Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, halkın demokrasi taleplerine, gösterilerine, isteklerine silah ve şiddetle karşılık verilemeyeceğini belirterek, verilmesi halinde ise bunun zulüm olacağını söyledi.
Bülent Arınç, Tunus'tan gelen gençleri makamında kabul etti. Tunus'ta başlayan ve Ortadoğu'da gelişen olaylara değinen Arınç, Türkiye'nin son yaşanan olayları iyi değerlendirdiğini ifade etti. Türkiye'nin bu coğrafyada olan bitenler karşısında tek bir şart öne sürdüğünü ve bunun ise 'değişim dönüşüm kaçınılmaz' olduğunu ifade etti. Halkın demokrasi taleplerine, gösterilerine, isteklerine silahla ve şiddetle karşılık verilemeyeceğini vurgulayan Arınç, verilmesi halinde bunun zulüm olacağını söyledi.
"Halkı dinleyeceksiniz, taleplerine kulak vereceksiniz, reform hareketlerini hızlandıracaksınız." diyen Arınç, bu değişim dönüşümde örnek ülkelerden birinin ise Tunus olduğuna dikkat çekti. Bu değişimin bazı yerlerde çok kanlı olduğunu belirten Arınç, Libya ve Suriye'yi örnek gösterdi.
Demokrasiye geçiş, demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla birlikte işlemesinin hemen sabahtan akşama olacak şey olmadığını vurgulayan Arınç, "Bunun için sabretmek gerekiyor, bunun için halkla daha çok ilişki kurmak gerekiyor, bunun için bazı reformlar yapmak gerekiyor. Tunus'u bu açıdan ben kararlı görüyorum." dedi.
Değişimin sükunet ve sabırla beklenmesi gerektiğinin altını çizen Arınç, 20 sene bekleyin demediğini ifade etti. Daha sonra başından geçen bir olayı anlatan Arınç, 1985 yılında 1,5 saatlik yaptığı bir konuşmada birkaç cümlenin suç kabul edildiğini ve 1986 yılının başında yargılanıp 5 yıl ağır hapse mahkûm edildiğini aktardı.
"Sadece iki cümle için 5 yıl biraz fazla değil mi, ama Türkiye'de bu yaşanıyordu." diyen Arınç, mültecimin iyi çevirip çevirmediğini sorarak teşekkür etti. Kendisini mahkûm eden maddenin 1991 yılında kaldırıldığını anlatan Arınç, onun yerine Terörle Mücadele Kanunu'nun geldiğini, bunun yerine de 312. maddenin geldiğini ifade etti.
Onun da değişip 301. maddenin geldiğini dile getiren Arınç, "Biz Türkiye'de tam 20 yıl sonra 1985 yılında yaptığım konuşmayı tekrar yaptığım takdirde hiç ceza almayacak noktaya geldik. Çok garip bir şey. Bazı ülkelerde sabahtan akşama bir değişim olabilir. Ama bizim gibi ülkelerde bu değişim çok çabuk, çok süratli, çok radikal olmuyor. Sabırlı olmamız lazım. Ben 20 sene sabrettim mi; bilmiyorum. Çünkü aynı konuşmayı defalarca yaptım. Bu benim inancımdı. Ama baktılar ki çok garip birşey var. O maddeyi 1991 yılında yürürlükten kaldırdılar. Ama ne olur ne olmaz diye başka bir madde getirdiler. Onun da işe yaramadığı görüldü, ne olur ne olmaz diye başka bir madde getirdiler. Yani onlar yoruldu bereket, 20 sene sonra artık bu konuşmayı yapmak Türkiye'de suç olmaktan çıktı." diye konuştu.
Tunus'taki sürecin de soğukkanlı ve sabırla takip edilmesini isteyen Arınç, yoksa kaosun eskisinden daha kötü durumlara düşürebileceğine dikkat çekti. "Çünkü biz Müslüman olduğumuz için aynı zamanda bütün hareketlerimizi soğukkanlılıkla, sabırla ve teenniyle yapmalıyız." diyen Arınç, bağırmak, çağırmak veya birilerini hedef alarak kaos meydana getirmenin o ülkenin geleceğine çok uzun yıllar kaybettirmek olabileceğini vurguladı.
Arınç'ın konuşmasının ardından görüşme basına kapalı olarak devam etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz