destekleyen Barguti, İsrail topraklarındaki İsrailli sivillere yönelik saldırılara karşı çıkmıştı. Ancak 2002 yılında son intifadanın başlamasıyla Barguti, daha militan bir anlayışa kaydı. Mervan Barguti, Şaron'un Gazze'den çekilme planını 'intifadanın büyük başarısı' olarak görüyor ve plana destek veriyor.