Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Ellerine bomba tutuşturulan caniler, namluyu sivillere doğrultan korkaklar, sabah namaza giden hocayı arkasından vuran alçaklar, bir çocuğa bir harf öğretmek için yollara düşen öğretmene tuzak kuran zavallılar, askere, polisimize silah tutan hainler bu büyük milleti akıllarınca bölmeyi planlıyorlar. Ama bunu başaramayacaklar'' dedi.
Arınç, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinin (ÇOMÜ) Terzioğlu Yerleşkesi Troya Kültür Merkezi'nde düzenlenen yeni akademik yılı açılış törenine katıldı.
Konuşmasına, ''Bu eğitim öğretim yılının, başta sizler olmak üzere bütün ülkemize, bütün akademik camiaya ve geleceğimiz güvencemiz olan tüm üniversiteli gençlere şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum'' diyerek başlayan Arınç, ''Özellikle üniversite sıralarına bu yıl ilk kez oturmaya başlayacak genç arkadaşlarımı ve onların velilerini de tebrik ediyorum'' şeklinde konuştu.
ÇOMÜ'nün, şehit kanları ile yoğrulmuş aziz vatanın en değerli hazinelerinden birisi olduğunu vurgulayan Arınç, şöyle konuştu:
''Çünkü bu üniversite, burada kahramanlık destanı yazan nice isimsiz kahramanın bizlere bıraktığı o eşsiz 'Çanakkale Ruhu'nu taşıyacak, bu doğrultuda gençler yetiştirecek ve bunu da gelecek nesillere aktaracak örnek bir eğitim yuvamız olacaktır.
1992'de kurulan üniversitemiz, 10 fakültesi, 81 bölümü, 11 meslek yüksek okulu ve 1 konservatuvarı ile en önemlisi 33 bine yakın öğrencisi ile geleceğe doğru sağlam bir şekilde yol alıyor.
Üniversitemiz, verdiği eğitim, yapmış olduğu akademik çalışmalar, ürettiği bilgi ile gelecekte ülkemizin marka üniversitelerinden birisi olacağının güçlü işaretlerini şimdiden vermektedir.
Ben şundan eminim; bundan birkaç yıl sonra buraya geldiğimizde üniversitemizin, uluslararası başarılarından bahsedecek, dünya üniversiteler sıralamasındaki yerini konuşacak ve bunlarla gururlanacağız.''
-''Hepsi mahcup oldu'-
Arınç, önceki yıl Diyarbakır'daki Dicle Üniversitesi ve Şırnak Üniversitesinin açılışlarına da katıldığını hatırlatarak, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
''Önümüzdeki günlerde de Doğu ve Güneydoğu bölgesinde bulunan, Iğdır, Ağrı gibi farklı üniversitelerimizin açılış törenlerine de davet edildim, kısmet olursa onlara da katılacağım.
Biz Şırnak'ta, Hakkari'de üniversiteler kurarken, 'Bu üniversitelere ne hoca ne de öğrenci gelir' diyenler vardı. Hepsi mahcup oldular.
Bugün üniversitelerimiz gençlerimizle doldu, İstanbul'dan, Ankara'dan hatta yurt dışından idealist hocalar büyük bir sorumlulukla bu üniversitelerimize geldiler, öğrencilerini hocasız bırakmadılar.''
-''Bugün bütün dünyanın gündeminde Türkiye var''
Bugün bütün dünyanın gündeminde artık Türkiye'nin olduğunu kaydeden Arınç, şöyle dedi:
''Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine hemen her ülke ve millet, ülkemizin göstermiş olduğu başarıları gıpta ile izliyor. Yanı başımızdaki diktatörlükler bir bir çöküyor. Yıllardır istekleri bastırılan, özgürlükleri kısıtlanan halkların umudu Türkiye oldu.''
-Yeni anayasa-
Başbakan Yardımcısı Arınç, Türkiye'nin her açıdan bir diriliş mevsimi yaşadığını dile getirerek, şunları ifade etti:
''Önümüzde ülkemizin geleceğini yakından ilgilendiren bazı tarihi dönüm noktaları var. Yeni Anayasa hazırlığı ve terörün sonlandırılması konusunda köklü adımlar atıyoruz. İnşallah bu dönemeçleri de başarıyla aşacağız.
Var gücümüzle Türkiye'nin hak ettiği güce, saygınlığa ulaşması, refah ve huzur içinde büyümesi için çaba sarfediyoruz. Ancak birileri Türkiye'nin bu büyümesini, terörü körükleyerek durdurmak istiyor. Maalesef ülkemizden de birileri buna figüranlık yapmak için, elinden geleni yapıyor.
Ellerine bomba tutuşturulan caniler, namluyu sivillere doğrultan korkaklar, sabah namaza giden hocayı arkasından vuran alçaklar, bir çocuğa bir harf öğretmek için yollara düşen öğretmene tuzak kuran zavallılar, askere, polisimize silah tutan hainler bu büyük milleti akıllarınca bölmeyi planlıyorlar. Ama bunu başaramayacaklar.
Şehirleri yakarak, sokakları yağmalayarak, insanları öldürerek, özgürlük naraları atanlar ve onlara alkış tutanlar, gelin ve Çanakkale'yi görün. Neden bu milleti bölmeyi, kardeşler arasında kin tohumları yeşertmeyi başaramayacağınızı bu şehirde gördükleriniz size herkesten daha iyi anlatacaktır.
Burada, Bismilli, yani Diyarbakır'ın Bismil'inden bahsediyorum, Bayram oğlu Cemal'in, Seydişehirli Ali oğlu Abdullah'ın, Bigalı Mustafa oğlu Ahmet'in, Sürmeneli Ömer oğlu Arslan'ın, Liceli Ali oğlu Tahir'in birbirinin koynunda sıradağlar gibi yattığı, canlarını siper ederek koruduğu, kanlarıyla suladığı bu mübarek topraklara kin ve ayrılık tohumunu ekmenin imkansız olduğunu göreceksiniz.
Yukarıda isimlerini saydığım bu şehitlerimiz burada kucak kucağa yattığı müddetçe, dün Çanakkale Savaşı'nda olduğu gibi bugün de milletimizin birliği ve beraberliğini yok etmeye yönelik saldırılar, O mübarek şehitlerimizin ruhuna çarpıp neticesiz kalacaktır.''
-Müstesna 'Çanakkale ruhu'-
Arınç, gençlere, Çanakkale gibi bir şehirde öğrenci oldukları için hem ayrıcalıklı hem de büyük bir sorumluluk altında olduklarını ifade etti.
''Çünkü sizler Çanakkale gibi bir destanın yazıldığı, bütün dünyaya bu milletin en zor anlarında bile, çelik gibi bükülmez bir bileği olduğunu gösteren şehitler diyarındasınız'' diyen Arınç, şöyle konuştu:
''Sorumluluğunuz çok büyük, çünkü hayatlarının baharında kara toprağa düşen binlerce şehidin emaneti olan bu cennet vatanı geleceğe sizler taşıyacaksınız. Onların sağlamış olduğu kale gibi sağlam birlik ve beraberliği siz koruyacak, ona zeval getirtmeyeceksiniz.''
-''Dünya artık parmaklarınızın ucunda''-
Bülent Arınç, gençlerin bilgisayar ve internet çağının kuşağı olduğunu belirterek, ''Sizler bilginin üç beş saniye içerisinde tüm dünyayı dolaştığı, rekabetin inanılmaz seviyelerde olduğu bir dönemde yaşıyorsunuz. Hayatınızda sınırlar yok. Dünya artık parmaklarınızın ucunda ve bir tuş ile tüm dünyaya açılabiliyorsunuz. Sizin kuşağınızın kafalarının içinde de sınırlar ve peşin hükümler olmamalı. Sizler birbirinize düşmanlıkla değil, sevgi ve hoş görü ile yaklaşmalısınız. Enerji, kavga yerine dostluğu ve kardeşliği büyütmek için kullanılmalı'' dedi.
-''Özgürlük, düşüncenin gelişmesinin ön şartıdır''-
Akademisyenlere seslenerek ''Büyük emeklerle bugüne getirdiğiniz bu güzel üniversite için sizlere teşekkür ediyorum, kuruluşundan bugüne emeği geçen tüm rektörlerimizi, tüm hocalarımızı öğretim üyesi, görevlilerimizi, okutmanlarımızı tebriklerimle ve saygı ile anıyorum'' diyen Başbakan Yardımcısı Arınç, sözlerini şöyle tamamladı:
''Sizler her zaman ve her ortamda büyük fedakarlıklarda bulunuyorsunuz. Hiçbir maddi karşılık gözetmeden, geçlerimizin eğitimi için elinizden geleni yaptığınızı biliyorum. Aldığınız ücretlerin yetersizliği, çalışma koşullarınızın zorluğunun da bilincindeyim. Bu konuda ciddi çalışmaların yapılması gerektiğine de gönülden inanıyorum.
Sizler, hiçbir kaygı, hiçbir korku, endişe taşımadan görüşlerinizi ifade edebilmeli, özgür bir üniversite ortamı oluşturmak için çaba göstermelisiniz.
Eleştirme, inceleme, araştırma, sorgulama, düşünce özgürlünün temelidir. Özgürlük, düşüncenin gelişmesinin ön şartıdır.''