Asgari ücret açıklanmadan önce Türk-İş Başkanı 9 bin TL rakamını önermiş, bu rakamın altına imza atmayacakları açıklamasıyla gündeme gelmişti. Bu açıklamanın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Herkesin dediğiyle adım atmayız, bizim sırtımızda küfe var" sözlerinin kendisine yönelik olup olmadığıyla ilgili konuşan Atalay, "Benim Kemal Bey ile de aram iyi. Tayyip bey benim huyumu bilir, ben onun huyunu bilirim. Bana mı, başkasına mı dedi bilmiyorum" ifadelerini kullandı. Atalay ayrıca asgari ücretin belirlenmesiyle ilgili önerisini "Bizi bir daha toplamasınlar. 6 ay sonra enflasyon yüzde 20 oldu diyelim. Hiç konuşmadan haziran veya temmuzda 20’yi versinler" sözleriyle ifade etti.
Atalay, asgari ücretin belirlenmesi sürecinde yaşananları Cumhuriyet'e açıkladı. Atalay'a sorulan sorulardan bazılarına verdiği yanıtlar şu şekilde oldu:
Cumhurbaşkanı Erdoğan ücret açıklarken siz masada bu nedenle mi yoktunuz?
Ben dediğime ve aldığımız karara bakıyorum. 8 bin 500 TL kötü oldu demiyorum. Ama 9 bin TL bizim içimize sinen, toplumun kabul edeceği bir rakamdı. Ben açıklama sırasında yoktum. Bunu bakan da işveren başkanı da biliyor. 9 bin TL’ye gelirseniz beni çağırın ama bunu vermeyecekseniz ben gelmeyeceğim. Sonuç olarak orada değildim.
Bu süreçte Cumhurbaşkanı ile telefonda veya yüz yüze bir görüşmeniz oldu mu?
Olmadı. Benimle kimse konuşmaz. Benim huyumu bilirler. Türk-İş başkanı söyler ve söylediği yerde durur.
Cumhurbaşkanı “Sırtında küfe olmayanlar rahat konuşuyor” dedi. Sizin aranızın iyi olduğunu kamuoyu biliyor, bu kez ters mi düştünüz, size miydi bu sözler?
Benim Kemal Bey ile de aram iyi. Türk İş başkanı olarak ben aradaki mesafeyi tutmaya gayret ediyorum. Tayyip Bey’i daha eski tanıyorum ama hepsiyle bir hukukum var. Tayyip bey benim huyumu bilir, ben onun huyunu bilirim. Bana mı, başkasına mı dedi bilmiyorum.
Tam da 9 bin TL açıklamanız üzerine sorulunca bu yanıtı verdi Cumhurbaşkanı...
Dikkatli dinledim, ertesi gün de imzalarken genelde de söyledi. Bana mı dedi bilmiyorum. Benim için bir mahsuru yok. O işini yapıyor ben işimi yapıyorum. O devletin cumhurbaşkanı ben de Türk İş başkanıyım. Ben 100 gram kıyma alanların, ekmek arası köfte yiyenlerin değil, ekmek arası patates yiyenlerin temsilcisiyim. Ben öyle yaşadım, geldim. Benim sırtımda milyonların vebali var. Küçük esnafın durumunu da biliyorum. Onları da savunuyorum. “Bu rakamı ödeyemez” diyorum. Ben sermaye düşmanlığı yapmam. Büyük firmalara bir itirazım yok ama Anadolu’da kasaplar, terziler, ayakkabı tamircileri, üç beş kişinin çalıştığı yerler var. Onların da desteklenmesi gerektiğini de ifade ediyorum.
Enflasyon düşecek diye asgari ücret belirlenir mi?
Sapla saman karıştı. Enflasyonla ilgili iktidarıyla muhalefetiyle bir çare bulmak lazım. Üç gün sonra seçim var. Biz sendikalar, bu ülkede 70 yıldır varız. Türk İş 70 yıldır hep Türkiye’den, temsil ettiği işçiden yana oldu. Var sayıma göre asgari ücret belirlenmez. Önerim şu: Bizi bir daha toplamasınlar. 6 ay sonra enflasyon yüzde 20 oldu diyelim. Hiç konuşmadan haziran veya temmuzda 20’yi versinler.
Asgari ücretteki bu artış kaç ay gider?
Enflasyon da asgari ücret de olmasın. Zam vermesinler, bu enflasyon burada kalsın, asgari ücret de burada dursun. Enflasyon çıkmadığı sürece sorun yok. Sabit kalırsa asgari ücretliye refah payını verirsin, olur biter. Ama enflasyon çıktığı sürece bu ücretin hiçbir hükmü kalmaz.