“Arazi Tahribatının Dengelenmesi Projesi” çalıştayı başladı

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, “1970’li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarı 500 milyon ton/yıl iken, günümüzde yapılan ölçümlere göre bu miktar 154 milyon ton/yıla düşmüştür.

Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, “1970’li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarı 500 milyon ton/yıl iken, günümüzde yapılan ölçümlere göre bu miktar 154 milyon ton/yıla düşmüştür. Hedefimiz 2023 yılına kadar erozyonla kaybolan toprak miktarını 130 milyon ton/yıla düşürmektir” dedi.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) sürdürülebilir arazi kullanımı çağrısı üzerine Bakanlık tarafından başlatılan “Arazi Tahribatının Dengelenmesi Projesi” açılış çalıştayına katıldı. Burada konuşan Özkaldı, sorumluluk bilinci ile hareket eden Bakanlığın çölleşme ve arazi tahribatıyla mücadelede çok yol katettiğini ve etmeye devam ettiğini belirtti. 2015 yılında kabul edilen sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden bir tanesinin “arazi tahribatının dengelendiği bir dünya”ya ulaşma hedefi olduğunu hatırlatan Özkaldı, “Dünyada gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın tüm ülkelerin kalkınmalarını sürdürülebilir şekilde sağlayabilmesi için birbirlerine bağımlı olduğu aşikârdır. Ülkelerin sınırları nettir. Fakat çölleşmeye, arazi tahribatına, kuraklığa, iklim değişikliğine sınır çizemezsiniz. Ancak problemler her ne kadar küresel olsa da çevresel, ekonomik ve sosyal kalkınmayı sürdürülebilir şekilde sağlamanın ilk ve en önemli adımı yerelde yatan sorunları, burada yaşayan insanların problemlerini çözmekten başlamaktadır” diye konuştu.
Kasım ayında Bakanlık olarak Tarım ve Orman Şurası gerçekleştirdiklerini hatırlatan Özkaldı, Türkiye’nin tarımına, orman ve su yönetimine ışık tutacak Şura kararlarına herkesin emeğini kattığını vurgulayarak, “Şura’da alınan kararlardan biri de çölleşme ve erozyonla mücadelenin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi, uluslararası kuruluşlarla etkin işbirliği yapılması olmuştur. Biz ülkemizde sürdürülebilir kalkınmayı en küçük üreticiden başlayarak en yukarıya kadar hep birlikte sağlayacağız. Bizim bu ulusal çabalarımız şüphesiz ki diğer ülkelere de örnek olarak, küresel kalkınmaya katkı sağlayacaktır. Bu anlayışla 11 Kasım tarihinde ’Geleceğe Nefes’ olduk. Halkımız ile birlikte Çorum’da 3 bin kişinin katılımı ile dikilen 303 bin 150 fidanla ’1 saatte en fazla fidan dikme’ rekorunu kırarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girdik” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin erozyonla mücadelesinin hız kesmeden devam ettiğini söyleyen Özkaldı, “1970’li yıllarda erozyonla taşınan toprak miktarı 500 milyon ton/yıl iken, günümüzde yapılan ölçümlere göre bu miktar 154 milyon ton/yıla düşmüştür. Hedefimiz 2023 yılına kadar erozyonla kaybolan toprak miktarını 130 milyon ton/yıla düşürmektir” dedi.
Türkiye’nin yüzde 22,5’inin yüksek çölleşme riski altında olduğunu da aktaran Özkaldı, Bakanlık olarak insanların geçim kaynakları olan topraklarını korumaya, üretimlerini sürdürülebilir şekilde sağlamalarını desteklemeye çalıştıklarına işaret etti. Özkaldı, arazilerin daha sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasına da katkı sağlamakta olduklarını kaydederek, 2023’e kadar 8,5 milyon hektar alanda toplulaştırma çalışmalarını tamamlamayı hedeflediklerini aktardı. Ovaları da koruma altına aldıklarının altını çizen Özkaldı, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“7 milyon hektar alanda 265 ovamızı ’tarımsal sit alanı’ ilan ettik. Koruma altına alınan ova sayısının 2023 yılına kadar 300’e çıkarılması için çalışmalarımız devam ediyor. 2003 yılından bugüne kadar 1,1 milyon hektar mera alanını ıslah ettik. 2023 yılına kadar toplam 1,2 milyon hektar alanda mera ıslah çalışmalarını tamamlamış olacağız. Meraların verimliliğinin artırılması hedefi, ülkemizin arazi tahribatı ile mücadeleye çok yönlü yaklaşımına bir örnektir. Bu topraklardan öğrendiklerimizi diğer ülkelerle de paylaşmak adına her yıl çölleşmeyle mücadele eğitimleri düzenlemekteyiz. Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü tarafından bugüne kadar başta Afrika ülkeleri olmak üzere Orta Asya, Kafkaslar, Orta Doğu ve Balkanlar’dan oluşan 87 ülkenin uzmanlarına gerek ülkemizde, gerekse yurt dışında çölleşmeyle mücadele eğitimleri verilmiştir.”

Reklam
Reklam