Arınç: “akçakale’nin Boşaltılması Diye Kesinlikle Böyle Bir Şey Yok”

DİYARBAKIR (İHA) – Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Akçakale’nin boşaltılacağı söylentileri ile ilgili olarak, “Kesinlikle böyle bir şey yok. Niçin böyle bir şey olsun, Akçakale bizim güzel bir toprağımız ve insanlarımız orada huzur içinde yaşayacaklardır. Biz bunun için gerekli tüm tedbirleri alacağız” dedi.

Bir dizi gezi ve incelemelerde bulunmak için Diyarbakır’a gelen Başbakan Yardımcı Bülent Arınç, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ve bazı milletvekilleri ile birlikte basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Arınç, Türk Dil Kurumu’nun Kürtçe lügat çalışmalarına başladığı müjdesini belirterek, “Bugüne kadar birçok dilde lügat çalışması yaptığı halde geçmiş yıllarda Kürtçe inkar edildiği için cesaret edememişlerdi. Bu inkarı kaldırdık. Şuanda Türk Dil Kurumu Kürtçe dil lügat hazırlamak için önemli bir çalışma grubu oluşturdu ve çalışmaya başladı. Bu eksikliğin bundan sonra giderilecek olmasını ben önemli bir adım olarak değerlendiriyorum” dedi.

Arınç, dün Diyarbakır’da bulunan 200 kiloluk bombalı araçla ilgili olarak da, “Terör ve terörle mücadelede eğer silah bırakılmazsa, dün Diyarbakır’da yakalanan 200 kiloluk patlayıcılarla uzun namlulu silahlar ile yoluna devam edecek olursa bununla ilgili mücadelede en kesin sonuçları alınıncaya kadar en şiddetli bir biçimde cevap verilir. Silahlar susmadan ve bırakılmadan terör eylemleri devam ettiği sürece kendimizi ve ülkemizi korumak mecburiyetindeyiz. Korkunun, endişenin, tedirginliğin değil, evine gidercesine huzurun ve dostluğun egemen olduğu bir Türkiye görmek istiyoruz” diye konuştu.

Akçakale’ye düşen top mermisi ile ilgili sorular üzerine ise Arınç, Suriye’nin Rusya aracılığı ile gönderdiği mesajla bir daha böyle bir şeyin yaşanmayacağını belirttiğini ifade ederek, “Akçakale’de olay meydana geldiğinde ben Bursa’daydım ve gerekenleri söyledim. Bu bir saldırıdır. Birbirine yakın iki sınırdan, iki ülkenin toprağından bahsediyoruz. Bizim Suriye ile 910 kilometre sınırımız var ve iki tarafta da kardeşler var. Suriye tarafında maalesef rejim ve Esed yanlılarının kendi halkına katliam yaptığı bir trajedi ile karşı karşıyayız. Şuana kadar 30 bin Suriyeli hayatını kaybetti. Halep’te taş üstünde taş kalmamış, diğer şehirlerde insanlar, çocuklar, anneler hayatını kaybettiler. Biz önce Haziran 22’de sanıyorum bizim Türk uçağının düşürülmesinin ardından biz Suriye’ye karşı angajman kurallarımızı değiştirdik. Bu bir saldırıdır. Bunun tekrarı olursa aynı şekilde cevap vereceğiz dedik ve ondan sonraki hareket hakkımız böyle oldu. Bu son olayda 5 vatandaşımızın, yani bir anne ve çocuklarının hayatını kaybetmesi katlanılacak ve elbette affedilecek bir şey değil. Top mermisi düştü ve insanlar evlerinde, sokaklarında hayatlarını kaybettiler. Karşı taraftan Esed güçleri tarafından atılan bir top mermisi olarak ifade edildi ve karşı tarafta bunu kabul etti. Enformasyon Bakanının dediğine bakarsanız bundan da üzüntü duydular ve tekrarı olmayacak şekilde Rusya aracılığı ile tarafımıza bir mesaj ilettiler. Bunların hiçbirisi önemli değil, bu saldırıya karşı Türkiye tedbir almak zorundadır ve karşılığını uluslararası hukuktan kaynaklandığı için gerekirse aynen vermek, hatta yerine göre fazlasını bile kullanmak zorundadır” dedi.

Dün Meclis’te onaylanan tezkere konusuna da değinen Arınç, “Dün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde oy çoğunluğu ile kabul edilen tezkere bir savaş tezkeresi değildir. Her zaman ihtiyaç duyduğumuzda yaptığımız gibi ülkemizin güvenliğini ve bir takım güçlerin başka topraklarda takibi ve koruma hakkı ile ilgili böyle bir tezkere ile hükümetimize 1 yıllık bir yetki verdik. CHP’nin hiçbir argümanı gerçekçi değildir. Onlar hala Esed yanlısı politikalarına devam ediyorlar. Bunun kazayla düşmüş olabileceğini, onları affetmemiz gerektiğini söylüyorlar. Hatta bunu muhalifler yapmış, olamaz mı diye kafa karıştırıyorlar. Evet bütün ihtimaller araştırılıyor, ne yazık ki son bomba mermisinin düşmesinde tek başına rejim yanlısı güçler Esed’in askerleri sorumludur” diye konuştu.

Basın mensuplarının Akçakale’nin boşaltılacağı söylentileri ile ilgili soruları üzerine de Bülent Arınç, “Akçakale’nin boşaltılması diye kesinlikle böyle bir şey yok. Niçin böyle bir şey olsun? Akçakale bizim güzel bir toprağımız ve insanlarımız orada huzur içinde yaşayacaklardır. Biz bunun için gerekli tüm tedbirleri alacağız. Biz 75 milyon insanız ve 780 bin kilometrekare toprağımızın her yerindeki huzurdan da, barıştan da sorumluyuz. İnşallah gerçek barışı en kısa zamanda hem ülkemizde, hem Suriye’de hem de başka topraklarda görmek mümkün olur” dedi.